Güncelleme Tarihi:
MANİSA (AA) - Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, "Çözüm Süreci"nin bir sivil proje olduğunu belirterek, "Kendi içimizden çıkmış bir proje. Memleketimizin sorunlarını çözmek için tamamen kendi aklımızla, sizlerin aklıyla, millete danışılarak yapılmış bir proje" dedi.
Bakan İslam, AK Parti Turgutlu İlçe Başkanlığı'nın Hasan Ferdi Turgutlu Meslek Lisesi Konferans Salonu'nda düzenlenen kongresinde yaptığı konuşmada, 30 Mart'ta AK Parti'nin seçimleri kaybettiği Turgutlu'da bir kaza yaşandığını, bazen bu tür kazaların hayırlı sonuçlar çıkarabileceğini, restorasyon süreciyle birlikte 4 yıl boyunca iyi bir şekilde çalışılarak yeniden seçimleri kazanabileceklerini belirtti.
Yeni Türkiye'yi inşa sürecinin başında olduklarını, kongrelerin ardından seçim dönemine girileceğini ifade eden İslam, istikametlerinin, niyetlerinin hayırlı olduğunu, kimsenin bu kutlu yoldan kendilerini döndüremeyeceğini kaydetti.
AK Parti'nin kurulduğu günden bu yana çıtayı sürekli yükselttiğini, 12 yıldır hizmet aşkından zerre kadar bir şey kaybetmediklerini vurgulayan İslam, dünyada 3 genel seçime girip de oyunu sürekli artıran bir partinin çok nadir olduğunu, AK Parti'nin bunu başardığını dile getirerek, "Bunun sebebi elbette 100 yılda bir ancak dünyaya gelen çok büyük bir lidere sahip olmamız. Bizi bir araya getiren, partimizi kuran, bu yolu, istikameti belirleyen Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın emeği" dedi.
"AK Parti yürüyüşü büyük Türkiye'nin son asırda gerçekleştirdiği en büyük yürüyüştür" diyen Bakan İslam, 14 Ağustos 2001'de AK Parti kurulurken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Bir rüyam var" dediğini ve o rüyanın 13 yılda gerçek olduğunu, rüyanın gerçekleşmesi için çok badireler atlattıklarını anlattı.
Bu rüyanın merhum Adnan Menderes, Turgut Özal ve Necmettin Erbakan dönemlerinde de görüldüğünü ancak her defasında "yapamazsınız" dendiğini belirten İslam, "Batı dünyası satranç oyuncusudur karar verir, hamle yapar. Doğu dünyası tavla oyuncusudur, zar atar kadere razı gelir" sözünü anımsatarak şöyle konuştu:
"Bizi gördükleri nokta bu. 1950'lerde rahmetli Menderes o tavla sehpasını ayağıyla devirdi, "Biz artık satranç oyuncusuyuz" dedi. "Hayır" dediler. 10 yıl sürdü bu rüya. Arkasından 1980'ler, rahmetli Özal aynı şeyi yaptı. 'Biz artık satranç oynayacağız, Ortadoğu'yu, Balkanları biz düzenleriz, kendi hakkımızdaki kararları biz veririz' dedi. 'Hayır, veremezsiniz' dediler. Arkasından rahmetli Erbakan. Söylenen her sözün arkasından fitne çıkararak onu da yine vaktinden evvel alaşağı ettiler ve o rüya orada bitti.
O sırada Sayın Recep Tayyip Erdoğan genç bir adam, siyaset yolunda süratle ilerliyor. Bunlar fark etti ve yolunu orada kesmek istediler. Bir sürü oyun. Sonunda 'Muhtar bile olamaz' dediler. Ama bu millet dedi ki bu oyunu yazanlara, 'El mi yaman, bey mi yaman. Sen muhtar olamayacağını söylüyorsun ben onu cumhurbaşkanı yapacağım' dedi. Bugün kimin yaman olduğunu gördük. Son satranç masasına oturuş tarihimiz 2002'dir. Sayın Erdoğan 'muhtar bile olamaz' denildikten sonra tekrar tavla tezgahını devirdi ve 'Hayır, biz artık milletimizle beraber satranç oyuncusuyuz. Ortadoğuda, Balkanlarda, bütün dünyada biz varız. Dünya 5'den büyüktür' dedi."
- "Her biri ayaklanma provasıydı"
Türkiye'de 30 yıl akan kanın durmasını sağladıklarını, artık her akşam evlere şehit cenazesinin gelmediğini dile getiren İslam, burada da bir takım provakatörlerin, kışkırtıcıların devreye girdiğini belirtti.
Türkiye'nin büyümeye başladığı, ilerlemeye başladığı zamanlar çeşitli oyunların oynandığını ifade eden İslam, "Gezi olayları 12 ağaç için mi olmuştu sadece. Gezi olaylarının başlangıcı olan 12 ağacı hatırlayan var mı bugün Türkiye'de. Yok. Arkasından 17 Aralık, 25 Aralık, geçenlerde yaşadığımız 6-7 Ekim hadiseleri. Bunların hangisi masum isteklerden meydana gelmiş göstersinler Allah aşkına. Bugün biliyoruz ki her biri bir ayaklanma provasıydı. Hedef, dış borcundan kurtulmuş, cari açığını kapatmış, dünyanın en büyük 16 ülkesi arasına girmiş, Avrupa'nın ekonomik büyümede birinci ülkesi olmuş Türkiye'yi ayaklarından tutup geriye çekmek" diye konuştu.
Yengeç sepetini anlatan Bakan İslam, bu sepete giren bir yengecin tam dışarıya çıkacakken içerideki başka bir yengeç tarafından aşağıya çekildiğini anlatarak, "Asla biri diğerinin dışarı çıkmasına izin vermez. Türkiye için planladıkları da bu. Burayı bir yengeç sepetine döndürmek istiyorlar. Ne zaman tırmansak, yukarıya çıksak, ne zaman o eşiği atlamaya yüz tutsak aşağıdan çekiliyoruz. Şimdi de işte biliyorsunuz başımızda köşegen, üçgen, dörtgen, paralel çeşitli belalar var. Aktörler değişiyor, senarist hiç değişmiyor. Senaryoyu yazan hep aynı akıl" ifadelerini kullandı.
Bakan İslam, müslümanın aynı delikten iki defa ısırılamayacağını söyledi.
- Güvenlik Yasası
Şu anda en önemli gördükleri hususun iç güvenlik meselesi olduğunu ifade eden Bakan İslam, şöyle devam etti:
"Çözüm süreci sivil bir proje. Kendi içimizden çıkmış bir proje. Memleketimizin sorunlarını çözmek üzere tamamen kendi aklımızla, sizlerin aklıyla, millete danışılarak yapılmış bir proje. Bir iç güvenlik problemi icat olundu. Şimdi derhal bu iç güvenlik sorununu ortadan kaldırmamız gerekiyor. Daha akıllı olmamız gerekiyor dediğim nokta bu. Problemi gördüğümüz anda o problem genele hakim olmadan derhal çözüm bulmamız gerekiyor. Hükümet olarak bunu yapıyoruz.
Bundan sonra hiç kimse yüzünü gözünü kapatarak meydanlara inemez, hiç kimse kimliğini gizleyerek bir ortak çalışma yapamaz. Bütün gösteriler, demokratik hak savunmaları, sivil toplantılar serbesttir, sonuna kadar serbesttir. Yeter ki kim olduğunuzu belli edin, silahsız gelin, sözünüzle konuşun, aklınızı çalıştırın. Kaba güce başvurduğunuz andan itibaren devleti karşınızda göreceksiniz. Molotofkokteylini sağa sola fırlatamayacaksınız. Molotofkokteyli bir terör aracıdır şu andan itibaren hazırladığımız kanunlardan itibaren ve bir silah olarak değerlendirilecektir. İnsanlarımızın ticaret güvenliğini, kamu güvenliğini sağlayabilmek için de pekçok maddeleri var yeni hazırladığımız kanunun. Hayatı kolaylaştırıcı maddeleri var. İsim soyisim değişiklikleri. Bazen hiç hoşlanmadığınız isimlerle gezmek zorunda kalabiliyoruz. Onların değiştirilebilmesi için, pasaport, nüfus kağıdı alabilmek içni kuyruklarda bekliyoruz bütün bunların sona erdirilebilmesiyle alakalı toplu bir güvenlik yasası önümüzdeki aylarda meclise gelecek. Onun dışında yasa çalışmalarımız devam edecek. Memleketimizin ihtiyacı ne ise onu yapmaya devam edeceğiz. Sosyal hizmetlerimiz, yardımlarımız artarak devam edecek."
AK Parti Turgutlu İlçe Başkanı Mürşit Gedizli, konuşmasının ardından Bakan İslam'a hediye verdi.