Manisa’da Madde Bağımlılığı Sempozyumu
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Mart 26, 2015 13:25
OTURUM BAŞKANLIĞINI CBÜ TIP FAKÜLTESİ PSİKİYATRİ BÖLÜMÜNDE PROF. DR. ARTUNER DEVECİ (SAĞDAN 1.) YAPARKEN, PANELDE EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ PSİKİYATRİ ANA BİLİM DALI ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. HAKAN COŞKUNAL (SAĞDAN 2.), EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ PSİKİYATRİ ANA BİLİM DALI ÖĞRETİM ÜYESİ DOÇ. DR. ZEKİ YÜNCÜ (SAĞDAN 3.), EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ PSİKİYATRİ ANA BİLİM DALI ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. ENDER ALTINTOPRAK (SAĞDAN4.) VE BAKIRKÖY RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTANESİ KLİNİK ŞEFİ DOÇ. DR. CÜNEYT EVREN (SOLDAN 1.) TARAFINDAN KATILIMCILARA BİLGİLENDİRMEDE BULUNULDU.
Manisa Celal Bayar Üniversitesinde gerçekleştirilen ‘Her yönüyle madde bağımlılığı sempozyumu’nda maddeden uzak durma ve madde bağımlılığı ile mücadelede yürütülen çalışmalar anlatıldı.
Uyuşturucuyla mücadelenin tüm boyutları açısından yeniden ele alınması amacıyla Manisa Halk Sağlığı Müdürlüğü, Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı ve Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi işbirliği ile Manisa Celal Bayar Üniversitesi Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde ‘Her Yönüyle Madde Bağımlılığı’ sempozyumu gerçekleştirildi. 4 panel şeklinde gerçekleştirilen sempozyuma Manisa Valisi Erdoğan Bektaş, Başbakan Yardımcısı Danışmanı ve Uyuşturucu ile Mücadele Kurulu Üyesi Mülkiye Başmüfettişi Hüseyin Kök, Manisa İl Halk Sağlığı Müdürü Dr. Osman Öztürk, Manisa İl Sağlık Müdürü Dr. Metin Kaplan, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Saygı duruşunda bulunması ve İstiklal Marşının okunmasının ardından sempoyumun açılış konuşmasını Manisa İl Halk Sağlığı Müdürü Dr. Osman Öztürk yaptı. Öztürk uyuşturucu ile yapılan mücadeleler hakkında, “Uyuşturucu ile mücadele kurumlararası işbirliğini ve koordinasyonunu sağlamak, sekreteryasını yürütmek üzere merkezde Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, illerde ise İl Halk Sağlığı Müdürlüğü görevlendirilmiştir. Bu bağlamda ilimizde İl Uyuşturucu Koordinasyon Kurulu kurulmuş ve çalışmalarını yürütmektedir. Vali yardımcımız başkanlığında düzenli aralıklarla toplanmaktayız ve üniversitemizin diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, STK Temsilcileriyle çalışmalarımızı yürütüyoruz” bilgisini verdi.
Uyuşturucunun çok önemli sosyal ve ekonomik bir toplumsal sorun olduğuna dikkat çeken Öztürk, “Gerekli tedbirleri almadığımız takdirde bireylerin ve toplumun geleceğini tehdit altına almış oluruz. Burada yapmamız gereken tüm paydaşlarla ve kurumlarla işbirliği ve koordinasyon içerisinde bu mücadeleyi hep birlikte yürütmek zorundayız. Toplumun huzur ve güvenini derinden sarsan özellikle gençler arasında hızla yayılım gösteren uyuşturucu madde kullanımının önlenebilmesi, gençlerin ve bütün vatandaşlarımızın madde bağımlılığı konusunda farkındalıklarının artırılması ve bununla ilgili eğitim faaliyetlerinin ve diğer önlem ve tedbirlerin alınması gerekmektedir. Türkiye ve dünyada hızla artan uyuşturucu ve madde alımı oranları artmaktadır. Maddeye başlama yaşları ise tüyler ürpertici bir şekilde düşmektedir. Gençlerimiz bu maddeyle daha erken yaşlarda tanışmaya başlamaktadır. Kişilerin bedensel, ruhsal ve sosyal hayatını yok eden, insanı insan olmaktan çıkaran uyuşturucu maddelerle mücadele etmek, geleceğimiz olan çocuklarımızı bu maddeden korumak ancak iyi bir halk sağlığı yönetimi ile mümkün olabilecektir. Madde bağımlılığının tuzağına düşmüş olan çocuklarımız için iyi bir psikiyatrik protokol ile bu çocuklarımızı tedavi edebiliriz. Ancak bu çocukların madde bağımlılığından kurtulabileceklerini öncelikle sağlıkçılarımızın inanması gerekmektedir. Psikologlarımız, sosyologlarımız, sosyal hizmet uzmanlarımız, rehber öğretmenlerimiz, aileler, yakın arkadaş çevresi işbirliği ile bu çocuklarımızı bu bataktan kurtarabiliriz.” şeklinde konuştu.
UYUŞTURUCU İLE MÜCADELENİN BÜTÇESİ 210 MİLYON TL
Başbakan Yardımcısı Danışmanı ve Uyuşturucu ile Mücadele Kurulu Üyesi Mülkiye Başmüfettişi Hüseyin Kök ise konuşmasında uyuşturucu ile mücadelede hükümet tarafından yapılan çalışmalardan bahsetti. Sadece 2015 yılında madde bağımlılığına karşı mücadelede kullanılmak üzere 210 milyon TL bütçe ayrıldığını kaydeden Kök, bu bütçeden hiçbir kesintinin yapılmayacağını söyledi.
Kök, “Uyuşturucu bütün dünyada hem toplumsal, hem ekonomik, hem güvenlik hem de ailevi yönü olan ve biran önce çözüm üretilmesi gereken sorunların en önemlisidir. Sadece dünyada değil, Türkiye’de de aileler parçalanmakta, sadece uyuşturucu kullanan değil, onun yakın çevresi, kardeşleri, komşuları, akrabaları hemşehrileri keder ve üzüntü içerisine girebilmekte geleceğimiz tehdit altına alınmaktadır.” dedi.
TÜRKİYE KÖTÜNÜN İYİSİ
Uyuşturucu kullanımı verileri hakkında da bilgi veren Kök, “Avrupa Birliği ülkelerinde en az bir kez uyuşturucunun kullanım oranı yüzde 29.7, Romanya’da yüzde 3, Çek Cumhuriyetinde yüzde 52, Türkiye ortalaması ise yüzde 2.7. Hamdolsun diğer ülkelerle kıyasladığımızda Türkiye nispeten iyi. Belki de kötünün iyisi desek daha doğru olacak. Türkiye’de doğrudan madde bağlantılı ölüm sayısı 232, dolaylı madde bağlantılı ölüm sayısı 416.” şeklinde konuştu.
UYUŞTURUCUYA SAĞLIK AÇISINDAN YAKLAŞIYORUZ
Uyuşturucu ile mücadeleye önceden güvenlik açısından yaklaşıldığını kaydeden Kök, artık bundan sonra mücadeleye sağlık açısından “Güvenlik boyutundan ziyade artık sağlık boyutuyla ele alıyoruz. Bundan dolayı d abu işin sekreteryası merkezde Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülmekte, koordinasyon Sağlık Bakanlığında, illerde de Halk Sağlığı Müdürlükleri yürütecek. Dikkat ettiyseniz bundan sonra işin sağlık boyutunu ön plana çıkarıyoruz” dedi.
Başbakan Yardımcısı Danışmanı ve Uyuşturucu ile Mücadele Kurulu Üyesi Mülkiye Başmüfettişi Hüseyin Kök’ün konuşmasının ardından Manisa Valisi Erdoğan Bektaş, kendisine teşekkür belgesi ve çiçek takdim ederek teşekkür etti.
Yapılan konuşmaların ardından sempozyumun ilk paneli olan ‘Madde Bağımlılığına Çok Boyutlu Yaklaşım’ gerçekleştirildi. Oturum Başkanlığını CBÜ Tıp Fakültesi Psikiyatri Bölümünde Prof. Dr. Artuner Deveci yaparken, panelde Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Coşkunal ‘Madde Bağımlığına Genel Bakış’, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zeki Yüncü ‘Çocuk ve Gençlerde Madde Bağımlılığı’, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ender Altıntoprak, ‘Riskli Gruplarda Madde Bağımlılığı’ ve Bakırköy Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi Klinik Şefi Doç. Dr. Cüneyt Evren tarafından ‘Sentetik Kannabinoidler’ konularında katılımcılara bilgilendirmede bulunuldu.
Sempozyumun diğer oturumlarında ise, ‘Madde Bağımlılığına Yaklaşım ve Tedavi Yöntemleri’, ‘Madde Bağımlılığını Önleme Yöntemlerinde Kurumların Yeri’ ve ‘Madde Bağımlılığında Rehabilitasyon’ konuları ele alındı.
Uyuşturucuyla mücadelenin tüm boyutları açısından yeniden ele alınması amacıyla Manisa Halk Sağlığı Müdürlüğü, Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı ve Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi işbirliği ile Manisa Celal Bayar Üniversitesi Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde ‘Her Yönüyle Madde Bağımlılığı’ sempozyumu gerçekleştirildi. 4 panel şeklinde gerçekleştirilen sempozyuma Manisa Valisi Erdoğan Bektaş, Başbakan Yardımcısı Danışmanı ve Uyuşturucu ile Mücadele Kurulu Üyesi Mülkiye Başmüfettişi Hüseyin Kök, Manisa İl Halk Sağlığı Müdürü Dr. Osman Öztürk, Manisa İl Sağlık Müdürü Dr. Metin Kaplan, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Saygı duruşunda bulunması ve İstiklal Marşının okunmasının ardından sempoyumun açılış konuşmasını Manisa İl Halk Sağlığı Müdürü Dr. Osman Öztürk yaptı. Öztürk uyuşturucu ile yapılan mücadeleler hakkında, “Uyuşturucu ile mücadele kurumlararası işbirliğini ve koordinasyonunu sağlamak, sekreteryasını yürütmek üzere merkezde Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, illerde ise İl Halk Sağlığı Müdürlüğü görevlendirilmiştir. Bu bağlamda ilimizde İl Uyuşturucu Koordinasyon Kurulu kurulmuş ve çalışmalarını yürütmektedir. Vali yardımcımız başkanlığında düzenli aralıklarla toplanmaktayız ve üniversitemizin diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, STK Temsilcileriyle çalışmalarımızı yürütüyoruz” bilgisini verdi.
Uyuşturucunun çok önemli sosyal ve ekonomik bir toplumsal sorun olduğuna dikkat çeken Öztürk, “Gerekli tedbirleri almadığımız takdirde bireylerin ve toplumun geleceğini tehdit altına almış oluruz. Burada yapmamız gereken tüm paydaşlarla ve kurumlarla işbirliği ve koordinasyon içerisinde bu mücadeleyi hep birlikte yürütmek zorundayız. Toplumun huzur ve güvenini derinden sarsan özellikle gençler arasında hızla yayılım gösteren uyuşturucu madde kullanımının önlenebilmesi, gençlerin ve bütün vatandaşlarımızın madde bağımlılığı konusunda farkındalıklarının artırılması ve bununla ilgili eğitim faaliyetlerinin ve diğer önlem ve tedbirlerin alınması gerekmektedir. Türkiye ve dünyada hızla artan uyuşturucu ve madde alımı oranları artmaktadır. Maddeye başlama yaşları ise tüyler ürpertici bir şekilde düşmektedir. Gençlerimiz bu maddeyle daha erken yaşlarda tanışmaya başlamaktadır. Kişilerin bedensel, ruhsal ve sosyal hayatını yok eden, insanı insan olmaktan çıkaran uyuşturucu maddelerle mücadele etmek, geleceğimiz olan çocuklarımızı bu maddeden korumak ancak iyi bir halk sağlığı yönetimi ile mümkün olabilecektir. Madde bağımlılığının tuzağına düşmüş olan çocuklarımız için iyi bir psikiyatrik protokol ile bu çocuklarımızı tedavi edebiliriz. Ancak bu çocukların madde bağımlılığından kurtulabileceklerini öncelikle sağlıkçılarımızın inanması gerekmektedir. Psikologlarımız, sosyologlarımız, sosyal hizmet uzmanlarımız, rehber öğretmenlerimiz, aileler, yakın arkadaş çevresi işbirliği ile bu çocuklarımızı bu bataktan kurtarabiliriz.” şeklinde konuştu.
UYUŞTURUCU İLE MÜCADELENİN BÜTÇESİ 210 MİLYON TL
Başbakan Yardımcısı Danışmanı ve Uyuşturucu ile Mücadele Kurulu Üyesi Mülkiye Başmüfettişi Hüseyin Kök ise konuşmasında uyuşturucu ile mücadelede hükümet tarafından yapılan çalışmalardan bahsetti. Sadece 2015 yılında madde bağımlılığına karşı mücadelede kullanılmak üzere 210 milyon TL bütçe ayrıldığını kaydeden Kök, bu bütçeden hiçbir kesintinin yapılmayacağını söyledi.
Kök, “Uyuşturucu bütün dünyada hem toplumsal, hem ekonomik, hem güvenlik hem de ailevi yönü olan ve biran önce çözüm üretilmesi gereken sorunların en önemlisidir. Sadece dünyada değil, Türkiye’de de aileler parçalanmakta, sadece uyuşturucu kullanan değil, onun yakın çevresi, kardeşleri, komşuları, akrabaları hemşehrileri keder ve üzüntü içerisine girebilmekte geleceğimiz tehdit altına alınmaktadır.” dedi.
TÜRKİYE KÖTÜNÜN İYİSİ
Uyuşturucu kullanımı verileri hakkında da bilgi veren Kök, “Avrupa Birliği ülkelerinde en az bir kez uyuşturucunun kullanım oranı yüzde 29.7, Romanya’da yüzde 3, Çek Cumhuriyetinde yüzde 52, Türkiye ortalaması ise yüzde 2.7. Hamdolsun diğer ülkelerle kıyasladığımızda Türkiye nispeten iyi. Belki de kötünün iyisi desek daha doğru olacak. Türkiye’de doğrudan madde bağlantılı ölüm sayısı 232, dolaylı madde bağlantılı ölüm sayısı 416.” şeklinde konuştu.
UYUŞTURUCUYA SAĞLIK AÇISINDAN YAKLAŞIYORUZ
Uyuşturucu ile mücadeleye önceden güvenlik açısından yaklaşıldığını kaydeden Kök, artık bundan sonra mücadeleye sağlık açısından “Güvenlik boyutundan ziyade artık sağlık boyutuyla ele alıyoruz. Bundan dolayı d abu işin sekreteryası merkezde Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülmekte, koordinasyon Sağlık Bakanlığında, illerde de Halk Sağlığı Müdürlükleri yürütecek. Dikkat ettiyseniz bundan sonra işin sağlık boyutunu ön plana çıkarıyoruz” dedi.
Başbakan Yardımcısı Danışmanı ve Uyuşturucu ile Mücadele Kurulu Üyesi Mülkiye Başmüfettişi Hüseyin Kök’ün konuşmasının ardından Manisa Valisi Erdoğan Bektaş, kendisine teşekkür belgesi ve çiçek takdim ederek teşekkür etti.
Yapılan konuşmaların ardından sempozyumun ilk paneli olan ‘Madde Bağımlılığına Çok Boyutlu Yaklaşım’ gerçekleştirildi. Oturum Başkanlığını CBÜ Tıp Fakültesi Psikiyatri Bölümünde Prof. Dr. Artuner Deveci yaparken, panelde Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Coşkunal ‘Madde Bağımlığına Genel Bakış’, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zeki Yüncü ‘Çocuk ve Gençlerde Madde Bağımlılığı’, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ender Altıntoprak, ‘Riskli Gruplarda Madde Bağımlılığı’ ve Bakırköy Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi Klinik Şefi Doç. Dr. Cüneyt Evren tarafından ‘Sentetik Kannabinoidler’ konularında katılımcılara bilgilendirmede bulunuldu.
Sempozyumun diğer oturumlarında ise, ‘Madde Bağımlılığına Yaklaşım ve Tedavi Yöntemleri’, ‘Madde Bağımlılığını Önleme Yöntemlerinde Kurumların Yeri’ ve ‘Madde Bağımlılığında Rehabilitasyon’ konuları ele alındı.