IHA
Oluşturulma Tarihi: Şubat 28, 2015 10:45
MEÜ ÇEVRE TOPLULUĞU İLE TMMOB ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI İŞBİRLİĞİYLE DÜZENLENEN VE ÇEŞİTLİ ÜNİVERSİTELERDEN ÖĞRENCİLERİN KATILDIĞI 3. MERSİN ÇEVRE KONGRESİ’NDE, ÇEVRE SORUNLARI VE POLİTİKALARI MASAYA YATIRILIYOR.
Mersin Üniversitesi (MEÜ) Çevre Topluluğu ile TMMOB Çevre Mühendisleri Odası işbirliğiyle düzenlenen 3. Mersin Çevre Kongresi başladı. Çeşitli üniversitelerden öğrenciler ve çevre gönüllülerinin katılımıyla gerçekleştirilen kongrede, çevre sorunları ve politikaları masaya yatırılıyor.
3. Mersin Çevre Kongresi, MEÜ Çiftlikköy Prof. Dr. Uğur Oral Kültür Merkezi’nde başladı. İki gün sürecek kongrenin açılışı, MEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Kaya, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selim İnan, MEÜ Çevre Topluluğu kurucusu ve emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Fadime Taner, Çevre Mühendisliği öğretim elemanları, öğrenciler, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) yetkilileri ile farklı üniversitelerden gelen öğrencilerin katılımıyla gerçekleşti. Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinden gelen Çevre Mühendisliği Bölümü öğrencilerini ve çevre gönüllülerini ağırlayan kongrede, yenilenebilir enerji, çevre ve toplum, çevre politikaları, yerel çevre sorunları, kuraklık ve küresel ısınma gibi pek çok konu ele alınıyor. Kongrede cinayete kurban giden üniversite öğrencisi Özgecan
Aslan da unutulmadı. Aslan’ın fotoğrafı açılış boyunca yansıda yer aldı.
Kongrenin açılışında konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kaya, insanla çevre ilişkisinin karşılıklı olumlu etkileşim içinde olması gerektiğini kaydetti. Bu nedenle “biz çevreyi temiz tutalım, iyi kullanalım, uzun süre kullanalım” düşüncesinin bencil bir bakış açısı olduğunu ifade eden Kaya, bireyin çevrenin bir parçası olduğunu, birlikte yaşama düşüncesini içselleştirmesi gerektiğini kaydetti. Kaya, “Benim bildiğim en aktif çevreciler, beyaz adamın filmlerinde bize vahşi diye tanıtılan, toprağın insana değil, insanın toprağa ait olduğunu felsefe edinen Kızılderililerdir” dedi.
“ÖNÜMÜZDEKİ 30 YIL ÇOK CİDDİ SU SIKINTILARI YAŞANACAK”
Çevre sorunlarının artarak sürdüğünü ifade eden Prof. Dr. İnan da iklim değişiklikleri, doğal afetler ve yapılandırma konusunda ciddi sorunların olduğunu dile getirdi. Dünyada yaşanacak su sıkıntısına dikkat çeken İnan, “Önümüzdeki 30 yıl içinde küresel ısınmaya bağlı olarak çok ciddi su sıkıntıları yaşanacak. Yapılabilecek çok şey varken maalesef Türkiye genelinde de buna dair hiçbir şey yapılmıyor. Bu nedenle bu ve benzeri toplantılar konuya ilgi duyanları teşvik etmek açısından önemli” diye konuştu.
MEÜ’de bir Çevre Topluluğu kurulmasını kendisinin önerdiğini belirten Prof. Dr. Taner ise topluluğun zamanla geliştiğini ve daha da gelişeceğini kaydetti. Alınan eğitimlerin ve yapılan bilimsel çalışma çıktılarının uygulanmasının önemine değinen Taner, “Benim dileğim gelecekte öğrencilerin almış olduğu bilgileri uygulamaları, bu bilgileri halkla paylaşarak onlarla birlikte çevreyi en yaşanılır biçime getirecek sistemliliği kurmalarıdır” şeklinde konuştu.
Çevre Mühendisleri Odası Mersin Temsilciliği adına konuşan Olcay Gülçiçek de “Yaşanılası halde olmaya zorlanan dünyada en önemli faktörün çevre olduğunu fark eden bir grup insanız” diyerek, kongrenin ve kongreye katılımın önemli olduğunu vurguladı ve öğrencilerden kongrede öğrendiklerini herkese aktarmalarını istedi.
Açılış konuşmalarının ardından Çevre Topluluğu Danışmanı Yasin Özer tarafında kongrenin düzenlenmesinde emeği geçen Rektör Yardımcısı Kaya, Prof. Dr. Taner, Olcay Gülçiçek, Nurcihan Yıldırım, Mert Uğraşkan ve sponsor firma temsilcilerine birer plaket takdim edildi.
Kongrede daha sonra TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Çevre Sorunları Araştırma Merkezi Başkanı Baran Bozoğlu ve Yıldız Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Beyza Üstün’ün konuşmacı olarak katıldığı ilk oturuma geçildi. Çevre Yönetiminde Yaşanan Sorunlar ve Güncel Örnekler başlıklı sunumunda çevre mevzuatında yer alan Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) ile ilgili bilgiler veren Bozoğlu, ÇED raporunun uygulanmamasından ya da yanlış uygulanmasından kaynaklanan sorunları dile getirdi.
Konuşmasına Özgecan Aslan ile Soma ve Ermenek’te yaşamını yitiren madencileri anarak başlayan Prof. Dr. Beyza Üstün ise ekosistem yıkımının arka planını okumak gerektiğini belirterek, bu sürecin kapitalist sitemin tarihsel sürecinden ayrı düşünülemeyeceğini kaydetti. “Günümüzde yıkım hızlanmıştır. Bu ise kapitalizmin krizlerine içkindir. Kapitalizm her kriz döneminden daha çok emek sömürerek ve ekosistemi daha çok yıkarak çıkmaya çalışır, böyle var olmaktadır” dedi.
Kongre iki gün boyunca çok sayıda konu ve konuğun yer alacağı oturumla devam edecek.