Güncelleme Tarihi:
Ali GÜNDOĞAN/MARMARİS (Muğla), (DHA)- MARMARİS'te, 6 gün önce işyerinin önünde kendisinden şantaj ve tehditle para istediğini ileri sürdüğü 43 yaşındaki E.K. tarafından tabancayla vurulan tekstilci işadamı 45 yaşındaki Zekeriye Derilgen, bacağına isabet eden mermi ile yaşamak zorunda kaldığını söyledi. Kendisini vuran E.K.'nin yakınları tarafından tehdit edildiğini, can güvenliği olmadığını belirtip, savcılığa suç duyurusunda bulunan Derilgen, olay anı güvenlik kamerası kayıtlarını evinde yaptığı açıklamayla basın mensuplarıyla paylaştı.
Tekstil firması sahibi Zekeriya Derilgen, geçen 1 Temmuz akşamı Tepe Mahallesi Sevgi Yolu üzerindeki mağazası önünde E.K. tarafından sol bacağından tabancayla vuruldu. Olayın ardından mağazadaki Derilgen'e ait koltuğa oturup, '155 Polis İmdat' ihbar hattını arayan E.K., "Bir kişiyi bacağından vurup, yaraladım. Gelin beni alın" diyerek, kendini ihbar edip, olay yerinin adresi verdi. E.K., olay yerine 500 metre mesafedeki Şehit Nedip Cengiz Eker Polis Merkezi'nden gelen polislere, suç aleti tabancayla teslim oldu. Ambulansla Marmaris Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Derilgen ise tedaviye alındı. Gözaltına alınan E.K. polisteki ifadesinde, Derilgen'in yanında muhasebeci olarak çalıştığını belirtti, "100 bin lira alacağım vardı. Uzun zamandır telefonlarıma cevap vermiyor ve üstüne ağır konuşuyordu. Konuşmaya gittim ama yine ağır cümleler kullandı, dayanamadım, bacağına bir el ateş ettim" dedi. Adliyeye sevk edilen E.K., 'kasten yaralama' suçundan tutuklandı.
GÜVENLİK KAMERASI KAYITLARI ORTAYA ÇIKTI
Hastanedeki tedavisinin ardından taburcu edilen Derilgen, can güvenliğinin olmadığını söyledi. İddia edildiği gibi E.K.'ye borcu olmadığını, kendisine iftira atıldığını belirtip, olay anı güvenlik kamerası görüntülerini evinde yaptığı basın açıklamasıyla gazetecilerle paylaştı.
Sol bacağının diz kenarındaki ana damarın 1.5 santim yanına isabet eden mermi, hayati tehlike nedeniyle çıkartılmayan Derilgen, kehdisini vuran kişinin ailesi tarafından tehdit edildiğini ileri sürüp, belge ve delilerle savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu kaydetti. Yeşil kartlı ve KOAH hastası olan E.K.'yi geçtiğimiz aylarda yanında işe aldığını belirten Derilgen, "Ağabeyi ricacı olunca, kıramadım. Mağazalarımızda tekstil ürünlerinin barkodlarını ayarlaması ve cari hesapları tutması için işe başladı. Ancak, E.K., veresiye alışveriş yapan müşterilerimizin ve tüm cari hesap defterlerimin fotoğraflarını çekmiş. Bir süre sonra işyerindeki çalışanlarıma ve bana karşı sert ve tehditkar konuşmalar yapmaya başladı. Sürekli işe gelmemeler, iş yerinde çalışanlara ve bana karşı tutumlarındaki değişiklik üzerine kendisine çeki düzen vermesi için uyarıda bulundum. Bu uyarım sonrası, 'Senin tüm kayıtların elimde. Bana bir şey yapamazsın' dedi. Bunun üzerine, kendisini destek olmak için ve hatır amacıyla işe aldığımı ama artık beraber çalışamayacağımızı bildirdim. 'Seninle görüşeceğiz. Seni FETÖ'den içeri attıracağım. Her yere şikayet edeceğim' diyerek ağza alınmayacak küfür ve hakaretlerle mağazadan ayrıldı. Ayrıldıktan sonra telefonla arayarak ve SMS göndererek üstü kapalı tehditlerine devam etti" dedi.
'ŞANTAJLA PARA İSTEDİ' İDDİASI
E.K.'nin son olarak kendisine "100 bin lira vermezsen, senin hakkında 'FETÖ mensubu' diye ihbarda bulunup, uğraşırım. Tüm kayıtlarını tuttum, fotoğraflar çektim. Seni bitiririm' diyerek, tehdit mesajı göndendiğini anlatan Derilgen, şöyle devam etti:
"Kendisine, 'Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uyuyorum. Vergimi veren dürüst bir esnafım. Benden böyle para koparamazsın. Tekstil mağazalarıma maliye ve sigorta memurları dört defa denetime geldi ve teşekkür ederek ayrıldı' diye karşılık verdim. Mağazanın kamera kayıtlarında da görüleceği gibi dışarıda ağabeyimle görüşürken yanıma gelip, önce belinden çıkardığı tabancayla bacağıma ateş etti. Daha sonra tabancayı üzerine doğrultup, tekrar ateş etmek istedi ama tabanca tutukluk yaptı. Bu kişiyi maddi durumunun kötü olduğunu ve yardımcı olmak için yanıma almıştım ama atalarımızın dediği gibi, 'Besle kargayı oysun gözünü' sözü bu olaya tam oturdu."
'ADALETİN YERİNİ BULMASI İÇİN ÖLMEM Mİ LAZIM?'
Derilgen, iddia edildiği gibi E.K.'ye borcu olmadığını da belirtip, "Beni vuran kişinin ağabeyi attığı telefon mesajında 'Merak etme, kardeşimi 15 gün düşüneceğim. Sonra ise sen düşün' dedi. Benden ve ailemden şantaj, tehdit ile para isteyen, vermeyince de bacağımdan vuran kişi bu kadar cesaretli olmamalı. Adaletin bir an önce işlemesi gerekmekte. Eşim ve iki çocuğumla şu an korku içindeyiz. Evimizden dışarı çıkamıyoruz. Adaletin yerini bulması için ölmem mi lazım" dedi.
FOTOĞRAFLI