Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş:

ORDU (AA) - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, "Bu sabah İstanbul'daki patlama dolayısıyla aldığımız acı haber hepimizi etkiledi. Şu ana kadar vefat eden 4 vatandaşımıza Allah'tan rahmet, yaralılar arasında olan kardeşlerimize acil şifalar diliyorum. Bu arada, bu sayının daha da artmamasını Cenab-ı Allah'tan kalbimle niyaz ediyorum." dedi.

Kurtulmuş, Ordu Kültür ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen, AK Parti Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, İstanbul'da meydana gelen patlamaya ilişkin bilgi aktardı.

İstanbul'daki patlama dolayısıyla aldıkları acı haberin herkesi etkilediğini belirten Kurtulmuş, "Şu ana kadar vefat eden 4 vatandaşımıza Allah'tan rahmet, yaralılar arasında olan kardeşlerimize acil şifalar diliyorum. Bu arada, bu sayının daha da artmamasını Cenab-ı Allah'tan kalbimle niyaz ediyorum. Gerçekten Türkiye son derece hain, son derece sinsi, son derece kalleş ve kahpe saldırı zinciri ile karşı karşıyadır. 20 Temmuz'da Suruç'ta başlayan, Suruç katliamı ile birlikte arkasından Ankara, arkasından İstanbul'daki patlama, arkasından geçen hafta yine Ankara ve bugün yine İstanbul'da olan bu patlamalarla birlikte ortaya çıkan büyük resmi görmediğimiz taktirde bu olaylar ne oluyor, niçin oluyor, kim tarafından yapılıyor sorularına da doğru dürüst cevap veremeyiz. Dolayısıyla biz bir siyasi bir hareket olarak Türkiye'nin kalbi olan, Türkiye'nin tarihinin, medeniyetinin, bu ülkenin ruhunun, bu toprakların ruhunu temsil eden bir siyasi kadro olarak, milletin temsilcisi olan bir grup olarak ve aziz milletimiz olarak bu oynanan oyunun geniş resmini, büyük resmini iyi görmek mecburiyetindeyiz." diye konuştu.

Kurtulmuş, "Ancak bu resmi iyi bir şekilde görürsek, genel resmi görürsek maşaları, piyonları iyi tanımlar, maşalarla piyonlarla uğraşmak yerine onların arkasındaki esas failleri bulur, deşifre eder ve onlara karşı mücadele ederiz" ifadesini kullanarak, şöyle devam etti:

"Şimdi, yeri geliyor PKK diye bir örgütü kullanıyorlar, yeri geliyor DAEŞ diye bir örgütü kullanıyorlar. Yine yapmak istedikleri şu; Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kuran bu aziz milletin çocukları yeniden ayağa kalkıp, yeniden büyük güçlü Türkiye kurmasınlar, Türkiye dünyanın şampiyonlar liginde, süper liginde oynamasın, Türkiye sıradan bir ülke olsun, Türkiye el avuç açan, başkalarına faydası olmayan, içeride dirliği birliği olmayan bir ülke olsun. Ayakları üzerinde zor duran bir ülke olsun. İsterler ki Türkiye ne olsun, ne ölsün. Biz de onların bu iradesine inat, Allah'ın izniyle yeniden güçlü ve büyük Türkiye'yi kuracağız ve 2023'te inşallah Türkiye yeniden dünyanın şampiyonlar liginde olacak."

"Gönülleri ve zihinleri, aynen sınırları böldükleri gibi böleceklerini sanıyorlar"

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"Şimdi bu milletleri, bu insanların gönüllerini, zihinlerini bölmeye çalışıyorlar. Gönülleri ve zihinleri, aynen sınırları böldükleri gibi böleceklerini sanıyorlar. Yetmezse daha fazla bölelim istiyorlar. Suriye'deki iç savaşla birlikte, Irak'taki siyasi istikrarsızlık ile birlikte bu bölgeyi daha fazla dağıttıklarını düşünüyorlar. Bu bölgenin amiral gemisi olan ve bu bölgenin kilit taşı olan Türkiye'nin de darmadağın olmasını, Türkiye'yi buradan çekip alırlarsa bu sütunun yıkılacağını bildikleri için Türkiye'de terörü dört koldan besleyerek Türkiye'ye karşı bu hain planı uygulamaya çalışıyorlar. Ne yapsanız boş. Bu millet sizin tuzaklarınıza asla teslim olmayacaktır. Bu millet terörün yapmak istediklerinin hiçbirisine prim vermeyecek, kadim ve ezeli kardeşliğini kıyamete kadar bu topraklarda birlikte barış içerisinde yaşayacaktır."

Kurtulmuş, "Ne yaparlarsa yapsınlar teröre alışmayacağız, terör karşısında kanıksamayacağız, geri adım atmayacağız" diyerek şu değerlendirmede bulundu:

"Yollarda, çarşılarda, pazarlarda, inşallah günlük hayatımızı devam ettireceğiz. İçimize kan akıtacağız belki ama biz dostlarımızla, komşularımızla ve kardeşlerimizle birlikte hayatımızı devam ettireceğiz. Biz istediğimiz şekilde Türkiye'nin ileriye gitmesi için inşallah bu yola devam edeceğiz. Ne yaparlarsa yapsınlar biz, milletin bize verdiği sorumluluktan asla kaçmayacağız. Ekonomik ve siyasi istikrarın sağlanması için bütün bu reformlara devam edeceğiz. Türkiye daha güçlü bir şekilde yoluna devam edecek. Hiçbir şekilde gevşeme olmadan, sonuna kadar bu şiddet olayları sona erene, terör şebekeleri susturulana kadar bu mücadeleye devam edeceğiz."

- "Terörle mücadele milli bir sorumluluktur"

Terörle mücadelenin sadece hükümetin, sadece bir tek siyasi partinin yapacağı bir şey olmadığını belirten Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Terörle mücadele milli bir sorumluluktur. Milli dayanışmayı birlik ve beraberlik içerisinde hep beraber karşı çıkmayı gerektirir. Bunu yaparken de 'ama'sız, 'fakat'sız, tereddüt etmeden, herkesi, bu şiddet olaylarına, terör olaylarına, sadece terörü yapan kişilere değil onlara bunları yaptıran bütün karanlık odaklara karşı da yekvücut durmaya, tek bir yumruk halinde olmaya davet ediyoruz. Bütün partilere, özellikle demokrasi karşısında sınav veren HDP'ye bir kere daha buradan çağrıda bulunuyorum. Gün bugündür. Terör örgütünün arkasındaki mahiyet tam manasıyla ortaya çıkmadan, hemen, derhal, hiçbir şekilde 'ama, fakat' demeden bu terörü yapan katilleri, canileri, hainleri ve arkasındaki karanlık odakları telin edin, lanetleyin, görüşünüzü ortaya koyun."

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, bütün dünyaya şöyle seslendi:

"Nasıl Türkiye'nin içerisinde herkes 'ama'sız ve 'fakat'sız siyasetin yanında yer alıp, teröre karşı çıkmak mecburiyetindeyse bütün dünyadaki ülkeleri, bütün dostlarımızı, dost bildiklerimizi, dost gördüklerimizi de teröre karşı açıkça Türkiye'nin yanında yer almaya davet ediyoruz. Gün bugündür. Şimdiye kadar kim hangi yanlışı yapmış, bundan sonra Türkiye'nin yanında, insanoğlunun yanında teröristlerin karşısında olmaya davet ediyoruz."

Her gittikleri yerde milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasıyla ilgili vatandaşlardan taleplerin geldiğinin altını çizen Kurtulmuş, "Biliyorsunuz evvelsi gün, Sayın Başbakanımız bunu kamuoyu ile paylaştı. Biz de 'hodri meydan' dedik. Parlamento da ki bütün dokunulmazlık dosyalarını kaldıralım, 506 dosyanın hepsini parlamento ilgili savcılıklara göndersin, ilgili mahkemelere göndersin. Kim aktır, kim karadır belli olsun, mahkemeler kararını versin." diye konuştu.