Prof. Dr. Tuna: “Bafa’daki Tarihi Alanlar Rist Altında”

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi tarafından yürütülen, Güney Ege Kalkınma Ajansı (GEKA Doğrudan Faaliyet Desteği Programı kapsamında gerçekleştirilen “Bafa Gölü ve Çevresinde Toplum Destekli Eko Turizm Faaliyetlerinin Belirlenmesi” projesi 2. Çalıştayı üniversitenin Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) yapıldı.
MİLLİ PARK OLMASI İÇİN İMZA KAMPANYASI
Muğla Vali Yardımcısı Ekrem Aydaç, Milas Kaymakamı Fuat Gürel, Menteşe Belediye Başkan Yardımcı Levent Ünver’in katıldığı çalıştayda, Bafa Gölü ve çevresinde doğal ve tarihi çevre tahribatının devam ettiğini belirten proje yürütücüsü Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Muammer Tuna, “Tarihi alanlar risk ve tehdit altında. Yöre bin an önce Milli Park olarak ilan edilmeli. Bunun için başlatılmış olan imza kampanyası internette ‘change.org’da ‘Latmos (Beş Parmak Dağları) Milli Park Olmalı’ başlığı altında sürüyor. Gerçekten doğal ve tarihi çevreye saygımız varsa, kampanyaya katılalım” dedi.
İlki 7 Nisan’da Milas’ta yapılan çalıştayın açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Muammer Tuna, Milas Çalıştayı yapılırken projenin yarım olduğunu, şimdi ise tamamlandığını ve ortaya içinde elde edilen verilerin yer aldığı 200 sayfalık bir kitabın çıktığını söyledi. Konuşmasına “Bafa Gölü’nün kıyısında, Latmos’ta 8 bin yıllık tarih hazinesi var. Muğla Üniversitesi olarak 100 km uzaktayız. Ancak birçok kişinin buradan haberi yok. Bu trajik bir durum” diyen Tuna şöyle devam etti:
“Burada hem doğal ve tarihi çevrenin korunması, hem de buradan bir ekolojik turizm yaratılması için ‘Toplum Destekli Eko Turizm’ projesini yaptık. Projenin uygulanabilmesi için yerel halkın katılımı, koruma, doğal kaynakların sürdürülebilirliği ve kar sağlama önceliklerimiz. Bunun için ilk etapta gölün temizlenmesi, kirlilik kaynaklarının ortadan kaldırılması, Latmos’u tehdit eden maden işletmelinin durdurulması gerekmekte. Ardından da projenin uygulanabilmesi için Kapıkırı Köy Koooperatifi kuruluşunu öneriyoruz. Kooperatif ortakları köy halkı ile Milas Belediyesi ve Milas Kaymakamlığı olmalı”
İKİ BAŞLILIK VAR
Bafa Gölü ve Latmos’un en önemli sorununun iki başlılık olduğunu belirten Prof. Dr. Tuna, “Burada sorun elbette Menderes Nehrinden ve göl kenarındaki balık çiftlikleri ve zeytinyağı tesisleri ile maden ocaklarının yarattığı kirlilik. Ancak asıl sorun iki başlılık. İki ayrı yönetim çözümde, uygulamada handikap oluşturuyor. Bölgenin yarısı Aydın’da yarısı da Muğla’da. Ortada iki vali, iki kaymakam ve iki belediye var. Bölge ya Aydın’a ya da Muğla’ya bırakılmalı. Olmazsa Bafa için özel bir yönetim oluşturulmalı.” dedi. Prof. Dr. Tuna sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sekiz çalışma gurubu ile 3 aydır yaptığımız çalışma arkeoloji, flora, yaban hayatı, kuş gözlemi, biyo çeşitlilik, toplumsal eğilimler başlıkları altında yürütüldü. Tarihi geçmişi, kalıntıları ve biyo çeşitliliği ile bölgenin Türkiye’de değil, Dünya’da sayılı alanlardan biri olduğu savını ortaya koyabiliriz. Burada örnek bir eko turizm yaratabiliriz. Biz az sayıda yatırımcının çok kazandığı değil, çok sayıda yatırımcının azar azar kazandığı, yapılaşmasız bir turizm öneriyoruz.”
LATMOS RESİMLERİ ANADOLU DA EN BÜYÜK KEŞİF
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Adnan Diler de yaptığı konuşmada Latmos’un önemini anlatırken, “Üniversiteler sadece araştırma yapmazlar. Çevrelerine katkı da yaparlar. Yerel yönetimlerde ellerini taşın altına koyarlar. Muğla’nın her yerinde turizmin çeşitlendirilmesi ve doğru turizmin yapılması için kaynak var” diyerek şunları söyledi:
“Doğru turizm, yani alternatif turizm gelenek, göreneğin, doğal ve tarihi çevre değerlerinin üzerine oturur. Kültürel değerleri ile Muğla ayrıcalıklı bir bölge. Latmos Urfa’daki Göbekli Tepe kadar önemli ve değerli. Anadolu da yapılan en önemli keşif Latmos resimleridir. O resimlerde av sahnesi, savaş sahnesi yok. Bahar bereketi ile ilgili, evlilik ile ilgili resimler bunlar. Buna dünyaya anlatabildiğimiz zaman burada Dünyanın en doğru turizmi hemen başlar. Buranın en önemli eksiklerinden biri iyi bir yönetim planının olmaması. Doğayı insanla birlikte koruyan bir yönetim planı yapılmalı”
Daha sonra öteki araştırma guruplarının başkanları öğretim üyeleri Ekolog Dr. Okan Ülker, Şahin Gümüş, Süreyya İsfendiyarlı, Yasin İlemin ile öğrenciler Bahar Öksüz ve Veli Ekim alanları ile ilgili sunumlarını yaptılar.