IHA
Oluşturulma Tarihi: Aralık 02, 2015 14:44
MECLİS TOPLANTISI
Bodrum Belediyesi 2015 Kasım Ayı Olağan Meclis Toplantısında Geriş’teki Rüzgar Enerjisi Santrali ile umut yolculuğunda hayatını kaybeden mültecilerin dramı konuşuldu.
Bodrum Belediyesi 2015 Aralık Ayı Olağan Meclis Toplantısı için bir araya gelen Bodrum Belediye Meclisi, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un başkanlığında toplandı. Toplantıda gündem maddelerinin yanı sıra umut yolcuları ve Bodrum’un Geriş Mevkii’nde yapılması planlanan Rüzgar Enerjisi Santrali (RES) için seçilen bölgeye yönelik tepkiler değerlendirildi.
Gündem maddelerine ek olarak oy birliğiyle gündeme alınmasına karar verilen önergeler arasındaki umut yolcularının durumu ile ilgili çalışmalar hakkında bilgiler veren Başkan Mehmet Kocadon, “Bu sene Nisan ayından itibaren Ortadoğu’nun çeşitli ülkelerinden umuda yolculuk başlatan çeşitli misafirlerimiz oldu. Biz Bodrum Belediyesi olarak bu misafirlere elimizden geldiği kadar her türlü yardımı yaptık. Gıda, ilaç, giysi yardımından hijyenik şartlara kadar imkanlarımız doğrultusunda yarımcı olmaya çalıştık çünkü bu bizim insanlık vazifemiz. Fakat yaptığımız çalışmalarda bizim yerel yönetim olarak gücümüzü aştığını valilik ve bakanlık gibi makamlara bildirdik ve bir ana önce önlem alınmasını istedik. Maalesef bu konuyla ilgili hiç bir çalışma olmadı. Konuyla ilgili çalışma ancak bu acı olay yaşandığında başladı. Ve bu acı olay yaşandıktan sonra çeşitli açıklamalarımız oldu. Bu yaşananların ülkeler arası bir sorun olduğunu ve bunu olayların başlamasında Avrupa ülkeleri liderlerinden bazılarının yanlış beyanatlarından kaynaklandığını söyledik. Ortadoğu’daki olaylar ya da yarayan kana, bu sene başlamadı. Yıllardır devam ediyor. Bu sene ne oldu da bu insanlar Bodrum ile Yunanistan kıyılarına en yakın diğer sahil kesimlerine gelmeye başladılar. Avrupa liderlerinin bazılarının "Sınırlarımıza kadar gelen herkesi ülkemize kabul ederiz" şeklindeki açıklamaları bu insanları buralara getirdi. Bu sözler, bu insanlar için bir umut oldu ve kaçmaya başladılar ama ben buna kaçmak demiyorum, ’Yaşama hakkını tekrar elde edebilme’ diyorum, böyle yorumluyorum. Acı olay sonrası hep bunları savundum. Aynı açıklamalarımı Bodrum Belediyemize gelen Avrupa Birliğinin mülteci komiserine de yaptım. Kendisinden şunu rica ettim: gelin insanlık ayıbının unutulmaması için plan proje çalışmamızı yaparak bu bölgeye bir anıt dikelim ve siz de bu konuda yardımcı olun dedim ve kendilerinden de olumlu cevap geldi. Bu olumlu görüş gelmesinin ardından Türkiye’nin önde gelen hocalarıyla bir araya geldik ve konuyu görüştük. Görüştüğümüz hocalar, konu üzerinde çalışıyorlar. Bu konuyla ilgili görüşlerimi biliyorsunuz ve her yerde de dile getirmişimdir. Bu insanlık ayıbı bitmeli. Ben meclis arkadaşlarımın bu konuyu tekrar gündeme getirdikleri için kendilerine teşekkür ediyorum. Bu ayıbın bitmesi için ve o bölgede anıtın yapılması için çalışıyoruz” dedi.
Başkanın konuşmasının ardından Bodrum Belediye Meclisi, ülke ve dünya barışına katkıda bulunulması adına Aylan bebeğin hayatını kaybettiği plaja adının verilmesi ve bu bölgeye bir anıt dikilmesi hususunda gerekli çalışmaların başlatılmasına oy birliğiyle karar verdi.
Meclis gündeminin tamamlanmasından sonra ise Yalıkavak’tan gelen bir grup vatandaş söz isteyerek RES ile ilgili çalışmalardan bahsetti. Konuyla ilgili bölgeye giderek açıklama yaptıklarını ifade eden Başkan Mehmet Kocadon, Bodrum’un hoşgörüsünü kimsenin kullanmaya hakkı olmadığını ifade ederek şunları söyledi:
“Bizler medeni, misafirperver, hoşgörüsü yüksek olan bir halkız ve bu hoşgörümüzün yüksek olmasını da lütfen kimse farklı boyutlara getirmesin. Biz bütün haklarımızı yasal çerçeveler içinde ararız. Bu hoşgörümüzden faydalanıp da böyle yanlış beyanlar vermek, ‘Bodrum Belediyesi’ni tanımayız’ gibi ifadeler sadece bizim misafirperverliğimizden dolayı onlara gösterdiğimiz hoşgörüdür. Ama şunu unutmasınlar: Bodrum halkının birlik ve beraberliği karşısında ve Bodrum halkı bunu istemedikçe bunun Bodrum’da gerçekleşmesi mümkün değil. Birçok örneklerini hep beraber yaşadık ve bundan sonra da yaşayacağız. Türkiye çapında madem Bodrum Türkiye’nin bir marka şehri, madem bizim Bodrum halkımızın yaşlıları büyükleri Bodrum’u bu güne getirdi, bu yaşlılarımızın ve büyüklerimizin mülklerine, mezarlarına sahip çıkmak da bizim görevimiz olsun; Bodrum halkı olarak Türk halkı olarak. En kısa zamanda da sizlere büyük eylem tarihini bildireceğiz. Bir daha söylüyorum. Medeni çerçevelerimizden çıkmamak şartıyla bütün Türkiye’yi de bizimle beraber, birlik olarak davet ediyorum. Bodrum Türkiye’nin gerçekten değeridir. Hatta dünyaya açılan en büyük medeni ve turizm kapısıdır. Ulusal basını da özellikle çevreye duyarlı bütün Türkiye vatandaşlarını da bu eylem için Bodrum’a davet ediyoruz.”