Ortaca’da Jeotermal Sondaja Tepki Büyüyor

Muğla’nın Ortaca ilçesi Okçular Mahallesi’nde başlatılan Jeotermal sıcak su arama sondajına halk tepki gösterdi.
20 Haziran Cumartesi günü Okçular mahalle muhtarlığı önünde toplanan grup çevre aktivisti Murat Demirci’nin de katılımı ile Jeotermal sondajın ve sonrasında yapılacak faaliyetlerin bölgeye ne gibi zararları olacağı hakkında değerlendirme toplantısı yaparak, Jeotermal sondaja karşı olduklarını açıkladılar.
17 senedir Ortaca’nın Okçular mahallesinde yaşayan Janet Surman, Jeotermal sondaja karşı olduklarını belirterek; ‘’Eşim ile okçulara geldim. 17 sene önce, daha rahat yaşam için. Burada yerel halk çok sıcak. Çok güzel bir yer. Bunun için herkese teşekkür ederim ama bu konu, Jeotermal otel, Jeotermal su bence çok da iyi bilemiyorum ama bendende daha önemli yerel halk o ne istiyor o en önemli bence, onun için bu toplantı bugün ne kadar önemli çünkü sadece başlangıç herkes ile daha büyük toplantı haftaya geleceğiz’’ diye konuştu.
EOTERMAL ÇALIŞMA YAPILACAĞINI TESADÜFEN ÖĞRENDİM
Okçular Mahallesi Muhtarı Bayram Özalp da, konu ile ilgili yaptığı açıklamada; ‘’Aşağı yukarı sekiz, on ay önce tesadüfen burada jeotermal bir çalışma yapılacağını öğrendim. Bunu öğrendikten sonra hemen köy halkı ile birlikte toplantı yaptım. Mahalle halkının da bir görüşünü almak istedim. O günkü toplantıdan çıkan sonuç Jeotermal sıcak su çalışmasının yapılmamasının daha uygun olacağı yönünde çıktı. Bu karar doğrultusunda ben İlde ki ilgili il müdürlüklerine yazı yazdım. Tabi bu konuda bana cevaplar geldi. Henüz böyle bir çalışma yok ilgili, görevli arkadaşların raporu doğrultusunda izin verilecek veya verilmeyecek gibi yazılar geldi. Bu yazılar beni pekte tatmin etmedi. Tekrar ikinci kez bir yazı yazdım daha detaylı. Bu ikinci kez yazdığım yazıda. Geçmiş yıllarda ki taş ocağı olayını da anımsattım. O zamanlar olumsuz bazı olaylar oldu. Tekrar bu olayların Okçularda yaşanmamasını istediğim için tekrar müracaat ettim. Ama 10 gün önce duydum. Bu arkadaşlar izinlerini almışlar. Çalışmaya başlamışlar elinizde izin var mı dedim. Gerçekten var. Sondaj izinlerini almışlar. Çalışmaya başladılar. Köylünün haberi yok, ilk çalışmaya başlandığından ben tesadüfen öğrendim. Olay mahalline beni davet etmediler. Ben kendim istedim bu arkadaşlarla beraber gitmeyi. İl deki il müdürlüklerinin temsilcileri ile beraber bende buradaydım. O zaman haberim oldu resmi olarak haber edilmedim. 20 Haziran itibari ile bugün yine köylü ile beraber bir değerlendirme toplantısı yaptım. Bu toplantıda da bu işin olmaması ağırlıktı. Tamamen o yönde bir karar çıktı. Önümüzde ki hafta yine bir toplantı edeceğiz. Bu toplantı daha kapsamlı olacak, biz bu uğraşımızı yasal zeminde yapmak istiyoruz. Bu zamana dek bu şekilde yaptık. Bu zamandan sonrada yasal çerçevede köyümün hakkını koruyacağım, savunacağım’’ dedi.
“VATANDAŞ BİLMEDİĞİ İÇİN ENDİŞE DUYABİLİR”
İşi yapan firmanın sahibi Ali İhsan Dinçer ise konu ile ilgili yaptığı açıklamada; "Jeofizikçilerin bize verdiği metraj 350 ile 400 arası, 350 metre civarında 38 derece sıcaklığında bir suyun çıkabileceğini hesaplıyorlar. Sondajın çalışabilmesi için bu kuyuya bir isim veriyorlar teknik ismiyle bilmiyorum. Bir şey karıştırılıyor bu suyun içine sondaj çalışırken bir taraftan hortumla üste kadar çıkıyor o su, sondaj borusunun içinden aşağı iniyor. Kazarken ısınmasın. Herhangi bir tıkanma, ısınma yapmasın diye. Yaklaşık 350-400 arası bize verilen kuyu talimatı öyle. Devlet Su İşleri normal suyun korunması için buraya gelip bir tespitte bulunmuş 180 metreye kadar boru koyacaksınız. Tatlı su dediğimiz yani sıcak olmayan su dediğimiz su herhangi bir sıkıntı yaşamasın diye. Onların elemanları geldi bugünde gelip betonlama yapılırken gözlemleyecekler ne kadar yaptığımızı, ne kadar yapmadığımızı. 180 metre şu gördüğümüz kalınlıkta ki boruyu döşüyoruz. Borunun etrafına da dörder santim beton döküyoruz. Soğuk su ilen çıkabilecek sıcak suyun ilişkisi sıfırlanıyor. Vatandaş bilmediği için bende bilmesem haklı olarak kaygı duyarım. Belki öyle bir endişe olabilir haklıdır. Saygıda duyarız. Ama bu benim tespitim değil bu halkı idare eden devletin tespitdir. halkı korumak üzere 180 metreye kadar tespit etmişler ben 190 metre iniyorum 10 fazla iniyorum. Olabilecek bir ihtimalide göz önünde bulundurarak” şeklinde konuştu.