Güncelleme Tarihi:
KÜTAHYA (AA) - Emet ilçesinde, Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından birçok evin tescillenerek koruma altına alınması iddiası, ilçedeki ev sahiplerinin tepkisini çekiyor.
İddiaya göre, ilçeye yaklaşık bir yıl önce gelen ekipler, ilçenin "eski özelliklerini yansıttığı" gerekçesiyle birçok evi fotoğraflayıp koruma altına aldı. Bu durum karşında evleri tescillenen mülk sahiplerinin bazıları bu kararlara tepki gösterirken, bazıları da daha önce yol için yıkılacak evlerinin kurtulması nedeniyle memnuniyetini bildiriyor.
Emet Belediye Başkanı Mustafa Koca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yıl Emet ilçesine Anıtlar Yüksek Kurulu'ndan gelen heyetin, ilçede yaptıkları inceleme sonucu ilk etapta 65 binayı tescillediğini söyledi.
Daha sonra bu ekibin ikinci gelişin de ise yaklaşık 140 binayı daha tescillediklerini belirten Koca, "Biz, belediye olarak bu tescil ve sit alanlarına itiraz ettik. Bu itirazlarımız neticesinde, şu an 70'e yakın tescilli binamız kaldı. Belediye başkanı olarak, Anıtlar Yüksek Kurulu'na Emet'i anlattık. Orada; 'İlçe, 1922 Yunan işgali sırasında tamamen yakılmış ve taş üstünde taş kalmamış. Emet'teki binaların tamamı, 1922'den sonrasına ait olduğunu' kendilerine izah ettik. Anıtlar Yüksek Kurulu üyeleri ise aynen şu cevabı verdiler; 'Bizler, Emet'te 1922 yılından öncesine ait binalar aramıyoruz. Bizim aramış olduğumuz ve keşfetmeye çalıştığımız binalar, Emet'in eski özelliklerini yansıtan binaları tescilliyoruz" diye cümle kullandılar. Biz belediye olarak bu tescillenen bütün binalara şerh imzamızı koyduk ve itiraz edeceğimizi bildirdik."diye konuştu.
-"Biz Emet'te bu binaların tescillenmesini ve sit alanı oluşturulmasını istemiyoruz"
Koca, yaklaşık bir ay önce Anıtlar Yüksek Kurulu'ndan bir heyetin daha geldiğini ve tekrar incelemelerini yaptığını dile getirdi.
Bu incelemenin ardından şu ana kadar herhangi bir cevap gelmediğini ifade eden Koca, şöyle konuştu:
"Buradan müspet veya menfi yönde gelecek bir cevaba karşılık Emet Belediyesi olarak, çalışmalarımıza tekrar başlayacağız. Biz Emet'te bu binaların tescillenmesini ve sit alanı oluşturulmasını istemiyoruz. Aksi yönde bir karar geldiğin de bunlarında çalışmasını yaptık. İlk yapacağımız, bu tescillenen binaların sahiplerinden, mutlaka mahkemeye gitmesini isteyeceğiz. Giderler veya gitmezler bu ev sahiplerinin kendi bileceği işlerdir. Şu an hukuki süreç devam ediyor. Bu süreç bittiğinde yapacağımız çalışamalar var. Bu süre ne kadar kısa olursa o kadar iyi olur. Çünkü bazı vatandaşlarımız yeni evler yapmak istiyor, bazı vatandaşlarımız tamir yapmak istiyor. Şu an bu insanlar bir tamir yapacak olsa belediyeden ayrı izin alıyor, Anıtlar Yüksek Kurulu'ndan da ayrı bir izin alması gerekiyor. Anıtlar Yüksek Kurulu'nın imar kararları, belediyenin kararlarının üzerinde. Belediye olarak biz de vatandaşlarımız gibi bu durumdan muzdaribiz. Mahkeme bu bütün binaların tescillenmesi yönünde bir karar verdiğin de ise o aşamada hem İl Özel İdaresi hem de Kültür ve Turizm Bakanlığı devreye giriyor."
-Safranbolu modeli
Koca, ilçedeki hiçbir vatandaşlarının mağdur olmamasını istediklerini anlattı.
Ev sahiplerinin, aslında ceplerinden bir kuruş harcamadan Kültür ve Turizm Bakanlığı veya İl Özel İdaresi'nden ödenek çıkarttırarak tamirinin yapılabileceğini aktaran Koca, "Burada, bir Safranbolu benzeri evler ve caddeler oluşturulabilir. En kötü ihtimalle bunları yapamadığımızda, Emet Belediyesi olarak kat karşılığında bunları alıp, belediye olarak bunları turizme açmamız gerekiyor. Vatandaşlarımız, bu konuda hiç muzdarip olmasınlar. Gerekirse bu binaların alımında ve yapımında gerekli çalışmayı yapacağız" dedi.
ilçeye bağlı Kaynarca muhtarı Dursun Gökduman da ilçelerindeki sorunun Kütahya Anıtlar Yüksek Kurulu'ndan gelen ekiplerin, bazı evlerin rastgele fotoğraflayıp tarihi bina diye kayda geçirmesiyle başladığını iddia etti.
İlçede tarihi bina veya konak olmadığının altını çizen Gökduman da konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Halkımız bu durumdan oldukça rahatsızdır. Halkımızın bizden istedikleri ise bu sorunları devlet büyüklerimize ileterek, bir an önce çözüm bulunmasıdır. Çünkü birçok insan mağdur durumdadır, eski evlerini yaptırma güçleri yoktur, satma imkanları ise zaten ortadan kaldırılmıştır. Bundan dolayı ne bir yol çalışması, ne bir genişletme çalışması yapalbilmektedir. Ne de bir çevre düzenlemesi yapılabilmektedir. İlçede tescillenen binaları ile bunun etrafında oluşturulan sit alanları, ilçenin nerdeyse 3'te 2'sine takabül ediyor. Bu binaların hepsi zaten yarık, dökük, kırık. Kiremitleri inmiş, cam çerçevesi kalmamış evler dahi sit alanı olarak gösterilmektedir. Birçok vatandaşımızda mağdur olup bu sıkıntının giderilmesini istemektedir."
Gökduman, devlet büyüklerinden bir an önce kendilerine yardım edilmesini talep ettiklerini de sözlerine ekledi.