Kihmed Başkanı Mustafa Önsay: Alim Işık’ın Açıklamalarının Maksadını Anlayabilmiş Değilim
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 13, 2015 14:45
KİHMED BAŞKANI MUSTAFA ÖNSAY
Kütahya İmam Hatip Lisesi Mezun ve Mensupları Derneği Başkanı (KİHMED) Mustafa Önsay, MHP Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın şahsı ve derneğiyle ilgili açıklamalarına üzüldüğünü ifade etti.
Basın açıklamasında, Işık’ın konuyla alakalı 42 STK’yı yok saydığını dile getiren Önsay, "Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın hem Kihmed’i hem de şahsımı hedef alan açıklamalarını büyük bir şaşkınlıkla okudum. Bahsi geçen açıklamada imzası bulunan 42 diğer STK’yı yok saymasının, KKİHMED’i ve Mustafa Önsay’ı iftira ve karalamayla küçük düşürmeye çalışmasının sebebini merak ediyorum. Muhtemelen Kütahyalıların pek çoğu gibi bugüne kadar kendisini uzaktan tanıyor, görüşlerini paylaşmasam da tavır ve davranışlarıyla saygın bir siyasi figür olarak görüyordum. Fakat 30 mart yerel seçimlerinde belediye başkanlığını kaybettiğinden beri sergilediği davranışları yaptığı açıklamaları hayretle izliyorum.KİHMED adına 7 yıldan beri pek çok konuda basın açıklamaları yaptık, demeçler verdik, bazen konu kendisiyle ilgili olsa bile ismini vermeden, partisinin de adını geçirmeden sözümüzü söyledik. Bu tavrımız genel bir tavır olsa da kendisinin 2009 yılında düzenlediğimiz ilk pilav gününe gelip katılmış olması aramızda bir hukukun ve hakkın doğduğuna dair inanca sahip olmamıza yol açmıştı. Anlaşılan o dur ki; Alim Işık meclisin kapalı olması hasebiyle soru önergesi veremediği için boşlukta kalmış, taraf olmadığı bir hususta taraf olmak istemiş fakat yine yanlış tercihte bulunmuştur.Paralel meselesinin iki bin yıllık devlet geleneğinde nereye düştüğünü, Türk milletinin devlete kasıt hususunda hangi içgüdülere sahip olduğunu, en iyi bilmesi gereken bir partinin milletvekili olarak yer aldığı taraf, olsa olsa yine şehrimizin ancak nasipsizliği ile izah edilebilir.Gerek Milliyetçi Hareket Partisi’nin gerekse Sayın Devlet Bahçeli’nin gerekse de ülkücü camianın Pensilvanya ve onun faaliyetleri ile yıllardır sürdürdükleri tavrı ve felsefeyi, kendisine bizim hatırlatmamız yakışık almayacağı için mevzuyu sahiplerine bırakıyorum. KİHMED, 7 yıldır şehre ve insanımıza katkı yapmaya çalışan, çoğunlukla yönetim kurulundaki şahısların finanse ettiği bir STK’dır. 7 yıl boyunca devletten ve kurumlarından tırtırlı kuruş yardım görmemiştir. Başta valilik olmak üzere hiç bir devlet kurumu da hatırımızı sormaktan başka bir soru sormamış, ziyaretlerimizde çay ve kahveden başka bir şey de ikram etmemişlerdir. 7 yıldır bir şehre bir sivil toplumun kuruluşunun verebileceği maksimum katkıyı sağlamış, hatta yaz okullarında milletvekili Alim Işık’ın kızını bile öğrencisi yapmış bir STK’dan bahsediyoruz. Kihmed olarak gezi olaylarından beri gösterdiğimiz tavır için sebep arıyorsa bu tip maddi ve çıkar içeren sebeplerden çok farklı yerlere bakmasını tavsiye ediyoruz.Paralel din kurdukları için yirmi yıldır mücadele ettiğimiz nifak hareketinin, en son paralel devlet kurma istemiyle ortaya çıkan bu durumda kendileri ile sözde değil, hakikaten kim mücadele ederse her şeyimizle yanındayız ve arkasındayız. Eğer bir gün Alim Işık’ta gerçeği görür ve dinini, milletini ve devletini bunlardan kurtarmak için bir şey yaparsa hiç tereddüt etmesin, kafasını kaldırdığında yanında gördüğü yine KİHMED olacaktır.Derneğimiz ile ilgili olarak meseleye bakışımız ve duruşumuz budur. İmam Hatipler olarak Abdülhamid döneminden aldığımız dersle tavrımızı belirliyoruz. Cumhurbaşkanımızı her türlü şart ve şerait içinde desteklemeye devam edeceğiz. İsrail uşağı yetiştirilmesi meselesine gelince kimlerin neye ve kime hizmet ettiğini hala anlayamadıysa, şu Ermenistan’a kaçanlardan sonra bile hala bunları savunuyorsa, bunu izah etmek, ancak paralelin çok usta olduğu tehdit, şantaj amaçlı belge ve kasetler ile mümkün olur. Dileriz ve umarız ki böyle bir şey olmasın.Şahsımla ilgili iddiaları ise artık komediden de ötedir. Benim bir danışmanlık şirketim yoktur. Olmadığı için de kimsenin bana böyle bir ödeme yapma durumu yoktur. Aylık, yıllık gibi sorularına cevap veremiyorum. Kılavuzunu değiştirsin, kendisine yerli, yersiz bilgi verenlerden kurtulsun.Bu iddia ettiği hususlar da olabilirdi. Bir danışmanlık şirketim olabilir ve bir takım insanlar bu şirketle çalışabilirdi.Böyle bir durumda benim inandığım değerlerin dışında bir açıklama yapmam beklentisine nasıl giriyor? Bunu anlamış değilim. Sanırım Alim Işık, artık insanların sadece maddi çıkarlar için konuştuğunu ve mücadele verdiğini sanıyor. Hayır, belki kendi çevresinde yoktur ama hala bu ülkede değerlerinin, inancının, ülküsünün, milletinin kavgasını bedelsiz hatta bedel ödeyerek verenler var. Ve bizler oldukça bu dava sahipsiz kalmayacaktır.Bu tip şeyleri söylememek, söylemekten evladır. Herhangi bir suizan olmasın, bunlar bilgi eksikliği nedeniyle iddia edilmişse düzeltilsin, diye bütün bunları söyledim. Bu konuyla ilgili yeni bir açıklama yapılsa bile cevap vermeyeceğim. Ben olanı söyledim, dikkate almak artık muhatabımızın idraki ve sütüne bağlıdır" ifadelerini kullandı. (EFE)
Basın açıklamasında, Işık’ın konuyla alakalı 42 STK’yı yok saydığını dile getiren Önsay, "Kütahya Milletvekili Alim Işık’ın hem Kihmed’i hem de şahsımı hedef alan açıklamalarını büyük bir şaşkınlıkla okudum. Bahsi geçen açıklamada imzası bulunan 42 diğer STK’yı yok saymasının, KKİHMED’i ve Mustafa Önsay’ı iftira ve karalamayla küçük düşürmeye çalışmasının sebebini merak ediyorum. Muhtemelen Kütahyalıların pek çoğu gibi bugüne kadar kendisini uzaktan tanıyor, görüşlerini paylaşmasam da tavır ve davranışlarıyla saygın bir siyasi figür olarak görüyordum. Fakat 30 mart yerel seçimlerinde belediye başkanlığını kaybettiğinden beri sergilediği davranışları yaptığı açıklamaları hayretle izliyorum.KİHMED adına 7 yıldan beri pek çok konuda basın açıklamaları yaptık, demeçler verdik, bazen konu kendisiyle ilgili olsa bile ismini vermeden, partisinin de adını geçirmeden sözümüzü söyledik. Bu tavrımız genel bir tavır olsa da kendisinin 2009 yılında düzenlediğimiz ilk pilav gününe gelip katılmış olması aramızda bir hukukun ve hakkın doğduğuna dair inanca sahip olmamıza yol açmıştı. Anlaşılan o dur ki; Alim Işık meclisin kapalı olması hasebiyle soru önergesi veremediği için boşlukta kalmış, taraf olmadığı bir hususta taraf olmak istemiş fakat yine yanlış tercihte bulunmuştur.Paralel meselesinin iki bin yıllık devlet geleneğinde nereye düştüğünü, Türk milletinin devlete kasıt hususunda hangi içgüdülere sahip olduğunu, en iyi bilmesi gereken bir partinin milletvekili olarak yer aldığı taraf, olsa olsa yine şehrimizin ancak nasipsizliği ile izah edilebilir.Gerek Milliyetçi Hareket Partisi’nin gerekse Sayın Devlet Bahçeli’nin gerekse de ülkücü camianın Pensilvanya ve onun faaliyetleri ile yıllardır sürdürdükleri tavrı ve felsefeyi, kendisine bizim hatırlatmamız yakışık almayacağı için mevzuyu sahiplerine bırakıyorum. KİHMED, 7 yıldır şehre ve insanımıza katkı yapmaya çalışan, çoğunlukla yönetim kurulundaki şahısların finanse ettiği bir STK’dır. 7 yıl boyunca devletten ve kurumlarından tırtırlı kuruş yardım görmemiştir. Başta valilik olmak üzere hiç bir devlet kurumu da hatırımızı sormaktan başka bir soru sormamış, ziyaretlerimizde çay ve kahveden başka bir şey de ikram etmemişlerdir. 7 yıldır bir şehre bir sivil toplumun kuruluşunun verebileceği maksimum katkıyı sağlamış, hatta yaz okullarında milletvekili Alim Işık’ın kızını bile öğrencisi yapmış bir STK’dan bahsediyoruz. Kihmed olarak gezi olaylarından beri gösterdiğimiz tavır için sebep arıyorsa bu tip maddi ve çıkar içeren sebeplerden çok farklı yerlere bakmasını tavsiye ediyoruz.Paralel din kurdukları için yirmi yıldır mücadele ettiğimiz nifak hareketinin, en son paralel devlet kurma istemiyle ortaya çıkan bu durumda kendileri ile sözde değil, hakikaten kim mücadele ederse her şeyimizle yanındayız ve arkasındayız. Eğer bir gün Alim Işık’ta gerçeği görür ve dinini, milletini ve devletini bunlardan kurtarmak için bir şey yaparsa hiç tereddüt etmesin, kafasını kaldırdığında yanında gördüğü yine KİHMED olacaktır.Derneğimiz ile ilgili olarak meseleye bakışımız ve duruşumuz budur. İmam Hatipler olarak Abdülhamid döneminden aldığımız dersle tavrımızı belirliyoruz. Cumhurbaşkanımızı her türlü şart ve şerait içinde desteklemeye devam edeceğiz. İsrail uşağı yetiştirilmesi meselesine gelince kimlerin neye ve kime hizmet ettiğini hala anlayamadıysa, şu Ermenistan’a kaçanlardan sonra bile hala bunları savunuyorsa, bunu izah etmek, ancak paralelin çok usta olduğu tehdit, şantaj amaçlı belge ve kasetler ile mümkün olur. Dileriz ve umarız ki böyle bir şey olmasın.Şahsımla ilgili iddiaları ise artık komediden de ötedir. Benim bir danışmanlık şirketim yoktur. Olmadığı için de kimsenin bana böyle bir ödeme yapma durumu yoktur. Aylık, yıllık gibi sorularına cevap veremiyorum. Kılavuzunu değiştirsin, kendisine yerli, yersiz bilgi verenlerden kurtulsun.Bu iddia ettiği hususlar da olabilirdi. Bir danışmanlık şirketim olabilir ve bir takım insanlar bu şirketle çalışabilirdi.Böyle bir durumda benim inandığım değerlerin dışında bir açıklama yapmam beklentisine nasıl giriyor? Bunu anlamış değilim. Sanırım Alim Işık, artık insanların sadece maddi çıkarlar için konuştuğunu ve mücadele verdiğini sanıyor. Hayır, belki kendi çevresinde yoktur ama hala bu ülkede değerlerinin, inancının, ülküsünün, milletinin kavgasını bedelsiz hatta bedel ödeyerek verenler var. Ve bizler oldukça bu dava sahipsiz kalmayacaktır.Bu tip şeyleri söylememek, söylemekten evladır. Herhangi bir suizan olmasın, bunlar bilgi eksikliği nedeniyle iddia edilmişse düzeltilsin, diye bütün bunları söyledim. Bu konuyla ilgili yeni bir açıklama yapılsa bile cevap vermeyeceğim. Ben olanı söyledim, dikkate almak artık muhatabımızın idraki ve sütüne bağlıdır" ifadelerini kullandı. (EFE)