Güncelleme Tarihi:
Mikail PELİT/MALATYA, (DHA) - SOSYALİST Enternasyonal Başkan Yardımcısı Umut Oran, bugün Malatya’ya gelerek Cumhuriyet Halk Partisi’nin yürüttüğü 'hayır' kampanyasına destek verdi.
CHP Malatya İl Başkanı Enver Kiraz ile birlikte Doğanşehir ve Akçadağ ilçelerini gezen Umut Oran, Malatya Esnaf ve Sanatlarlar Odası'nı ziyaret ederek Başkan Ali Evren’i ziyaret etti. Burada basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Umut Oran, “15 Temmuz’da Türkiye büyük bir darbe girişimi yaşadı. Bunun sebebi nedir ? Ta 2010’daki referanduma kadar uzanıyor. O zaman da uyardık, 'yapmayın yargıyı bağımlı hale getirmeyin yoksa tuz da kokacak' dedik, uyardık dinletemedik iktidara. O zaman evet diyenlerin vicdanına sesleniyorum, gelin bu kez hayır deyin, aynı hatayı tekrarlamayın” diye konuştu.
Eski bir işadamı olduğunu anımsatan Umut Oran, 30 yıldır bu ülkeye vergi ödemiş birisi olarak bir şeyler söylemek istediğini kaydetti. Oran, geçmişte Anadolu’ya gittiğinde parti ayrımı yapılmaksızın siyasetçilerin bir araya gelerek o bölgenin nasıl kalkınacağın tartıştığını, sonuç da alındığını, GAP’ta dahi bu yolun izlendiğini anımsattı. “Atatürk’ün her fabrika bir kaledir” sözünü anımsatan Umut Oran, “Ne oldu da bugün bu noktaya geldi ülke?” diye sordu. Siyasetle ticaretin bir arada olamayacağını düşündüğü için ticaretten ayrıldığın artık tamamıyla siyasetin içinde Türkiye’yi nasıl ileri götüreceğini insanların tamamının nasıl mutlu ve kalkınmış olabileceğine çalıştıklarını söyledi.
SOMALİ'DE TARIM ARAZİSİ KİRALADILAR
Ülkede tarımı bitirtip gittiklerini ve Somali’de tarım arazisi kiraladıklarını söyleyen Oran, sözlerine şöyle devam etti:
“Böyle bir şey kabul edilebilir mi, Türkiye nasıl bu hale getirilebilir. Türkiye tarım arazilerinin üçte birini artık ekip dikemiyor, çiftçinin borcu nedeniyle ya banka bu arazilere el koymuş ya da çiftçi mazot tohum ilaç alamıyor. 4 milyon Somalili Türkiye’de misafir ediliyor, dünyada en yüksek sayıda Türkiye’de bulunuyorlar. Ülkemizin eti ne butu nedir, bunun sonu nereye varacak? Geçen hafta Bursa’daydım bir doktor yanıma geldi söyledi geçen hafta 24 yaşında Suriyeli bir kadının doğumunu yaptırmış 8'inc çocuğu dünyaya gelmiş. Bu ülkenin sonu nereye varacak?”
ESNAF KARA LİSTEDEN ÇIKAMIYOR
Bütün esnafın kara listeye girip battığını esnafın kredi istediğini ve bir türlü kara listelerden çıkamadığına değinen Oran, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz bunları konuşacağımız yere gelmişiz evet mi hayır mı dayatılan bir konuyu görüşüyoruz. Vatandaşımızı koruyup sorunlarını çözmemiz gerekirken, iktidarın dayattığı bir konuyu konuşuyoruz. Antalya kan ağlıyor turizmciler rezervasyon iptalleri nedeniyle inanılmaz kötü günler yaşıyorlar. Ama birileri Ey Almanya ey Hollanda diyor. Bu sorunlar bu şekilde çözülmez. Turizmde bir önceki yıla göre 2016’de yüzde 25 turist sayısı kaybı var, gelirde ise yüzde 30 düşüş var. Rusya ile zaten düzelmedi ilişkiler. Bu durumda turizmci 2017’yi bırakın 2018’i bile karamsar görüyor. Türkiye’nin her yanı yangın yeri gibi cayır cayır yanıyor” dedi.
GELİŞMİŞ 20’NİN 18’İNDE PARLAMENTER SİSTEM VAR
Oran, diğer ülkelerdeki başkanlık sisteminin nasıl sürdüğüne değinirek, "Bu ortamda biz de dedik ki kişileri tartışmayalım ülkenin geleceğini konuşalım. Gelişmiş ilk 20 ülkenin 18’inde parlamenter sistem var tek başkanlık örneği ABD’de ama orada da sistemin nasıl işlediğin gördünüz. Trump geldi, astı kesti ama hukuk durdu 'yapamazsın' dedi. Öbürü de yarı başkanlık olan Fransa ki orası da demokrasinin beşiği. Bizim cumhuriyetçi parlamenter sistemimiz Atatürk’ün işaret ettiği muasır medeniyet çizgisidir, eksiklikleri olsa da buradan gitmemiz gerekiyor. En kötü durumdaki 20 ülkenin ise 19’u başkanlıkla yönetiliyor ve buralarda iç savaş var bölünme var. Allah bana akıl fikir vermiş yolumuz hangisi olmalı? Yönetim sistemimizdeki eksiklikleri gideriz düzeltiriz ama başkanlık olmaz, bizi geri götürür" dedi.
YÜZDE 10 SEÇİM BARAJI OLMAZ
Yüzde 10 seçim barajının olmadığını vurgulayan CHP’li Umut Oran, şu ifadelere yer verdi:
"2002’de oyların yüzde 44’ü baraj nedeniyle çöpe gitti. Şimdi de kalkmış iki parti olsun daha iyi diyorlar. Hayır doğru değil. Çoğulcu demokrasi daha iyidir. İstikrar yok diyorlar şimdi. Ben iktisatçıyım, geçmişte 11 hükümetle çalıştım, masanın her tarafında bulundum. Geçmiş cumhuriyet hükümetlerine bakınca büyüme, işsizlik, enflasyon her rakam geçmişten iyi değil. 15 yıldır tek parti var durum iyi değil, istikrar sürsün Türkiye büyüsün diyorlar ama böyle değil gerçekler. OHAL’de seçim süreci olmaz, burada referandumunu konuşmamamız gerekiyordu. Emeklilerin sorunu esnafın sorunu gençlerin işsizliği bunlar nerede? 18 maddenin hiçbirinde bunlar yok. Bütün yetkiyi tek kişiye veriyor. 80 milyonun her yetkisini bir kişiye veriyor. Bugün o kişiye güvenebilirsiniz ama o kişinin başına bir şey gelirse kim gelecek yerine? O kişi isterse yerine eşini getirebiliyor, ki Azerbaycan’da örneğini yaşadık, çocuğunu getirebilenler dahi var. Anayasa mahkemesinin 15 üyesinin 12’sini atayacak, e bu kişiler bir durum olursa onu yargılayabilir mi? Başbakan yok o makamı yok ediyorlar. TBMM’nin içini, yetkisini boşaltıyorlar. Rejim değişiyor, rejim değişikliği dediğiniz zaman akan sular duruyor. 15 yıldır birçok şeyde beni yanılttılar, aldattılar dedin. E şimdi ortalık cayır cayır yanarken yangına körükle gidip toplumu ayırmanın hayırcıları darbece hain olarak nitelemek kabul edemiyorum, üzülüyorum. Daha iyi bir Türkiye mümkün, herkesin mutlu olduğu Türkiye’yi birlikte yaratacağız. İnşallah 16 Nisan'ı, cumhuriyetimizi koruyarak daha da yükselterek geçireceğiz. Ama hemen ertesi gün oturup parlamenter sistemi nasıl daha iyi çalıştırabiliriz oturup ona çalışmamız lazım. Çalışıyorum Anadolu’ya karış karış geziyorum gittiğim yerleri gördükçe de umut oranım artıyor."
FOTOĞRAFLI