Güncelleme Tarihi:
KONYA (AA) - SAVAŞ GÜLER - Konya'nın Çumra ilçesinde down sendromlu ve hafif zihinsel engelli iki öğrenci, öğretmenlerinin yakın ilgisi ve sevgisi sayesinde kısa sürede öğrenme güçlüğünü aşarak gelişim gösterdi.
Atatürk Ortaokulu 6. sınıf öğrencilerinden hafif zihinsel engelli Havva Nur Bayer (12) ile down sendromlu Rumeysa Avcı (12), 2 yıl öncesine kadar özel eğitim alamadıkları için öğrenme güçlüğü çekti.
Öğretmenleri Ahmet Akalın'ın (25) okula gelmesiyle hayatları değişen iki öğrenci, hem okul hayatlarında hem de sosyal yaşamlarında olumlu adımlar atmaya başladı. Sayı saymayı öğrenen, alışveriş yapabilen öğrenciler, okulda oluşturulan hobi bahçesinde çiçek ve sebze yetiştirerek, sorumluluk ve sahiplenme duygusu kazandı.
Özel eğitim öğretmeni Akalın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, göreve başladığı ilk günlerde Havva Nur ve Rumeysa'nın en önemli eksiğinin çevresindekiler ve okuldaki arkadaşları ile iletişim kuramamak olduğunu söyledi.
Engelli öğrencilerin eksiklerini gidermek için çalışma başlattığını anlatan Akalın, "Günlük hayattaki davranışlar dediğimiz selamlaşma, tokalaşma, teşekkür etme gibi davranış biçimlerini zamanla aşıladım. İlk geldiğim günlerde alt kavramlar dediğimiz renkler, günler, rakamlar, sebzeler gibi şeyleri bilmiyorlardı. Şimdi ise sayı saymayı öğrendiler. Birisi yemek yerken 'afiyet olsun' demeye başladılar" ifadelerini kullandı.
Verdikleri eğitimin sadece okul hayatlarında değil , sosyal ortamlarda da işe yaradığını vurgulayan Akalın, "Örneğin, hafif zihinsel engelli Havva Nur, alışverişi ve pazara gitmeyi çok seviyor. Alışveriş yapabilmesi için ona paraları öğrettim. Annesiyle pazara gittiği zaman, parayı onun vermesini, para üstünü de almasını söyledim. Çevresindeki insanlarla bu şekilde etkileşimini artırmasını sağladım" diye konuştu.
- Sorumluluk duygusu oluşturmak için bahçe yaptı
Akalın, Havva Nur ve Rumeysa'nın sorumluluk sahibi olmaları için okulda hobi bahçesi oluşturduklarını dile getirdi.
Akalın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Okulumuzun arka bahçesine ağaç diktik. Pratik ekilebilen bitkilerle bahçemizi genişlettik, bir de kümes yaptık. Daha sonra bahçemizi telle çevirdik. Zihinsel engellilerin hayatta sahip oldukları fazla bir şey yok. Sorumluluk duygusunu bilmiyorlar. Geçindirmek zorunda oldukları aileleri yok. Onlara verilen bir görev de yok. Bahçe yapılınca 'bizim bahçemiz', 'Burayı biz yaptık' gibi sözler söyleyerek sahiplenme duygusu oluştu. Tabii bahçeyi sahiplendikleri için de sorumluluk hissettiler.
Sabah okula geldiğimde ilk önce 'Hocam bahçeyi sulayalım', 'Marullarımız çıkmış mı', 'Lalelerimiz büyümüş mü?' diye soruyorlar."
- "Eskiden sadece izliyorlardı"
Akalın, engelli öğrencilerinin eğitim kalitesini artırmak için başka sınıflardaki derslere de katılmalarını sağladıkları bilgisini paylaştı.
Diğer sınıflardaki arkadaşlarıyla ortak etkinlikler yaptıklarına dikkati çeken Akalın, "Milli bayramlar ve törenleri eskiden sadece seyirci olarak izliyorlardı. Şimdi onlar da diğer arkadaşları gibi görev alıyor ve başarıyla yerine getiriyor. Aynı zamanda milli duygular da aşılanmış oluyor. İhtiyaçları olan eğitim verildiğinde, ilgi ve sevgi gösterildiğinde onların da engelsiz çocuklar gibi yapılan şeyleri yapabildiklerini gördüm" değerlendirmesinde bulundu.
Havva Nur Bayer ve Rumeysa Avcı da öğretmenlerini çok sevdiklerini söyledi.