Güncelleme Tarihi:
KONYA (AA) - METİN BOLAT - Karaman'ın Ermenek ilçesindeki kömür ocağında meydana gelen su baskını sonrası 18 işçinin hayatını kaybetmesiyle ilgili hazırlanan bilirkişi raporunda, çalışanların acil çıkış yollarını bildiği fakat yeterli tatbikat yapılmamasından dolayı felaket karşısında paniğe kapıldıkları bildirildi.
Bilirkişi raporunda, yeraltı kömür üretimi çalışmaları sırasında ani su patlaması olduğu, galerileri kısa zamanda dolduran su ve beraberindeki kömür, çamur, tahkimat malzemelerinin ocakta çalışanların çoğunluğunun kaçmasına fırsat vermediği belirtildi.
Kazaya sebep olan suyun eski göçükte depolanan, uzun süre bekleyerek kömürle reaksiyona giren ve kükürt oranı yükselen yeraltı rezervuar suyu olduğu ifade edilen raporda, çalışma yapılan kısımla eski imalat arasında güvenli mesafe bırakılmadığı için eski imalatlardan gelen şiddetli suyun toplu ölümlere neden olduğu dile getirildi.
- Çalışmalar plan üzerine zamanında işlenmemiş
Ruhsat sahibi ve rodövansçı firma sahiplerinin imalat haritalarıyla bunların aplikasyonunu yapmadığı ve yaptırmadığı için yönetmelik hükümlerine aykırı davrandığı vurgulanarak, "Plan üzerine yapılan çalışmalar zamanında işlenmemiştir. Özellikle eski imalat bölgelerine yaklaşıldığında yapılan çalışmalar plan üzerine daha sıklıkla konulmalıdır. Plan üzerinde ölçüm tarihleri konulmamıştır. Vinç motorunun acil durumlarda durdurulmasını sağlayacak 'acil durdurma butonu' erişim alanının dışındadır" ifadelerine yer verildi.
Basamakların yer yer bozularak kaygan hale geldiği, desandre içi tahkimatın yer yer bozulduğu, maden direklerinin dokunma sonucu düşecek hale geldiği anlatılan raporda, olabilecek yeraltı suları ve eski imalat birikme sularının öngörülmeden üretim ve hazırlık çalışmalarının yapıldığına işaret edildi.
- Sondajlar yeterli yapılsaydı büyük felaket yaşanmayacaktı"
Alınan ifadelerin tamamında uzun metrajlı sondajların yapılmadığı, sadece burgu ile en fazla 3 metrelik delikler delindiğinin belirtildiği açıklanan raporda, "25 metre ve üzeri sondajlar yapılsaydı, bu denli büyük felaket yaşanmayacaktı. Su gelirinin belirlenmesiyle önlemler de beraberinde alınacaktı" denildi.
Eski imalatlardan gelebilecek suların boşaltılması için gereken tahliye borularının uygun şekilde olmadığının görüldüğü aktarılan raporda, olası tehlikelere karşı önceden önlem alınmadığı, barajların kalınlığının olabilecek zararlara karşı kolayca açılabilecek özellikte olduğunu vurgulandı.
- İşçiler, tatbikat yetersizliğinden paniğe kapıldı
Raporda, "Yılda en az bir defa düzenli tatbikatlar yapıldığına dair bilgi ve belgeye rastlanmamıştır. Eğer bu tatbikatlar yapılmış olsaydı, çalışanlar acil durumda daha bilinçli hareket edebilirlerdi ve bu felaket meydana gelmezdi" görüşüne yer verilerek, şöyle devam edildi:
"Kaza sonrası hayatını kaybedenlerin bulunduğu konum, onların çıkışa veya daha güvenli bölgelere doğru hareket ettiğini göstermektedir. Dolayısıyla çalışanlar acil çıkış yollarını bilmelerine rağmen yeterli tatbikat yapılmamış olmasından dolayı felaket karşısında paniğe kapılmışlardır. Yapılan keşiflerde çalışanların acil durumlarda kullanması için uygun ekipmanların olmadığı görülmüştür. Jeneratörün gücü trafo gücüyle uyumlu seçilmediğinden su baskını sonrası gereken enerji ihtiyacını karşılayamadığı anlaşılmıştır. Su baskını meydana gelme ihtimaline karşı çalışır halde büyük güçlü motor pompa sistemlerinin de bulundurulmadığı anlaşılmıştır. Makine parkı bu haliyle maden ocağının ihtiyacını karşılamayacak haldedir. Keşif sırasında yapılan tespitlerde kabloların yürüme yolu üzerinde dağınık şekilde yer yer birikmiş su ve çamur içinden geçtikleri görülmüştür. Buna ek olarak yürürken denge sağlamak için kablolara tutunmak zorunda kalınmıştır."
- Su patlamaları "rutin hadiseler" olarak değerlendirildi
Maden ocağının mevcut elektrik motorlarının elektrik panoları, tesisat kabloları ve makine parkının yetersiz, yedeksiz ve acil durumlara müdahale edemeyecek şekilde olduğuna dikkat çekilerek, "Has Şekerler Firması'nın 2014 yılı imalat haritası ile daha önceki imalat haritalarının çakıştırılmadığı görülmüştür. Geçmiş yıllarda iki defa eski imalatla ilişkilendirilebilecek küçük su patlamalarıyla karşılaşılmış, ciddi bir tehlike olmadığı için bunlar kendi imkanlarıyla çözülmüştür. Bu karşılaşılan durum, üretim esnasında olabilecek 'rutin' hadiseler olarak değerlendirildiği için daimi nezaretçi defterine de yazılmamıştır" ifadelerine yer verildi.
Ermenek'te meydana gelen olayın faciaya dönüşmesinin temel teknik nedenlerinin başında detaylı, jeoloji, jeofizik ve hidrojeolojik yapılarının ortaya konmasını sağlayacak çalışmaların yeterli yetkinlikle yapılmaması olarak açıklandı.
(sürecek)