Güncelleme Tarihi:
Mehmed Hakkı ÖZBAYIR- İlker KILIÇASLAN/MANİSA, (DHA) - BAŞBAKAN'ın danışmanlarından Savaş Barkçin, 200 yıldır komada olan Türkiye'nin 2000'li yıllarda çıkmaya başlamasına karşın kendini tam manasıyla bilmediğini ifade ederek, "200 yıldır gücümüzü değil, kendimizi kaybettik. Kendimizi aramıyoruz, güç arıyoruz. Kendimizi evimizde de aramıyoruz. Kaynaklarımızı da aramıyoruz. Ondan bundan öğrenmeye çalışıyoruz. Öğrenmeyince de Hollanda gibi bildiriyorlar sana. Almanya gibi bildiriyorlar" dedi.
MCBÜ tarafından Süleyman Demirel Kültür Merkezi'nde 'Gelenekten Geleceğe Türkiye ve Dünya' konulu konferans düzenlendi. Üniversite öğretim üyeleri ile öğrencilerin yer aldığı konferansa konuşmacı olarak Başbakan Binali Yıldırım'ın danışmanlarından Savaş Barkçin katıldı.
'TÜRK TOPLUMU 200 YILDIR KOMADA'
Türk toplumunun 200 yıldır komada olduğunu, 2000'li yıllardan sonra yavaş yavaş komadan çıkmaya başladığını söyleyen Barkçin, "İnsan bilinçsizlik halinden bilinçli haline çıkınca önce mekanı tanımak, sonra olayları ve sonra zamanı tanımak istiyor. Türk toplumu da 200 yıldan beri komada. 200 yıldan beri komada duruyoruz. 200 yıldan beri üniversiteler adam yetiştiriyor, insanlar çalışıyor, toplumda faaliyetler devam ediyor. Ancak bir bilinçle değil. Biz bunu sadece Türk ve Osmanlı alemine değil, tüm İslam alemine söyleyebiliriz. Bu komadan 2000'li yılların başından beri çıkmaya başladık. Ama henüz çıkmış değiliz. Biz kimiz, kendi mekanımız nedir sorularını her alanda soruyoruz" diye konuştu.
Türk toplumunu halen daha kendine özgü tarihi, kültürel ve manevi mekanlarını tam manasıyla tanımadığının altını çizen Barkçin, "Fransızların bildiği, ancak bizim hala bilmediğimiz ve komadan çıkmadığımız konu, mekan kimlik demektir. Geleneğin dışa vurumu mekanlardır. Birçok ülke kendi mekanlarının kıymetini biliyor. Ama Türkiye'de kendimizle bir kavgamız var. Mesela İstanbul'a tarihi şehir derler. Ancak İstanbul bir tarihi şehir değil. Tarihi şehir Paris, Londra, Roma gibi olur. Tamamı tarihidir. Bizim tamamı tarihi bir yerimiz yok. Kasabalarımız bile yok. İstanbul'da tarihi bir caddemiz bile yok. Bu bizim mekana olan düşmanlığımızın, kendimizle ilgili tahribimizin olduğunu gösteriyor" diye konuştu.
ORDUDAN ÖRNEKLEME YAPTI
Türk toplumunun birçok alanda olduğu gibi özellikle askeriye de kendine has kültürünü tam olarak yaşatamadığını ifade eden Barkçin, "Bizim Osmanlı zamanındaki askeri kıyafetler bile şu anda bazı ülkelerde kullanılıyor. Ayrıca Osmanlı'daki sipahi kelimesini bile kullanıyorlar. Senegal bile şu anda bunu kullanıyor. Bizim ordumuzda şu anda sipahi diye bir birlik var mı? Fransızlarda bile var olan şey bizim ordumuzda olursa caiz olur. Çünkü kendi ismimiz. Ne kadar yanlış bir şey. Bordo bereli diyoruz. Yiğitlerimizin ismi bordo bereli. Bordo ve bere kelimeleri Fransızca. Bizim hiç askeri geleneğimiz yok mu? Geleneği sağlam ve güçlü orduyuz. Ama hala kendi ismimizi kullanmıyoruz. Ama etkimiz bazı ülkelerde yaşıyor" dedi.
'HOLLANDA GİBİ BİLDİRİYORLAR SANA'
Türk toplumunun 200 yıldır kendini değerlerini, kültürünü ve kimliğini arayamadığını ifade eden Barkçin, "200 yıldır gücümüzü değil, kendimizi kaybettik. Kendimizi aramıyoruz, güç arıyoruz. Kendimizi evimizde de aramıyoruz. Kaynaklarımızı da aramıyoruz. Ondan bundan öğrenmeye çalışıyoruz. Öğrenmeyince de Hollanda gibi bildiriyorlar sana. Almanya gibi bildiriyorlar. Sen Türksün, Osmanlısın sana bildirirler. Sen unutursan hatırlatıyorlar. Demek ki onlar unutmuyor. Onların böyle bir geleneği var. Biz de en azından kendimizi bilelim ve hatırlayalım. Artık kendimize gelelim" dedi.
'TEK ŞART, KENDİMİZİ BİLMEKTİR'
Dünyanın şu anda çok kritik bir süreç içerisinde olduğunu ifade eden Barkçin, "Çok kritik bir tarihi dönemdeyiz. Büyük dünya savaşlarının arifesinden birilerini yaşıyoruz. Biz şu anda savaş halindeyiz. Savaş illaki Manisa'ya bir top düşmesi anlamına gelmez. Savaşın her zaman hazırlık zamanı vardır. Bütün güçler pozisyonları alırlar ve hazırlıklarını yaparlar. Suriye o nedenle yerel bir savaş değildir. Dünya savaşıdır. Dünya savaşının bir muharebesini yaşıyoruz. Bunu böyle görün. Rusya, Amerika orda, yakında Çin de orda olur. Türkiye'nin yüz yüze kaldığı meydan okumalardır. Türkiye bundan kuvvetli bir şekilde çıkacaktır. Şart hazırlıklı olmamız ve kendimizi bilmemizdir. Kendi kökenimize bağlanabilmemizdir. Sende köküne bağlandığın zaman içinden kuvvet çıkar" dedi.
Danışman konferansına daha sonra katılan öğrencilerle sohbet havasında gerçekleştirerek, kendisine yöneltilen sorulara cevap verdi.
FOTOĞRAFLI