Güncelleme Tarihi:
Nilüfer DEMİR/BODRUM (Muğla), (DHA)- BODRUM, İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bodrum Temsilciliği tarafından Bodrum Depremi ve Tsunami Çalıştayı düzenlendi. 21 Temmuz'daki 6.6 büyüklüğündeki depreminin bilimsel bir platformda tartışıldığı, yerli ve yabancı akademisyenlerin katılımıyla gerçekleşen panele, Bodrumlular ilgi gösterdi.
İMO Bodrum Temsilciliği tarafından yerli ve yabancı çok sayıda bilim adamının katılımıyla Salmakis Otel'de düzenlenen 'Bodrum Deprem ve Tsunami Çalıştayı' başladı. Yunanistan, Portekiz, Rusya, Japonya ve Türkiye'den 15 akademisyen gün boyunca sunumlarını yaparak, Bodrum depremi ve tsunami ile ilgili görüşlerini paylaşmaya başladı. Toplantıya; Bodrum Kaymakamı Bekir Yılmaz, Bodrum Belediye Başkanı Yardımcısı Taner Uslu, İMO Bodrum Temsilcisi İlhan Özyiğit, Bodrum'da oda ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü ve Deniz Mühendisliği Araştırma Merkezi'nden Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, "21 Temmuz'da Bodrum'da yaşanan deprem, önemli bir uyarı yapmıştır. Bu depremin artçı sarsıntıları da daha sonra devam etmiştir. Aslında benzer olaylar küçük depremler, deprem fırtınaları olarak bölgede olmaktadır. Tarihe bakıldığında önemli depremler vardır. Çok sık olmasa bile bölgede önemli depremler vardır. Belli zaman sürecinde yine önemli depremler yaşanabilir. Ancak bu Bodrum'da olmayabilir başka yerde olabilir" dedi.
Karada ve Yunanistan'ın İstanköy (Kos) Adası arasında deniz tabanında bir çökme meydana geldiğini belirten Yalçıner, fayın hareketlerinin de bunu doğruladığını belirterek, "Gümbet Koyunda, deprem sonrasında oluşan olaylar gelgit değildir. Gelgit her gün olur, gelgit depremden sonra olmaz. O nedenle gelgit dalgası olarak belirtmemiz doğru değildir. Depremden sonra deniz tabanındaki fay hareketleri, fayın deniz tabanındaki oynatmasından dolayı denize geçen enerji bir dalga yaratmıştır. Bu dalga özellikle Gümbet Koyuna odaklanarak getirmiştir. Bunun sebebi Gümbet açıklarında depremin yarattığı taban hareketlenmesinin daha fazla olmasından dolayı diyebiliriz. Depremden 5 dakika sonra deniz çekilmiştir. 13 dakika sonra ise deniz ilerleyerek kıyılara gelmiştir. Oluşan bu dalganın özellikleri Japonya'daki tsunamiye göre yüzde 1 kadardır. Yani her ikisinin de adı tsunami olarak belirtilebilir ancak isme bakmaya gerek yok. Depremden sonra bu tür dalgalar oluşabilir. Bu bize en az zarar vererek, en iyi dersi veren bir dalga olarak görelim. Denizde oluşan depremler tarihte de olduğu gibi kıyılarımızda tsunamiler yaratabilir ama büyük depremlerin yüzde 10'u tsunami yaratır. Ege Denizi'nde 1956 yılında Yunanistan'ın Santorini Adası açıklarındaki iki ayrı depremde oluşan tsunami, Bodrum yarımadasının kuzeyinde ve Güllük Körfezi'nde birçok yerde çok etkili olmuştur" dedi.
İMO Bodrum Temsilciliği Başkanı İlhan Özyiğit ise "Biz bu çalıştayı 21 Temmuz depreminden sonra toplumda ve kamuoyunda oluşan bilgi kirliliğini önlemek amacıyla yapmaya çalıştık. İleriki tarihlerde ki çalışmalara ön kaynak olması, bilgi birikimi olması açısından gerçekleştiriyoruz. Ama bu çalıştay burada kalmayacak, toplamda 5 çalıştay olarak planladık. Çalıştay ile ilgili 'bodrumdepremçalistayi.org' isimli web sitemiz var. Burada sunum yapan akademisyenlerin sunumlarına da ulaşılabilir. Çalıştaya Portekiz, Yunanistan, Rusya, Japonya ve Türkiye'deki çeşitli üniversitelerden gelen akademisyenler var. Türkiye'nin seçkin üniversitelerinden gelen akademisyenlere var. Onların katılımıyla bu çalıştığımızı gerçekleştiriyoruz. 15 sunum olacak. 15 sunumuntamamı görsel ve yazılı olarak da bu bahsettiğim Bodrum deprem çalıştaya web sayfasında da yayınlanacak" dedi.
FOTOĞRAFLI