Kazakistanlı Öğrenciler Bağımsızlık Günlerini Coşkuyla Kutlandı

Güncelleme Tarihi:

Kazakistanlı Öğrenciler Bağımsızlık Günlerini Coşkuyla Kutlandı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 19, 2015 14:49

Niğde Üniversitesinde Kazakistanlı öğrenciler Kazakistanın Bağımsızlık gününü kutladı.

Niğde Üniversitesi’nde öğrenim gören Kazakistanlı öğrenciler tarafından ’Kazakistan Bağımsızlık Günü’ kutlamaları düzenlendi.
Niğde Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi Salon 1923’de düzenlenen programa, Niğde Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Görür, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Murat Alp, Prof. Dr. Mehmet Şener ve Prof. Dr. Mustafa Bayrak, dekanlar, müdürler, akademik personeller, çok sayıda öğrenci ve davetliler katıldı. Saygı duruşunda bulunulması, akabinde Türkiye ve Kazakistan Milli Marşları’nın okunmasıyla başlayan program öğrencilerin Kazakistan hakkında bilgi vermesiyle devam etti. Kazakistan için 16 Aralık gününün çok özel olduğunu belirten Kazakistanlı öğrenciler; “ 24 sene önce bu tarihte Kazakistan Yüksek Kurulu Cumhuriyetin Egemenlik ve Bağımsızlık Yasası’nı kabul etti. Bağımsız Kazakistan çok geçmeden dünyada birçok devlet tarafından tanındı. Türkiye ise, Kazakistan’ı bağımsızlığının ilanının üzerinden bir saat geçer geçmez tanıyan ilk ülke olarak tarihe geçti. Kazakistan 2 Mart 1992’de Birleşmiş Milletler tarafından üyeliğe kabul edildi. Ama bağımsızlığa kavuşmak kolay olmadı. Çok insanlar, vatansever gençler kendi hayatlarını kurban ederek hürriyeti kan ve canlarıyla kazak halkına kazandırdı” dedi. Verilen bilgiler sonrası, Kazakistan bağımsızlığının nasıl kazanıldığını anlatan kısa video izlendi ve öğrenciler tarafından hazırlanan tiyatro gösterisi oynandı. Kazakistan Cumhuriyeti Nevşehir Fahri Konsolosu Dr. Halil Uluer yaptığı konuşmada; “Kazakistan Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında daha çok müteahhitlik ve ticari faaliyetlerde bulunan Türk şirketleri, son yıllarda Kazakistan içerisinde süratle mal ve hizmet üretimine yönelmeye başlamıştır. Kazakistan milli refah düzeyi açısından dünya ülkeleri sıralamasında ilk 50 içerisinde yer almaktadır. Kazakistan’da eğitim seviyesi çok yüksek olup toplam nüfusun % 99’ u kadarı okuryazardır. Aynı zamanda Kazakistan, uzay araştırmaları alanında da büyük atılımlar yapmaktadır. Kazakistan dünyanın en büyük uzay üslerinden biri olan Baykonur Uzay Üssüne sahiptir. Bu uzay üssünde ülkemizin uzay araştırmaları ve kozmonot yetiştirme çalışmaları da yapılmaktadır. Türk dünyasının ilk astronotu unvanına sahip olan Kazakistan vatandaşı Toktav Abubakirov 1991 yılında Baykonur Uzay Üssünden uzaya çıkmıştır. Türkiye devlet yöneticileri Türk devletlerinin birliğini sağlama yolunda sarf ettiği yoğun çalışmaları takdir ederek Nursultan Nazarbayev’i “Türk Dünyasının Bilge Lideri” unvanına layık görmüştür. Bunun da bir nişalesi olarak Ankara’da Nursultan Nazarbayev adına anıt dikilmiştir” dedi.
Türk dünyasıyla yakınlaşmamızın atalarımızdan geldiğini söyleyen Dr. Halil Uluer; “Aslımız Orta Asya’dan gelmektedir. Dolayısıyla biz kardeşiz. Biz yeni tanışmış dost bir ülke değiliz. Türkiye ve Kazakistan kardeşliği inşallah ilelebet payidar olur. Türk dünyası öğrencilerine üniversitemiz rektörünün yakın ilgi ve alakasından dolayı huzurlarınızda rektörümüze şükranlarımızı sunuyorum” diyerek konuşmasını bitirdi. “Biz Kazakistan’dan bahsederken Türkiye gibi aslında kendi ülkemizden bahsediyoruz. Biz atalarımızın olduğu yerden kardeşlerimizin olduğu yerden bahsediyoruz” diyerek sözlerine başlayan Niğde Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Görür; “ilk defa 2011 yılında Kazak Devlet Kızlar Pedagoji Üniversitesi’nin davetlisi olarak Kazakistan’a gittiğimde yine Kazakistan’ın Bağımsızlık Günü Kutlamaları Törenine denk gelmiştik. Gerçekten çok coşkulu bir tören olmuştu. Daha sonra o gidişten sonra Kazak Devlet Kızlar Pedagoji Üniversitesi’nin saygıdeğer çok kıymetli Rektörü Prof. Dr. Dinar Nöketayeva’nın çabalarıyla üniversitemiz ile Kazak Devlet Kızlar Pedagoji Üniversitesi arasında gerçekten ciddi bir bağ kuruldu ve bunun sonucunda 2114 yılı Mart ayında ilk defa burada 200’ü aşkın Türk dünyasından gelen bilim insanı ile birlikte Türk Dünyası Araştırmaları Sempozyumu düzenlendi.
Bu sempozyum, Kazakistan’daki Kazak Devlet Kızlar Pedagoji Üniversitesi, Başkurdistan’daki Akmolla Devlet Pedagoji Üniversitesi ve Niğde Üniversitesi işbirliği ile gerçekleştirildi. İkincisini Prof. Dr. Dinar Nöketayeva’nın talepleri doğrultusunda 2015 yılının Mayıs ayında Almatı’da gerçekleştirdik. Almatı’da gerçekleştirilen bu sempozyuma Türk Dünyasının diğer ülkelerinden, topluluklarından ve Türkiye’den çok sayıda bilim insanı katıldı” dedi.
2011 yılında Kazakistan’daki Kazak Devlet Kızlar Pedagoji Üniversitesi ile başlayan ilişkilerin bugün burada bu programında yapılmasında vesile olduğuna dikkat çeken Niğde Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Görür; “ Çünkü o tarihlerde Kazakistan’dan hiç öğrencimiz yokken, bugün 22 tanesi lisansüstü olmak üzere 23 Kazakistanlı öğrencimiz bulunuyor. Özellikle geçen yıldan itibaren Türk Dünyasındaki ülkelerden gelen kardeşlerimiz bu tür törenleri yapmaya başladılar. Bizde bunları çok samimi, içtenlikle, memnuniyetle karşılıyor ve desteklemeye gayret ediyoruz. Onun için ben bugün bu töreni yapan Kazakistanlı kardeşlerimizi yürekten kutluyorum onlara teşekkür ediyorum. Geçen yıl Türkmenistan’dan ve Azerbaycan’dan gelen ve üniversitemizde öğrenim gören öğrencilerimizde benzer programları yaptılar. İnşallah bu programları devam ettirirler. Yine Kazakistan’la ilgili olarak Rektör Prof. Dr. Dinar Nöketayeva hanımefendinin özel isteği ile Niğde Üniversitesi Kültür ve Sanat Evi’nde bir odayı Türk Kazak Otağı adı altında kazak kardeşlerimizin kültürlerini yansıtan malzemelerle donatmak suretiyle herkesin ziyaretine de açtık. İnşallah oraya Kazakistan’dan gelen insanlar veya buradaki Kazakistanlı kardeşlerimiz katkı sağlarlar ve orası biraz daha genişletilerek Kazakistan kültürünü burada herkesin ziyaretine daha da geliştirilmiş vaziyette devam ettiririz diye düşünüyoruz. Bundan sonraki süreçte de özelikle eğitim alanında işbirliğini ısrarla devam ettirmek çabası içerisindeyiz. Bu çalışmalar 2 yıldır ortak diploma noktasında devam ediyor ve uzun uğraşlar sonra hemen hemen son noktaya gelindi. Lisansüstü eğitimde Kazak Devlet Kızlar Pedagoji Üniversitesi ile ortak diploma programını gerçekleştirmek istiyoruz. Şu anda YÖK’ün onayını bekliyor. Eğer onay çıkarsa inşallah onu da yapmış olacağız” dedi.
Niğde Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Görür sözlerini; Niğde Üniversitesi ve Kazak Devlet Kızlar Pedagoji Üniversitesi ile ilişkilerin bu noktaya gelmesinde çok ciddi emekleri olan Kazak Devlet Kızlar Pedagoji Üniversitesi’nin çok saygıdeğer Rektörü Prof. Dr. Dinar Nöketayeva’ya, Kazakistan Ankara Büyükelçisi Prof. Dr. Canseyit Tüymebayev’e ve etkinliğin düzenlenmesini sağlayan öğrencilere teşekkür ederek sonlandırdı.
Niğde Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Görür’ün konuşmalarının ardından söz alan Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı kısa bir konferans verdi. Kazakistan’ın, Türk Cumhuriyetleri’nin kol çadırı ve coğrafya olarak da Türkiye’nin iki buçuk katı genişliğinde bir ülke olduğunu ifade eden Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı; “Kazakistan deyince akla Nursultan Nazarbayev geliyor. Ömrü ikbali uzun olsun. Türk dünyasında bugün Türklük bayrağını Türklük dilimi noktasında yücelten bir kıymettir, bir değerdir. Onun bir başka özelliği halkını çok seven, halkıyla kaynaşan bütünleşen bir özelliktir. O özelliğinin de diğer Türk Cumhuriyetleri’nde de örnek olmasını diliyorum” dedi.
Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı; “Tarih şuuru olmayan bir toplumun hafızası olmayan veya hafıza kaybına uğramış bir insandan bir insandan farkı yoktur. İşte Nur sultan Bey buna da adım atmıştır. Astana’da Türk Dünyası Bilimler Akademisi’ni kurmuştur. Nasıl 1931 yılında Gazi Mustafa Kemal kendi öz varlığını vakfederek Türk Tarih Kurumu’nu, Türk Dil Kurumu’nu kurmuş. Türk Tarih Kurumu’na diyor ki kuruluş kanununda, Türk ve Türkiye tarihinin araştırılması diyor. Türk derken bütün Türk dünyasını, Türkiye derken Anadolu Türklüğünü kastetmiştir. İşte 21. asırda da bunu Nursultan Nazarbayev gerçekleştirmiştir” diyerek sözlerini devam ettirdi.
Konuşmaların ardından, üniversitemizde öğrenim gören Kazakistanlı öğrencilerin hazırladığı etkinliklere geçildi. Talgat İbadulla ‘Kazak Jastarı’ şarkısını seslendirirken, Nurbek ve Kamran isimli öğrencilerimiz “Dombıra” şarkısını dombıra ve kemanla seslendirdi. Ercan adlı öğrencimizde dombrayla şarkı ve ezgisini izleyenlere sundu. Kuanış Jumabekov dombırayla şarkı söyledi. Jılkaydar Kamaraddin adlı küçük misafirimiz de Kazak Şarkısı söyleyerek, salonda büyük beğeni topladı. Botagöz Tajiyeva ve Ebrar Sümye Kazakistan’a ait milli danslarını sergilerken, Arailym Mendualiyevayı dombırasıyla kazak ezgisini çaldı.
Kazak halkının gönlünün genişliğinin ve Türk kardeşlerine olan sevgisinin, hürmetinin mührü gibi olan ve Çanakkale Savaşları sırasında Kazakistanlı Büyük Şair Mağcan Cumabay tarafından kaleme alınan “Uzaktaki Kardeşime” adlı şiiri ise Ernat Abdrahov okudu.
“Bayraksız vatan olmaz. Bayrak kötü günde iyi günde daima her yerde bizi uluslararası göklerde temsil eden ulusumuzun şeref simgesidir. Bayrak sizin için ve de bizim için de çok önemlidir” diyerek Arif Nihat Asya’nın Bayrak Şiirini okuyan Ernat Abdrahov salonda büyük alkış aldı.
Katılımın ve ilginin yoğun olduğu program, Üniversitemizde öğrenim gören Kazakistanlı öğrenciler tarafından hazırlanan video gösteriminin yapılması ve Kazakistan yöresine ait “Jasa Kazakistan” şarkısının söylenmesiyle sona erdi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!