Güncelleme Tarihi:
İlker KILIÇASLAN/MANİSA, (DHA)- HALKLARIN Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, Manisa'da emniyetin gerçekleştirdiği terör operasyonları sonrası tutuklanan 50'den fazla HDP'linin haksız yere özgürlüklerinin engellendiğini öne sürüp, serbest bırakılmasını istedi.
HDP Manisa İl Başkanlığı öncülüğünde, Manisa İl Emniyet Müdürlüğü tarafından son sekiz aydır yürütülen terör operasyonlarında gözaltına alınan ve sevk edildiği adliyede tutuklanan partililer için adliye önünde basın açıklaması düzenlendi. HDP İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, İzmir Tutuklu Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (TAY-DER) Eşbaşkanı Avukat Seda Tanrıkulu, dernek üyeleri ile cezaevinde tutuklu bulunanların yakınları da açıklamaya katıldı.
'TUTUKLAMALAR HUKUKSUZ' AÇIKLAMASI
İlk olarak konuşan ve tutuklanan partililere dikkat çeken HDP Manisa İl Eş Başkanı Ahmet Ertaş, "HDP binalarındaki pankart ve resimlerden, soruşturma konusu dahi olmayan basın toplantılarından, sosyal medya paylaşımlarından dolayı gerekçesiz yere yaklaşık sekiz aydır hukuksuzca içeride tutulmaktadırlar. Bir an önce hukuksuzluğa son verilip, arkadaşlarımızın serbest bırakılmasını ve mağduriyetlerine son verilmesini istiyoruz" diye konuştu.
HDP İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü ise tutuklularla görüşemediklerini belirterek, "Cezaevlerine milletvekillerini girmesi haziran ayından bu zamana kadar tamamen yasaklanmıştır. Genel kanıya aykırı olarak, herhangi bir yurttaş savcılıktan izin alarak cezaevlerin de ziyaret yapabiliyor. Avukatlar cezaevlerinde müvekkilleriyle görüşebilirler. Ama milletvekillerinin görüşme talepleri Adalet Bakanlığı iznine bağlanmış durumdadır. Şimdiki Adalet Bakanı ile ara dönemdeki adalet bakanları bu hakkın vekillerce kullanılmasını engelliyor. Bu nedenle milletvekilleri cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlerinin sıkıntılarını dinlemek amacıyla bir araya gelemezler. Ancak yüz yüze görüşmesek de parti üyelerimizin ve parti üyesi bile olmayan, sadece partili yöneticilerimizi tanıdıkları için hapis olan yurttaşlarımızın durumunu yakından izlemeye devam ediyorum" diye konuştu.
'TEK SUÇLARI HDP'YE ÜYE OLMAK'
Tutuklananların tek suçlarının partiye üye olmak veya oy vermek olduğunu öne süren Kürkçü, "Kesinlikle söyleyebilirim ki burada savcıların kanaatleri sanık yaratmak yönünde, sanık imalatı, dava imalatı yönünde kullanılmaktadır. İnsanların düşüncelerinden ötürü hapiste tutulduklarına zerre kadar şüphemiz yoktur. HDP'ye oy vermek, partinin yanında durmak, onun milletvekili adayı olmak insanların suçluluğunun bir karinesi olarak ortaya konuyor" dedi Manisa'da 50'den fazla kişinin tutuklandığı belirten ve hukuk skandalı yaşandığı öne süren Kürkçü, kentte adil bir yargılamanın yapılmayacağı inancında olduğunu dile getirdi.
'BEN DE ÖRGÜTTENİM'
Bu konuşmaları için Manisa'daki savcıların hakkında fezleke düzenleyebileceğini söyleyen Kürkçü, kentteki Cumhuriyet Başsavcılığı'na seslenerek, "Yarın bizim yaptığımız bu konuşmalar ve açıklamaların raporu da kendisinin önüne ulaşacaktır. Eminim önce benimle ilgili bir fezleke düzenlemeyi düşünecektir. Sonra buradaki talepleri dinleyecektir. Hakkında herhangi bir kanıt olmaksızın, herhangi bir suçlamaya teşkil edecek belge olmaksızın bir yurttaşı cezaevinde tutmak, onu hürriyetinden alıkoymaktır. Özgürlüğünü gasp etmektir. Bunu yapan savcı mesleki olarak suç işler. Asılanda adil ve demokratik bir ülkede böyle bir savcı görevinin başında bir dakika bile kalamaz. Ama o şimdi bir milletvekilinin hapsedilmesi için TBMM başkanlığına başvuracaktır. 'Bunları söylediğine göre demek ki o da örgüttendir' diyecek. Evet ben örgüttenim ve HDP örgütüne bağlıyım" dedi.
TUTUKLAMALAR İÇİN BEDEL DEĞERLENDİRMESİ
HDP için, ülkenin barış ve özgürlükçü bir demokratik yapıya ulaşması için mücadele verdiğini, bunun da bedelsiz olmayacağını söyleyen Kürkçü, "Otoriter bir diktatörlüğün, demokratik yeni bir düzene dönüşmesi için elimizden gelen çabayı göstereceğiz. Ama bu mücadeleler bedelsiz olmuyor. Cezaevindeki arkadaşlarımızı özgürlük için verilen bir bedel olarak görebiliriz. Ama gerekmediği halde bu bedelin ödenmesine razı değiliz. Yok yere cezaevinde yatılan bir gün bile insanın ömründen çalınmış bir zaman dilimidir. Ömürden çalmak ise cinayetle eşdeğerdir. Manisa Cumhuriyet Savcılığına sesleniyoruz! Yurttaşlarımızın özgürlüğünü çalmaya son verilsin ve bir an önce serbest bırakılsın" diye konuştu.
Açıklamaların ardından grup, sessizce dağıldı.
FOTOĞRAFLI