Güncelleme Tarihi:
Nermin UÇTU/MANİSA, (DHA)- MANİSA Organize Sanayi Bölgesi'nin (MOSB) lojistik merkezi sayesinde, sanayicinin malları daha düşük maliyetle demiryoluyla Aliağa ve İzmir Limanı'na taşınıyor. Demiryolu taşımacılığı sayesinde karbon salınımında da yüzde 75'lik bir azalma sağlanarak çevre kirliliğinin önüne geçildiği belirtildi.
MOSB'de faaliyet gösteren firmaların maliyetlerini azaltmak ve işlerini kolaylaştırmak için hayata geçirilen lojistik merkez, sanayicinin yükünü dünyaya taşıyor. 2010 yılının başında faaliyete geçen lojistik merkezin müdürü Arda Erman, çalışmaları hakkında bilgi verdi. 306 bin metrekarelik alan üzerinde lojistik sektöründe demiryolu taşımacılığı ve depolama hizmeti verdiklerini dile getiren Erman, "Yaptığımız iş ve verdiğimiz hizmet anlamında OSB'ler arasında tekiz. Benzer yapılanmalar var, ama özel sektör aracılığıyla yapıyor. OSB'lerin arasında başka yok. Günde ortalama yaklaşık 300 konteyner taşıyoruz. İzmir Alsancak Limanı, Aliağa Limanı'na sevkiyatlarımız sürüyor. Bizim verdiğimiz verimli hizmetle hiçbir boş vagon gitmiyor. Yüzde 100 oranında bir verimlilikle çalışıyoruz. Kapasite kullanımını artıracağız. Aliağa Limanı'na bir demiryolu bağlantısı geliyor. TCDD tarafından yıl içinde demiryolu bağlantısının tamamlanacağı bize iletildi. Biz de kapasitemizi yüzde 50 oranında artıracağız. Doğrudan demiryolu bağlantısı olmasından dolayı en verimli taşımayı İzmir Limanı'na yapıyoruz. 2017 yılını yaklaşık 70 bin konteyner taşımasıyla tamamladık. 2018'in ilk 5 ayında yüzde 40 büyüme gerçekleştirdik. 2018'de 85 bin konteyner taşıma hedefimiz var. Buradan Türki Cumhuriyetlerine kapalı vagonlarla elektronik ve beyaz eşya ağırlıklı ihracatlar yapılıyor. Türkmenistan, Kazakistan, Kırgızistan gibi ülkelere direk olarak ihracatlar demiryolu ile yapılabiliyor" dedi.
'BU ÇEVRECİ BİR TAŞIMADIR'
Lojistik merkezin bir sosyal sorumluluk projesi olduğunu ve çevreci korumayı amaçladıklarını kaydeden Erman, "Biz karbon ayak izimizi ölçüyoruz. Bir TIR'ın, bir kamyonun yükü 1 kilometrede taşıdığı zaman gerçekleştirdiği karbon emisyonu ile bir dizel lokomotifin bir tonluk bir malı bir kilometrede taşırken yaptığı karbon salınımında demiryolu lehine yüzde 75'lik bir fark var. Bu çevreci bir taşımadır. TCDD, Manisa, İzmir, Soma ve Aliağa'ya kadar olan bu hinderlandda yatırımlarını tamamladı. Biz yüzde 100 elektrikli çalışan lokomotiflerle karbon ayak izimizi sıfırlayıp, yüzde 100 çevreci bir taşımaya geçeceğiz. Ayrıca bu bölgede çok ciddi bir TIR trafiği var. Yeni tesislerde yük artıyor. Biz günde 300 konteynerı karayolundan demiryoluna çekerek karbon emisyonunu düşürüyoruz. Çevreci bir taşıma modeli yapıyoruz ve ölümlü kazaların bir şekilde önüne geçmiş oluyoruz. Bütün yük trafiğimizi demiryoluyla taşımak istiyoruz" diye konuştu.
MALİYET AVANTAJI SAĞLIYOR
Demiryolu taşımacılığıyla ilgili sanayicide farkındalık oluştuğunu ifade eden Erman, MOSB'daki 72 firmaya ihracat ve ithalatta doğrudan hizmet verdiklerini söyledi. Erman, "MOSB'daki fabrikalarımızdan dünyanın 153 ülkesine ihracat yapılıyor, beyaz eşya ve elektronik ağırlıklı olarak. 2017 yılında 8,5 milyar dolarlık dış ticaret hacmine ulaşıldı. Demiryolu taşımacılığı sanayiciye maliyet avantajı sağlıyor. Fabrikaların içindeki depolarda ciddi bir verimlilik sağlıyoruz. Depolarımız sayesinde istedikleri zaman fabrikalara gönderebiliyoruz. Fabrikaların mamul depolarındaki gereksiz sıkışıklarına da çözüm ortağı oluyoruz. Biz, fabrika alanlarındaki yerleri boşaltarak üretim alanlarını da genişletmelerini sağlıyoruz" dedi.
Dolardaki yükselişin lojistik sektörünü henüz etkilemediğini dile getiren Arda Erman, sanayicinin elektrik fiyatlarındaki artıştan yakındığını ifade etti. Arda Erman, "Dolarda çok hızlı bir yükseliş oldu, ama nakliye kısmında bunu hissetmedik. Taşıdığımız adetlerde bir düşüş yok. Tam tersine bir artış var. Bunda taşıma yaptığımız bölgeler de etkili" diye konuştu.
FOTOĞRAFLI