CHP’li Ağbaba’dan AK Parti'ye çağrı: Telefonlarımızı verelim ByLock kontrol edilsin

Güncelleme Tarihi:

CHP’li Ağbaba’dan AK Partiye çağrı: Telefonlarımızı verelim ByLock kontrol edilsin
Oluşturulma Tarihi: Haziran 10, 2017 15:31

CHP’li Ağbaba’dan AK Parti'ye çağrı: Telefonlarımızı verelim ByLock kontrol edilsin

Haberin Devamı

Mikail PELİT/MALATYA, (DHA)- CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, AK Parti Grubu'na seslenirken, "Verelim telefonlarımızı. 'ByLock' var mı yok mu diye kontrol edilsin" derken “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın damadı Ömer Faruk Kavurmacı ‘uyku apnesi’ nedeniyle tahliye edilmesini eleştirdi.
Battalgazi Meclisi salonunda CHP Malatya İl Örgütü tararından düzenlenen Genişletilmiş İl Divan Kurulu toplantısına CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Arguvan Belediye Başkanı Mehmet Kızıldaş, Hekimhan Belediye Başkanı Aliseydi Millioğulları, CHP İl Başkanı Enver Kiraz ile il yönetim kurulu üyeleri katıldı. Meclis salonunda düzenlenen Divan Kurulu toplantısında konuşan CHP’li Ağbaba, kısa süre önce TBMM'ye uluslararası ilişkilerle ilgili bir kanunun geldiğini ifade ederken, "Kanun, AKP’nin oylarıyla jet hızıyla onaylandı ve yürürlüğe girdi. Bu kanun, Katar’a Türk askerini göndermeyle ilgili bir uluslararası anlaşmaydı" dedi.
"TÜRKİYE ORTADOĞU ÜLKESİ GİBİ GÖZÜKMEKTEDİR"
Hükümetin en başından itibaren beri hükümetin en başarısız olduğu konu dış politikanın olduğuna değinen Ağbaba, şunları söyledi:
"Suriye politikası çökmüştür. Türkiye eskiden bölgede sorun çözen bir ülke iken şimdi tam sorunun kaynağı gibi gözükmektedir. İzlemiş olduğu politika Türkiye eskiden dünyada Avrupa ülkesi gibi gözükürken, şimdi Ortadoğu ülkesi gibi gözükmektedir.”
"TÜRK ASKERİ, SUBAYININ KANI BU KADAR UCUZ MU?"
Gencecik Türk askerlerinin Katar’da görev yaptığına değinen Ağbaba, Türk askerleri, güvenlik görevlilerinin Türkiye’de şehit olduklarını ayrıca Katar’a 'Paralı asker' olarak gönderildiklerini savunurken, "Katar’daki şeyhleri, petrol zenginlerini korumaya Anadolu’nun fakir fukara çocuklarını gönderiyorlar. Türk askeri, subayının kanı bu kadar ucuz mu? Maalesef oylarıyla geçirdiler. Biz ne Katar’ın, ne Suudi Arabistan’ın yanındayız. Biz, bir Türk askerinin kanını, canını ne Suudi Arabistan’a,ne de Katar’a feda ederiz. İkisinin de canı cehenneme” diye konuştu.
"AKP’DE OLMAMASI MÜMKÜN MÜ?"
Ağbaba, 15 Temmuz’dan sonra Olağanüstü Hal ile (OHAL) birlikte Türkiye’de hukukun askıya alındığını savunurken konuşmasını şöyle sürdürdü:
"OHAL, Türkiye’de önce FETÖ’yle mücadeleyle ilgili başladı ardından epilasyon aletine, kış lastiğine döndü. Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı ‘artık her isteyen kafasına göre grev yapamayacak’ diyor. 15 Temmuz’dan sonra OHAL’le birlikte ilgili ilgisiz 150 bine yakın insan gözaltına alındı. Meclis'te Başbakan Binali Yıldırım’ın, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve bütün bakanların huzurunda gözlerinin içine bakarak söyledim; 'Bu FETÖ popçuda, topçuda, baklavacıda, börekçide var. Allah aşkına AKP’de olmaması mümkün mü?' AKP Grubuna çağrı yapıyorum, verelim telefonlarımızı Bylock var mı, yok mu kontrol edilsin. Bizim korkumuz yok. Gazeteci, ’12 vali Bylock kullanıyor’ diyor. İşlem yapılıyor mu, yapılmıyor."
Ağbaba, konuşmasında herkesimden tutuklananlar olduğunu, AK Parti tabanını da rahatsız eden birkaç durum bulunduğunu ileri sürerken, şunları ekledi:
"73 yaşında, kulağı duymayan Şahin Alpay cezaevinde, damatlar dışarıda. Damatlar cumhuriyeti. Bundan sonra FETÖ’yle mücadele konusunda korunmanın en iyi yönü AK Partililer'e damat olmak. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın damadı Ömer Faruk Kavurmacı ‘uyku apnesi’ nedeniyle tahliye ediliyor. Yüzünde ölüm hissettiğim mahkumlar, kanser hastaları cezaevinde yatıyor. Ergenekon’da, Balyoz’da Kuddusi Okkır’ın cenazesi çıkarıldı. Erol Manisalı kanser olunca çıktı. Eski Bursa Rektörü kanser olduktan sonra çıktı. Fatih Hilmioğlu, Mehmet Haberal. Şimdi ‘İUyku apnesi’ var diye damatlar tahliye ediliyor. Siyasette hala FETÖ’yle ilgili bir adım atılmış değil. FETÖ gitti başka cemaatler devlette yer almaya başladı. Bülent Arınç’ın damadı da tahliye edildi. Gerekçesi ‘sabit ikametgahı’ varmış. Cezaevindeki Kadri Gürsel’in, Murat Sabuncu’nun, Musa Kart’ın ikametgahı yok mu, çadırda mı yaşıyorlar, göçebeler mi?”

FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!