Güncelleme Tarihi:
'ŞEHİRLERİN BİRİNCİ SORUNU GENÇ İŞSİZLİĞİ'
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Kütahya'da partisinin il binasının açılış töreninde yaptığı konuşmada, ülkede en büyük sorunu işsizlik olduğunu söyledi. Akşener, şunları kaydetti:
"Esnaflarla sohbet ederken bir soru sordum. Kütahya'da yeni sanayi fabrikalarının açılıp açılmadığını sordum. Bana 'hayır' dedi. Açıldı mı? Var olanların da kapandığı, gelişmediği ve işçi çıkardığı ve bütün varlıkların satıldığına dair bilgi aldım. Şehirlerin birinci sorunu, birinci önceliği genç işsizliği. 16 yılda bu arkadaşlar bir konuda eşitlik sağlamışlar: Şırnak'a gidiyor soruyorsunuz genç işsizliği, Edirne'de genç işsizliği, Kütahya'da da en büyük problem genç işsizliği. Türkiye'de gençlerin işsiz güçsüz gezmesini sağlayacak bir eşitlik sağlamışlar. Emekliler, yaşlılar aç bu ülkede. Çoluk çocuğa baktıkları için, emekli maaşlarıyla çocuk okuttukları için, torun okuttukları için tam rahat edecekleri zaman ya ikinci bir iş bulmaya çalışıyorlar ya da aç geziliyor. Bunların farkındayız. Eğer ekonominizi siz sanayiye, üretmeye yönelik tanzim etmezseniz gençleriniz işsiz gezer, emekliler paralarını mecbur çoluğa çocuğa, toruna harcamak zorunda kalırlar."
İYİ Parti iktidarında her kentte fabrikaların bacalarının tüteceğini, gençlerin iş bulacağını belirten Akşener, "Yaşlıların da torun sevdiği, emeklilerin torun sevdiği bir Türkiye'yi inşallah gerçekleştireceğiz. Şimdi bütün varlıklar haraç meraç satıldı. Ne yaptınız kardeşim bunların parasını? Yeni fabrikalar mı ürettiniz? Yok. Ne yaptığınız ortaya çıktı. Şimdi bir yüzükle siyasete başlandı, çoluk çocuğunun gemicik filoları oldu" dedi.
'MAZOTUN GÜBRENİN FİYATINI İNDİR'
Konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı da eleştiren Meral Akşener şu ifadeleri kullandı:
"Buradan soruyorum: Sayın Erdoğan habire özeleştiri yapıyorsun. Peki 2009'dan beri çaldırdığın KPSS sorularının karşılığı olarak bir kısım insan kul hakkı aldı, bir kısmının da hakkı yendi. Bu hayalleri çalınan çocuklarımızla ilgili ne yapmayı düşünüyorsunuz? Bu insanlara haklarını iade etmeyi düşünüyor musunuz? Şimdi yeni bir moda var. Arkadaş ülke ülke geziyor, ulufe dağıtıyor. Somali'den, Sudan'dan, Amerika'dan, Fransa'dan et ithal ettik. Kardeşim senin paran mı bu? Vatandaşın parası. Milletin parasını saçacağına hayvancılığın gelişmesini sağla. Senin çiftçin, hayvan yetiştiricin mazotu 5 TL'den kullanıyorsa, mısır ithal ettiğin ABD çiftçisi mazotu 1.5 TL'den kullanıyorsa bu işte bir iş var. Mazotun, gübrenin fiyatını indir; sonra gör bakalım bizim çiftçimiz Türkiye'de nasıl ürün yetiştiriyor, dünyayla rekabet edilebilir hangi ürünleri yetiştiriyor kendin gör. Türkiye'de eğitimin içine tükürüldü. Benim gibilerin İzmit'in Gündoğdu köyünden yola çıkmışların, fakir köylü çocuklarının, kavruk Anadolu çocuklarının eğitim yapıp yarın bir yerde soğan başı olmasının önüne geçen her türlü tedbir alındı."
'BU KADAR ALDATILMAK GAYRI MİLLİLİKTİR'
İYİ Parti Lideri Meral Akşener, konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik eleştirilerini sürdürerek şunları söyledi:
"Gelelim yerli milli mutabakata. BOB eş başkanı oldu arkadaş. '22 ülkenin sınırı değişecek, ben BOB eş başkanıyım' dedi. Sen yerli ve millisin, bu heyet gayri milli. Sen açılım için ordunu dağıttın, Genelkurmay Başkanı'nı hapsettin, adamı 4 sene yatırdın. Çıktıktan sonra dedin ki 'Bu FETÖ'cüler bizi aldatmış'. Bu kadar aldatılmak nedir? Ya saflıktır ya da gayrı milliliktir. Biz bu arkadaşların aldatılmasından, biz bu arkadaşların kandırılmasından, biz bu arkadaşların sürekli özeleştiri yapmasından bıktık. Dün Esad kardeşim yarın Esed haini, öbürgün Barzani kardeşim sonra hain Barzani, sonra Apo üstün lider sayın Apo, sonra Apo bizi aldattı, hocaefendi ne olur gel diye ağlaya ağlaya çağır, boy boy fotoğrafları var, şimdi bu vaziyette fotoğraflar var ben oluyorum FETÖ'cü, bunlar oluyor METÖ'cü. Zaten en tepesinden en sonuna kadar 'Aman hasretinden yandı gönlüm gel hoca', sen dedin, siz dediniz, her şeyi teslim ettiniz. 'Ne istediniz de vermedik' dediniz. Beraber ıslandılar bu yolda, aynı yağmurun altında. Bakın buradan iddia ediyorum. Nasıl silahlı eğitim kamplarını söylediysem, hem İçişleri Bakanlığı hem Ankara Başsavcılığı soruşturma başlattıysa şimdi de bir şey söylüyorum: Bakınız bu UYAP meselesinde, 'UYAP'ı kaptırmışız sözü' bedava bir söz değildir. Burada UYAP'ın anlamı, mahkemeleri yapan hakimlerin kurasının çekilmesidir. Bugün bunu dile getirilmesinin anlamı şudur: Evet asıl suçlular çıkacak, bu arada suçsuz olanları da çıkartacaklar FETÖ hikayesi The End olacak."
FOTOĞRAFLI