IHA
Oluşturulma Tarihi: Eylül 18, 2015 15:28
AGD İSARAİLİ KINDADI
Anadolu Gençlik Derneği Malatya Şubesi, İsrail’in Mescid-i Aksa’ya yönelik yaptığı saldırılara tepki gösterdi. Malatya AGD yöneticisi Abdulkadir Karaduman, terör devleti İsrail’in amacının Mescid-i Aksa’nın hukuki statüsünü değiştirmek olduğunu söyledi.
Soykan meydanı’nda basın açıklaması yapan Karaduman, “Terör devleti İsraillin müslümanlara yönelik saldırı ve kışkırtmalarına sistemli bir şekilde devam ediyor. Yahudi takviminde yılbaşı kabul edilen Roş Aşana bahanesiyle, beş gündür Mescid-i Aksa’ ya yönelik yapılan işgal ve saldırılar, Filistin topraklarını müslümanlardan arındırma politikalarının bir parçasıdır. Siyonist İsrail, her zaman olduğu gibi uluslararası anlaşmaları hiçe saymaktadır. Mescid-i Aksa bir İslam mabedidir. Buna rağmen terör devleti İsrail, Mescid-i Aksa’yı belirli zamanlarda yahudilere tahsis etmek istemektedir. Mescid-i Aksa’ya müslümanların girmesini silah zoruyla engelleyerek, yine silahlı unsurların eşliğinde yahudilerin Mescid-i Aksa’ya sokulması, Mescid-i Aksa’yı müslümanların elinden almaya yönelik bir politikanın adım adım işletilmesidir. Bir mabede girişin silah zoruyla yasaklanması, yine bir mabede o mabedin varlık sebebine düşman sapkın Siyonizm inancının mensuplarının silah zoruyla sokulması küstahça bir davranıştır” dedi.
Terör devleti İsrail’in amacının Mescid-i Aksa’nın hukuki statüsünü değiştirmek olduğunu söyleyen Karaduman sözlerini şöyle sürdürdü:
“Terörist İsrail’in amacı müslümanları bölmektir. Terör devletinin Başbakan’ı Neteyahu’nun “Mescid-i Aksa’nın hukuki statüsüne saygılıyız” sözleri Siyonist katillerin tüm dünyanın gözlerine bakarak yalan konuşabilme yeteneğinin bir parçasıdır. İlk günden beri İslam coğrafyasına bir hançer gibi saplanmış olan İsrail, bilindiği üzere 1967 yılında da içerisinde Mescid-i Aksa’nın da bulunduğu Doğu Kudüs’ü işgal etmiştir. Yine aynı tarihte uluslararası hukuku hiçe sayarak Doğu ve Batı tüm Kudüs’ü birleşik ve ebedi başkent ilan etmiştir. Filistin topraklarını müslümanlardan arındırmayı bir devlet politikası haline getiren İsrail, Doğu Kudüs’ü ve Mescid-i Aksayı da İslam’dan koparabilmek için her türlü yola başvurmaktadır. Doğu Kudüs’te yaşayan müslümanlara şarta bağlı olarak şehirde ikamet izni vermekte, bu izni de sudan sebeplerle iptal edebilmektedir. Müslümanların Doğu Kudüs’te imar hakkını gasp eden İsrail, yine uluslararası hukuka aykırı olarak Doğu Kudüs’ü yahudi yerleşimcilere açmıştır. 1967’den bu zamana 200 binden fazla Yahudi yerleşimci Doğu Kudüs’e taşınmıştır. Müslümanların evlerine zorla el konulmuş ve bu evler yahudi yerleşimcilere verilmiştir. Doğu Kudüs’te yaşayan bir müslüman buradan yedi yıl ayrıldığında tekrar Doğu Kudüs’e dönme hakkını kaybetmektedir. Ayrıca buradaki Müslümanlar Gazze’den ya da bir başka bölgeden bir müslüman ile evlendiklerinde ailenin Doğu Kudüs’te yaşamasına izin verilmemektedir. Bütün bunlar terör devleti İsrail’in faşizan bir şekilde Filistin topraklarında tek bir müslüman bırakmamaya yönelik stratejisini bir parçasıdır.”