Bayramda Ağzımızın Tadı Bozulmasın
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Eylül 19, 2015 12:55
Niğde Devlet Hastanesi Diyetisyeni Nurcan Yılmaz, Kurban Bayramında beslenme ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Niğde Devlet Hastanesi Diyetisyeni Nurcan Yılmaz, Kurban bayramında beslenmeyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Diyetisyen Yılmaz, Kurban Bayramında tüketilen etlerin 100 gramında ortalama 250-300 kalori arasında enerji içerdiğini ve ağır bir öğün sonrasında kalp krizi riskinin yükseldiğini belirtti. Kurban Bayramında etin kullanılması ve beslenmeyle ilgili uyarılarda bulunan Yılmaz, "Bayramda ağzımızın tadı bozulmasın’ diyerek sağlıklı beslenme kurallarına dikkat etmemiz gerekir" dedi. Diyetisyen Yılmaz, “Ülkemiz için kurban bayramında kesilen kurbanlıkların önemi büyüktür. Dini kuralların yerine getirilmesinin yanı sıra sofraların temel besin maddesini oluşturan etin uzun bir süre tüketileceği anlamına da gelir. Kırmızı et biyolojik değeri yüksek demir minerali, çinko, magnezyum, fosfor, kaliteli protein, B12, B6, B1 ve A vitaminleri, konjuge linoleik asit ve doymuş yağlar içermektedir. 100 gramında ortalama 250-300 kalori arasında enerji içerir. Beslenme biliminde ağır bir öğün sonrasında kalp krizi geçirme riskinin artacağı bilinmektedir. Sağlıklı bir bayram geçirmek için doğru besin seçimi, gıda güvenliği, etlerin saklanması, hazırlanması ve pişirme yöntemlerinde bilinçli davranmak gerekir. İkramlar sebebiyle artan tatlı tüketimin de sağlık risklerini artırmaktadır. Bayramda ağzımızın tadı bozulmasın diyerek sağlıklı beslenme kurallarına dikkat etmemiz gerekir. Özellikle bu dönemde kronik hastalıklara sahip ve yüksek risk grubunda bulunan bireyler yani çocuklar ve yaşlılar dikkatli olmalıdır. Kalp-damar hastaları, diyabet hastaları, hipertansiyon hastaları ve böbrek hastaları risk altındadır. Alınması gereken önlemlerin herkes için geçerli olduğu unutulmayıp kurban bayramında da; sağlıklı beslenmenin temel prensiplerine, yiyecek seçimine, porsiyon kontrolüne ve besin gruplarının dengeli dağılımına her zaman özen gösterilmelidir” ifadelerini kullandı. Bayram süresince beslenme ilgili önemli ayrıntılara değinen Yılmaz, “Bayram Süresince, Mutlaka 3 öğün yemek yiyin. Et ve tatlı tüketimi nedeniyle bozulacak barsak hareketlerini düzenlemek için bol sebze ve kabuklu meyve tüketin. Verilen ikramlardan küçük miktarlarda tüketin. İkramlıklarınızı şerbetli tatlılardan ziyade sütlü tatlı yada meyve tatlıları olarak tercih edin. İçecek olarak kola, gazoz, meyve suyu gibi meşrubatlar yerine ayran, çay, bitki çayları şeklinde tercih edin” diye konuştu. Kurban Bayramında kesilen hayvan eti bekletilmeden yenmesinin doğru olmadığının altını çizen Yılmaz, “Bayram günü kesilen hayvan eti, genellikle bekletilmeksizin birkaç saat içinde pişirilerek tüketilmektedir. Ancak yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik hem pişirmede, hem de sindirimde zorluk yaratır. Midede şişkinlik, hazımsızlık gibi sıkıntılara neden olur. Özellikle mide rahatsızlıkları çeken bireyler, eti 24 saat bekletmeden tüketmemelidir. Etler; büyük parçalar şeklinde değil, kıyma, kuşbaşı gibi küçük parçalara ayrılıp, tek pişirimlik miktarlara bölünüp, buzdolabı poşetlerine koyularak buzdolaplarının buzluk kısmında veya derin dondurucuda saklanmalıdır. Buzdolabında -2 santigrat derecede 1-2 hafta, derin dondurucuda ise -18 santigrat derecede 6 ay süre etler saklanabilir. Etler, C ve E vitaminini içermezler. Bu nedenle etlerin mutlaka sebzelerle birlikte pişirilmesi veya etlerin yanında C vitamininden zengin sebze, salata, taze sıkılmış meyve sularının tüketilmesi oldukça önemlidir. Bu yöntem hem besin çeşitliliğini sağlar hem de sebzelerde bulunan C vitamini, demirin emilimini arttırır. Etler mangal yapılacaksa; kömürleşecek şekilde kızartılmaması gerekir kömürleşen etler her zaman kanser riski taşır. Etin ateşe yakın olması B1, B12, folik asit gibi vitaminlerin kaybına yol açar. Kavurma ve kırmızı et öğle öğününde, akşam öğününde ise sebze, kuru baklagil gibi posa içeriği yüksek yemekler tercih edin. Günde 2-2,5 litre civarında su tüketmeye özen gösterin. Her şeye rağmen tatlı ve et tüketimini sınırlayamadıysanız, tatili değerlendirerek bol bol fziksel aktivite yapın. Tüm bu etkenler göz önünde bulundurulduğunda bayramda ağzınızın tadının kaçmaması adına gerekli önlemleri almanızı tavsiye eder bayramınızı kutlarım” şeklinde konuştu.
Diyetisyen Yılmaz, Kurban Bayramında tüketilen etlerin 100 gramında ortalama 250-300 kalori arasında enerji içerdiğini ve ağır bir öğün sonrasında kalp krizi riskinin yükseldiğini belirtti. Kurban Bayramında etin kullanılması ve beslenmeyle ilgili uyarılarda bulunan Yılmaz, "Bayramda ağzımızın tadı bozulmasın’ diyerek sağlıklı beslenme kurallarına dikkat etmemiz gerekir" dedi. Diyetisyen Yılmaz, “Ülkemiz için kurban bayramında kesilen kurbanlıkların önemi büyüktür. Dini kuralların yerine getirilmesinin yanı sıra sofraların temel besin maddesini oluşturan etin uzun bir süre tüketileceği anlamına da gelir. Kırmızı et biyolojik değeri yüksek demir minerali, çinko, magnezyum, fosfor, kaliteli protein, B12, B6, B1 ve A vitaminleri, konjuge linoleik asit ve doymuş yağlar içermektedir. 100 gramında ortalama 250-300 kalori arasında enerji içerir. Beslenme biliminde ağır bir öğün sonrasında kalp krizi geçirme riskinin artacağı bilinmektedir. Sağlıklı bir bayram geçirmek için doğru besin seçimi, gıda güvenliği, etlerin saklanması, hazırlanması ve pişirme yöntemlerinde bilinçli davranmak gerekir. İkramlar sebebiyle artan tatlı tüketimin de sağlık risklerini artırmaktadır. Bayramda ağzımızın tadı bozulmasın diyerek sağlıklı beslenme kurallarına dikkat etmemiz gerekir. Özellikle bu dönemde kronik hastalıklara sahip ve yüksek risk grubunda bulunan bireyler yani çocuklar ve yaşlılar dikkatli olmalıdır. Kalp-damar hastaları, diyabet hastaları, hipertansiyon hastaları ve böbrek hastaları risk altındadır. Alınması gereken önlemlerin herkes için geçerli olduğu unutulmayıp kurban bayramında da; sağlıklı beslenmenin temel prensiplerine, yiyecek seçimine, porsiyon kontrolüne ve besin gruplarının dengeli dağılımına her zaman özen gösterilmelidir” ifadelerini kullandı. Bayram süresince beslenme ilgili önemli ayrıntılara değinen Yılmaz, “Bayram Süresince, Mutlaka 3 öğün yemek yiyin. Et ve tatlı tüketimi nedeniyle bozulacak barsak hareketlerini düzenlemek için bol sebze ve kabuklu meyve tüketin. Verilen ikramlardan küçük miktarlarda tüketin. İkramlıklarınızı şerbetli tatlılardan ziyade sütlü tatlı yada meyve tatlıları olarak tercih edin. İçecek olarak kola, gazoz, meyve suyu gibi meşrubatlar yerine ayran, çay, bitki çayları şeklinde tercih edin” diye konuştu. Kurban Bayramında kesilen hayvan eti bekletilmeden yenmesinin doğru olmadığının altını çizen Yılmaz, “Bayram günü kesilen hayvan eti, genellikle bekletilmeksizin birkaç saat içinde pişirilerek tüketilmektedir. Ancak yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik hem pişirmede, hem de sindirimde zorluk yaratır. Midede şişkinlik, hazımsızlık gibi sıkıntılara neden olur. Özellikle mide rahatsızlıkları çeken bireyler, eti 24 saat bekletmeden tüketmemelidir. Etler; büyük parçalar şeklinde değil, kıyma, kuşbaşı gibi küçük parçalara ayrılıp, tek pişirimlik miktarlara bölünüp, buzdolabı poşetlerine koyularak buzdolaplarının buzluk kısmında veya derin dondurucuda saklanmalıdır. Buzdolabında -2 santigrat derecede 1-2 hafta, derin dondurucuda ise -18 santigrat derecede 6 ay süre etler saklanabilir. Etler, C ve E vitaminini içermezler. Bu nedenle etlerin mutlaka sebzelerle birlikte pişirilmesi veya etlerin yanında C vitamininden zengin sebze, salata, taze sıkılmış meyve sularının tüketilmesi oldukça önemlidir. Bu yöntem hem besin çeşitliliğini sağlar hem de sebzelerde bulunan C vitamini, demirin emilimini arttırır. Etler mangal yapılacaksa; kömürleşecek şekilde kızartılmaması gerekir kömürleşen etler her zaman kanser riski taşır. Etin ateşe yakın olması B1, B12, folik asit gibi vitaminlerin kaybına yol açar. Kavurma ve kırmızı et öğle öğününde, akşam öğününde ise sebze, kuru baklagil gibi posa içeriği yüksek yemekler tercih edin. Günde 2-2,5 litre civarında su tüketmeye özen gösterin. Her şeye rağmen tatlı ve et tüketimini sınırlayamadıysanız, tatili değerlendirerek bol bol fziksel aktivite yapın. Tüm bu etkenler göz önünde bulundurulduğunda bayramda ağzınızın tadının kaçmaması adına gerekli önlemleri almanızı tavsiye eder bayramınızı kutlarım” şeklinde konuştu.