IHA
Oluşturulma Tarihi: Mart 13, 2015 11:19
NEVŞEHİR’DE TÜRKİYE KAMU-SEN’E BAĞLI TÜRK SAĞLIK SEN ÜYESİ SAĞLIK ÇALIŞANLARI, DÖNER SERMAYELERİN EMEKLİLİĞE YANSITILMASI VE FİİLİ HİZMET ZAMMI GİBİ TALEPLERİNİN HÜKÜMET TARAFINDAN YERİNE GETİRİLMEMESİ NEDENİYLE BİR GÜNLÜK İŞ BIRAKMA EYLEMİ GERÇEKLEŞTİRDİ.
Nevşehir’de Türkiye Kamu-Sen’e bağlı Türk Sağlık Sen üyesi sağlık çalışanları, döner sermayelerin emekliliğe yansıtılması ve fiili hizmet zammı gibi taleplerinin hükümet tarafından yerine getirilmemesi nedeniyle bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdi.
İş bırakma eylemi nedeniyle Nevşehir Devlet Hastanesi poliklınikler önünde bir açıklaması yapan Türk Sağlık Sen Şube Başkanı Turgay Çetin, sağlık çalışanlarının problemlerinin giderek arttığı bir dönem yaşandığını ve bu dönemde özellikle çalışan memnuniyeti göz ardı edilirken taleplerinin sürekli ötelendiğini kaydetti.
Şiddet, yetersiz istihdam, ağır iş yükü, bitmek bilmeyen nöbetler ve yapılan haksız uygulamalar nedeniyle sağlık çalışanlarının ağır bir tükenmişlik sendromu ile karşı karşıya olduğunu vurgulayan Çetin: “Bunların yanı sıra sağlık çalışanları için tüm memurların maaşla aldığı sabit ek ödemelerin her ay geciktirilerek yatırılması, yoğun çalışmaya rağmen performans ücretlerinin 1.5 TL gibi komik ücretlere inmesi ve ekonomik kayıpların dayanılacak sınırı çoktan aşması gibi durumlar yaşanmaktadır. Emeklilikte bekleyen sefalet ile ilgili de sürekli topun taca atılması çalışanda dayanılacak hal bırakmamıştır. Türk Doktorlarının sorunlarına sürekli kulak tıkanarak yabancı doktor rüyalarına dalınmakta, niteliği olmadan ucuz iş gücü için ince hesaplar yapılarak, yabancı doktor rüyalarına dalınmaktadır. Asistanlar 36 saate varan nöbetlerde helak olmakta, hemşireler, ebeler, sağlık çalışanları ağır iş yükü altında adeta kan ağlamaktadırlar. Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarına angarya Cumartesi nöbeti dayatılmakta ve pazarda çalışacaksınız denilerek hızla köle sistemine dümen kırılmaktadır. Kamu hizmeti yürüten ama kadro talepleri yerine getirilmeyen kamu dışı aile sağlığı çalışanları, vekil ebe hemşireler ve 4/C’liler umutsuzluğa sevk edilmektedir. Memurlarımız yok sayılmış, Hizmetliler görevini yaptıkları memur kadrosuna atanmamıştır. Kısacası Sağlık hizmetlerinde görev alan doktorumuzdan hemşiresine, ebemizden sağlık memurumuza sağlık teknisyenine, teknik personelden, memura, hizmetli arkadaşlara kadar her birinin sorunu ve sıkıntısı vardır” dedi.
Sağlık Bakanlığı’nın hiçbir zaman sağlık çalışanlarına vefa göstermediğini belirten Çetin, şifa veren ellerin sorunları ve dertleri ile baş başa bırakıldığını söyledi.
Çetin sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sayın Başbakan sağlık çalışanlarının hakları ile ilgili bazı açıklamalar yapmıştır. Nöbet ücretlerine yüzde 50 zam yapacağız demiştir. Bir saatlik nöbet ücreti bir doktor için şu anda 7 TL, ebe hemşire arkadaşlarımız için 4.7 TL’ dir. Bu komik ücretlerin yüzde 50 artması çok büyük bir müjde midir ? Nöbet ücretlerinde gerçek bir müjde verilmek isteniyorsa bir saatlik çalışma karşılığında alınan ücret nöbet ücreti olarak ödenmelidir. 70 yaşına kadar istenirse çalışılabilecekmiş, biz 70 yaşına kadar çalışma değil, emeklilikte rahat etmek ve insanca bir ücret almak istiyoruz. Bunun için döner sermayelerin emekliliğe yansıtılmasını talep ediyoruz. Bugün şiddet uygulayanların tutuklu yargılanmasına yönelik düzenleme var olmasına rağmen tam uygulanmıyor. Gözaltı süresini uzatınca şiddete çözüm mü bulunacaktır ? Yıpranma payı ile ilgili çalışma yapılıyormuş, yıpranma payı için 1 senedir aynı sözler söyleniyor. Somut bir adım, ortaya çıkmış bir icraat yok. Artık siyasetçinin iki dudağı arasından öteye gitmeyen vaatlerden bunalan çalışanlar; devletin somut adımlarını, hayata geçen uygulamalarını görmek istiyor.
Sağlık çalışanları olarak ne lütuf bekliyoruz, ne de karşılanamaz talepleri dile getiriyoruz. Sadece hakkımızı talep ediyoruz. Haklı taleplerimizi dile getirmek ve çalışanların talepleri karşısındaki vurdumduymazlığa tepki olarak Tıp Bayramı Arifesinde iş bırakıyoruz. Çalışanların taleplerinin yerine getirilmesi ve Türkiye kamuoyunda tekrar güçlü bir şekilde gündeme gelmesi adına yaptığımız bu eylemle alanlara çıktık ve yetti gari diyoruz.”