Güncelleme Tarihi:
MANİSA (AA) - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, seçim barajı tarıtşmalarına ilişkin AK Parti'nin baraja ilişkin herhangi bir korkusu olmadığını belirterek, "Sen bir iken iki olsan ne olacak, üç olsan ne olacak? Tavana değecek boyumuz var hamdolsun. Geldik mi biz geliyoruz. Senin bu 8 tane partini toplasak, 10 milletvekili eder; bizim ayak boyumuzu bile geçmez" dedi.
Arınç, Manisa Fuar Merkezi’nde katıldığı AK Parti Yunusemre İlçe Başkanlığı 1. Olağan Kongresi’nde yaptığı konuşmada, seçim barajı tartışmalarına değinerek, AK Parti'nin baraj sayesinde iktidara gelen bir parti olmadığını ifade etti.
Kongreye birlikte katıldığı Orman ve Su İşleri Bakanı Eroğlu'nu işaret ederek, baraj tartışmaları nedeniyle kimi zaman aklına meclis kürsünden muhalefete, "Sizin barajları konuşmaya hakkınız yok, Türkiye'de barajdan konuşmaya bir tek kişinin hakkı var, o da Veysel Eroğlu'dur" demek geçtiğini dile getiren Arınç, şöyle konuştu:
"Veysel Eroğlu'dan başka Türkiye'de barajı konuşacak kimse yoktur. Adam eseriyle ayakta, onlar hayaliyle... 'Yüzde 1 alırım, yüzde 2 alırım'. 9,5 alsan ne olacak. Mehmet Ağar’ın Doğru Yol Partisi 9,5'da kaldı, sıfırlandı, arkadan da kapandı. Sen daha 1’lerdesin, binde 8'lerdesin. Selahettin Demirtaş, cumhurbaşkanı adayı olmuş, Manisa'dan aldığı oy oranı binde 5. Biz yüzde 47 almışız, yüzde 48 almışız. 50 defa daha büyüğüz biz, daha güçlüyüz. Sen bir iken iki olsan ne olacak, üç olsan ne olacak? Tavana değecek boyumuz var hamdolsun. Geldik mi biz geliyoruz. Senin bu 8 tane partini toplasak, 10 milletvekili eder; bizim ayak boyumuzu bile geçmez. Biz bunlardan korkmuyoruz. Bakın Demirel 1963'te geldiği zaman baraj yoktu, tek başına iktidara geldi. 69'da baraj yoktu, tek başına iktidara geldi. 'Baraj olacak (kalkacak), AK Parti bunun altında kalacak' diyen bir zavallı varsa yani 'gezi zekalı' mı bir başka şey mi söylüyorlar son zamanda, bu kesinlikle mümkün olmayacak."
-"Gübre fabrikalarından sorumlu bakan vardı"
Muhalefetin, seçimi barajının kalkmasıyla her kafadan bir sesin çıktığı bir Türkiye'yi arzu ettiğini, geçmişte Türkiye'nin bu dönemleri yaşadığını anlatan Arınç, şöyle devam etti:
"Bizden önce üç partili koalisyon vardı, onun öncesinde 6 partili koalisyon vardı. Anasol-D, Anasol-M, kuzu gibi meliyordu koalisyonlar. 38 bakanı vardı, 20'si devlet bakanıydı. Ne iş yaptığı belli değil. Her devlet bakanına bir banka vermişlerdi. 'Ziraat Bankası'ndan sorumlu devlet bakanı', 'Yapı Kredi'den sorumlu devlet bakanı'. Rahmetli (Mustafa) Taşer’in hissesine de gübre fabrikaları düşmüştü; Gübre fabrikasından sorumlu devlet bakanı. Biz 38’i 24’e düşürdük. 24'te de bütün devlet bakanlıklarını kaldırdık, üstelik bakanlıkları da birleştirdik. 'Orman ve su işleri', 'çevre ve şehircilik', 'kültür ve turizm'… Tek başına iktidara gelen parti, bakanlık sayısını artırır diye düşüneceksiniz, biz yarı yarıya indirdik. Biz AK Parti'yiz, kırmızı plaka peşinde koşan insanların partisi değiliz. Hizmet partisiyiz. 9,5 milyar lira (Manisa’ya 12 yılda yapılan yatırım miktarı)… Ben Türkiye bütçesinin 60’lı yıllarda 9 milyar olduğunu hatırlarım, 70’li 80’li yıllarda da Rahmetli (Turgut) Özal, o acıyı çekmişti. 1 milyon dolar kredi bulmak için Avrupa’da kapı kapı dolaştıklarını, kapı önünde sabahtan akşama kadar beklediklerini, sırf kapıdan gitsin diye 1 milyon verdiklerinde de Ankara'ya müjde telgrafı çektiklerini bilirim. 1 milyon dolar kredi, 9,5 milyar lira yatırım.... Biz iş yapıyoruz. IMF’in son kuruşuna kadar parasını ödeyeli 2 sene oldu. Şimdi IMF’e mecbur ve mahkum olan Türkiye gitti, 5 milyar dolar kredi, borç veren Türkiye geldi. İnşallah iyiyiz, daha iyi olacağız."
-"Manisalılar oy vermek için can atıyor ama"
Arınç, Manisalıları iyi tanıdığını, onların bir evladı olduğunu belirterek, seçimlerde Manisalılar'ın AK Parti'yi yeniden iktidara taşımak için can atığını, ancak parti teşkilatı olarak çalışmaları gerektiğini söyledi.
Parti teşkilatından "Manisalılar yapılanları görmüyor mu" diye düşünmemelerini isteyen Arınç, "İnsanların tercihlerine saygı duyacağız. Her zaman onlarla birlikte olacağız. Her zaman onların meselelerini takip edeceksin, iyi günler, kötü günler, zor zamanlar... İhtiyaçlar, talepler... Bunları dikkate alacağız. Biz iktidar partisiyiz. Onlara sırtımızı dönmeyeceğiz, telefonumuzu kapatmayacağız, kapımızı kapatmayacağız" diye konuştu.
-"Bugüne kadar Tayyip Bey'in sevgisiyle oy aldık"
Yeni yılda yapılacak seçimlerin öncekilerden farklı olduğunu ifade eden Arınç, şöyle devam etti:
"Eskiden biz çok yerde seçimleri, şuna rağmen veya buna rağmen, Tayyip Bey'in sevgisiyle ve AK Parti sevdasıyla aldık. Aradan 13 sene geçti, seçime girdiğimiz zaman 14 sene olacak ve başımızda Ahmet Davutoğlu olacak, sizler, bizler olacağız. Artık burada partinin ağırlığı ve adaylarımızın, teşkilatımızın fedakar, gayretli çalışmaları söz konusu olacak. İnşallah birbirimizi kırmadan, dökmeden el ele vererek, omuz omuza, dayanışma içerisinde olarak önümüzdeki seçimleri başarmaya mecburuz, mahkumuz.
Bu millet oyunu verecek, ben Bursa'da da bunu görüyorum, Manisa'da da bunu görüyorum. AK Parti diye çınlıyor her taraf. 'Bunlar çok şey yaptılar, bunlar güzel insanlar' diyor ama seçime giderken de onun bu düşüncesini, bu kanaatini pekiştirmemiz lazım. Parti içi kavgalarmış, çekememezliklermiş, birbirlerinin aleyhinde konuşmakmış... Hayır, öyle şeyler kesinlikle yasak. Bunların hiçbirisine izin vermemek lazım. Ele ele tutuşacağız, memleketimiz için, milletimiz için, davamız için en büyük gayretleri çalışmaları yapacağız."
Arınç, Manisa'ya yapılan yatırımlar hakkında da bilgi vererek, 560 yataklı şehir hastanesinin yaşanan sıkıntılara rağmen en kısa zamanda bitirileceğini, Şehzadeler ilçesinde Merkezefendi Devlet Hastanesi yerine 400 yataklı yeni hastanenin yapılacağını hatırlattı.
-"İftira attılar"
Manisa'da iki dönem önce atılan iftiralar nedeniyle Manisa Belediyesi'nin AK Parti'den MHP'ye geçtiğini savunan Arınç, şunları söyledi:
"Bazen taksilerin arkasında yazıyor, 'miras değil alınteri', bazısında da 'kızma çalış senin de olur' gibi şeyler. AK Parti çalışıyor kazanıyor. Bazen çalışıyor az kazanıyor ama kazanıyor. Gönüllerde, kalplerde kazanıyor. Hilesi, hurdası yok AK Parti'nin. Bak biz burada fuar merkezindeyiz. Şurada da eskiden bir Sümerbank vardı.
Biliyorsunuz (Sümerbank) yıllar sonra kapandı, özelleştirildi. Özelleştikten sonra da satıldı. Manisa'da bir ortak girişim kurdular. Başka alıcısı yoktu, girdiler aldılar. İşin ticari boyutu. Burada tartışılacak şey olur olmaz, ben karışmam. Buna biz, meseleye dışarıdan bakarız. Ama bakın o günden bu yana bunun üzerine bir çivi bile çakılmadı. Dediler ki, MHP'liler seçimi kazanırken 'yolsuzluk yapıldı'. Yolsuzluğu da güya bizim belediye başkanının üzerine yıkmaya çalıştılar. Kalpler bunu kabul etmedi. O kadar sahtekarca, o kadar büyük iftiralar atılar ki insanlar biraz etkilendi, bunun tesirinde kaldı ve biz belediyeyi kaybettik. Peki siz kazandınız ve ikinci dönem kazandınız, ne oldu buradaki yolsuzluk? Kimler mahkum oldu, bunu kimin yaptığı belli oldu mu, davalar biti mi, siz burayı ne yapacaksınız, yok... Çöp yığını haline geldi. Manisa'nın en kupon yerlerinden birisidir. Zannediyorum bir kısmına müze yapılmak üzere, bir kısmı belediyeye tahsis edilmiştir. Bir kısmı da satılmıştır. Kim aldı bir kenara ama 'yolsuzluk var' diye bas bas bağırıp kapı altından CD dağıtanlar, birilerini iftira yoluyla gözden düşürmek için yalan yoluna başvuranlar siz ne yaptınız? Bak biz burayı yapmışız, kongre yapıyoruz. Siz orada ne yaptınız, hiç utanmıyor musunuz?"
Arınç, Çevre ve Orman Bakanı Eroğlu'nun kendisine Spil Dağı'nda yapılan tesislerin işletmesini Şehzadeler Belediyesi'ne devretme müjdesi verdiğini de açıklayarak, "Şehzadeler Belediyesi de Allah'ın izniyle Manisa'nın güzel bir emaneti olan Spil'den, hem Manisa'nın hem İzmir'in hem de Türkiye'nin istifade etmesi için en güzel çalışmayı, işletmeyi yapacak. İşte işbirliği budur. 9,5 milyar lirayı Manisa'ya vermişiz, Allah'a hamdolsun" dedi.
(Bitti)