Acılı Aile Hukuk Mücadelesini Sürdürüyor

Güncelleme Tarihi:

Acılı Aile Hukuk Mücadelesini Sürdürüyor
Oluşturulma Tarihi: Ocak 14, 2016 12:07

TUZCU AİLESİ HUKUK MÜCADELESİNİ SÜRDÜRÜYOR

Muğla’nın Menteşe İlçesi’nde yaşayan 14 yaşındaki Ali Sait Tuzcu, 15 Aralık 2014 tarihinde şiddetli karın ağrısı nedeniyle ailesiyle Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Uygulama Hastanesi’ne geldi. Hastanede ilk yapılan incelemelerin ardından küçük çocuk apandisit teşhisiyle Çocuk Cerrahisi Servisi doktoru Prof. Dr. Savaş Demirbilek, tarafından bir gün sonra ameliyata alındı. Laporoskopi yöntemi ile gerçekleşen ve 4 saat süren ameliyatın ardından Ali Said Tuzcu, Çocuk Cerrahi Servisine alındı. Serviste tedavisine devam edilen küçük çocukta ameliyattan yaklaşık 8 saat sonra kan değerleri düşmeye başlarken, solunum sıkıntısı ortaya çıktı ve tansiyonu düşmeye başlayan küçük çocuğun kalbi durdu. Serviste yapılan müdahalenin ardından küçük çocuğun kalbi çalıştırıldı ve ilk ameliyatın üzerinden geçen 15 saatlik sürenin ardından ikinci kez ameliyata alındı. Ameliyatta küçük çocuğun sol kasık bölgesindeki ana damarın ilk ameliyat sırasında laparoskopi iğnesi tarafından hasar gördüğü ortaya çıktı. Bunun üzerine ameliyata Kalp Damar Cerrahı çağrılarak küçük çocuğun ana damarı dikildi. Yaklaşık 4 saat süren ameliyattan çıkan küçük çocuğun tedavisine yeniden Çocuk Cerrahisinde devam edildi. Ancak ilerleyen saatlerde küçük çocuğun durumu ağırlaştı ve böbreklerinin çalışmadığı gerekçesi ile tedavisine hastanenin Dahiliye Yoğun Bakım Ünitesi’nde devam edilmesine karar verildi. Yoğun bakım ünitesine alınan küçük çocuk akşam saatlerinde başlayan kanama sebebi nedeniyle yeniden ameliyata alındı. Yaklaşık 3,5 saat süren ameliyatın ardından Ali Sait Tuzcu’nun tedavisine, yeniden Dahiliye Servisi Yoğun Bakım Ünitesi’nde devam edildi. Yoğun Bakım Ünitesi’nde de bir kez kalbi duran ve doktorlar tarafından yeniden hayata döndürülen küçük çocuk daha sonra İzmir Ege Üniversitesi’ne sevk edildi. Yaklaşık 40 gün yoğun bakımda tutulan ve 4 ay hastanede tedavi edilen Ali Said Tuzcu, İzmir Ege Üniversitesi’nde hayata tutundu.
AİLESİ HUKUK MÜCADELESİ BAŞLATTI
14 yaşındaki Ali Said Tuzcu’nun başına gelenlerin ardından ailesi ameliyatı gerçekleştiren Prof. Dr. Savaş Demirbilek’ten şikayetçi oldu. Şikayet üzerine Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi tarafından 3 profesörden oluşan bir soruşturma kurulu oluşturdu. Yaklaşık 1 yıl süren soruşturma kapsamında soruşturma hekim hatasının bulunmadığını ve olayı komplikasyon olarak değerlendirildi. Soruşturma kurulu ayrıca Prof. Dr. Savaş Demirbilek’in komplikasyonu başarılı bir şekilde yürüttüğü kararına vardı. Hazırlanan soruşturma raporu üniversitenin Disiplin Kurulu’na gönderildi. Hacettepe Üniversitesi’nden gelen bilirkişi raporunda aynı görüşte olması nedeni ile Disiplin Kurulu, Savaş Demirbilek hakkında dava açılmaması yönünde karar aldı.
“BU KADAR BASİT OLAMAZ”
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi tarafından kendilerine tebliğ edilen karar sonrası büyük bir şaşkınlık içinde olduğunu belirten baba Akın Ali Tuzcu, sonuna kadar mücadele edeceklerini söyledi. 13 aydır yaşanılanların bu kadar basit olmadığını kaydeden Akın Ali Tuzcu, “Bir apandisit ameliyatının ardından yaşadıklarımız kelimeler ile anlatılamaz. Bize ilk ameliyatın ardından oğlumun aşırı kilolu olması nedeniyle zor geçtiği söylendi. Ancak biz ameliyat sırasında bir kanama olduğunu, bunu doktorun fark ettiğini, bu yaralanmanın damar bölgesine yakın bir bölgede olduğunu ve damarının hasar gördüğünü 15 saat sonra gerçekleşen ikinci ameliyattan sonra öğrendik. Hepimiz şok olduk. Bizden gerçekler saklandı. Oğlum İzmir Ege Üniversitesi’ne sevk edilirken organlarının tamamı çalışmıyor ver solunum cihazına bağlıydı. 4 ay sonra hayata tutundu. Şu anda damar yaralanmasından dolayı sol ayağı sakat. 13 aydır yaşadıklarımızı göz önüne alırsak süreç bu kadar basit olamaz. Alınan bu kararla kimi neden ve niçin koruyorlar. Bunu anlamak mümkün değil. Avukatımız birkaç gün içinde soruşturmalarda yaşananlarla ilgili detaylı bir açıklama yapacak” dedi.
Anne Necla Tuzcu ise, “Oğlumun yaşadıklarını basit bir komplikasyon olarak belirlenmiş. Böyle bir kararın çıkmasını kabullenemiyorum. Yaşadıklarımızdan sonra hangi anne böyle bir kararı kabullenebilir. Yaşadığımız acının, çektiğimiz ızdıraba neden olanlardan sonuna kadar şikâyetçiyiz. Bu işin peşini bırakmayacağız” diye konuştu.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!