Güncelleme Tarihi:
İsmail AKKAYA- Hasan DÖNMEZ- Atilla MEMİŞ/KONYA, (DHA) - KONYA'nın Akşehir ilçesinde üretilen, halk arasında 'Napolyon' kirazı olarak bilinen Akşehir kirazı; Rusya'ya, Avrupa ülkelerine ve Irak'a ihraç ediliyor. Türkiye'nin kiraz ihracatının yüzde 24'ünü karşılayan ve dünya pazarında yarışan Akşehir kirazının kalitesinin sırrı ise Akşehir Gölü'nün mikroklima özelliğinden kaynaklandığı belirtiliyor.
Konya'nın batısında, en büyük ilçeleri arasında yer alan Akşehir'de, kiraz, vişne ve çilek başta olmak üzere meyvecilikle uğraşılıyor. Meyvecilikte ise halk arasında 'Napolyon' olarak bilinen ve 2004 yılında 'Akşehir kirazı' olarak tescillenen kiraz üretimi birinci sırada yer alıyor. Bölgede yılda üretilen yaklaşık 50 bin ton kirazın büyük bölümü ihraç edilirken, Türkiye'nin kiraz ihracatının da yüzde 24'ü karşılanıyor. Bölgede istihdam kaynağı olan kirazın kalitesinin sırrı ise Akşehir Gölü'nün mikroklima özelliği olarak açıklanıyor.
AKŞEHİR KİRAZINA COĞRAFI İŞARET TESCİLİ
Akşehir Belediye Başkanı Salih Akkaya, bu yıl kiraz üretiminin çok iyi seviyede olduğunu söyledi. Akşehir'de yılda 20 bin ton, Sultandağı bölgesinde ise toplam 50 bin ton kiraz üretimi gerçekleştirildiğini kaydeden Akkaya, ''Türkiye'de kiraz ihracatının yıllara göre yüzde 20 ile 30'u bu bölgeden karşılanmaktadır. Geçtiğimiz yıl ihracatın yüzde 24'ünü karşıladı. Bu yıl da o oranda ihracatın yapılması bekleniyor. Kirazın çapı 26 milimetre ve daha fazlası ihraç ediliyor. Onun altındakiler ise ikinci sınıf pazara gidiyor. İhracatın yüzde 40 Rusya, geri kalan kısmı Avrupa ülkeleri ve son dönemlerde Irak'a ihraç gerçekleşiyor" diye konuştu.
Akşehir kirazının diğer kirazlardanfarklı 5 özelliği nedeniyle coğrafi işaret verilerek, tescillendiğini belirten Akkaya, ''Akşehir kirazı; berraklığı, ihracata gönderebilme dayanıklılığı, tadı, renk ve görüntüsü gibi 5 ayrı faktör nedeniyle coğrafi işaret olarak tescillendi'' dedi.
20 MAHALLENİN GEÇİM KAYNAĞI
Akşehir ilçesi olarak kırsalda 34 mahallenin bulunduğunu kaydeden Başkan Akkaya, yaklaşık 20 mahallede başta kiraz olmak üzere meyve üreticiliğinin yapıldığını söyledi. Kirazın dondurulmuş ve işlenmiş olarak da ihracatının yapıldığını anlatan Akkaya, kirazın işlenmesi için bölgedeki tesislerinin az olduğuna dikkat çekti. Çevre ilçelerde sebzecilik de yapıldığını dile getiren Akkaya, yatırımcıları meyve ve sebzecilikte önemli potansiyele sahip Akşehir'e yatırım yapmaya davet etti.
'AKŞEHİR GÖLÜ, MİKROKLİMA GÖREVİ GÖRÜYOR'
Kirazın kalitesinin Akşehir Gölü sayesinde arttığını anlatan Akkaya, ''Nasreddin Hoca'mızın maya çaldığı Akşehir Gölü'nün kiraz kalitesinde çok önemli bir yeri var. Göl bizim Sultandağı eteğindeki köylerimizin kuzeyinde yer alıyor. Oradan esen kuzey rüzgarları, Sultandağı ile çarpıştığı zaman bu arada o rüzgarın git- gel yapmasından dolayı mikroklima oluşturuyor. Bu, bizim meyvelere çok önemli unsur oluşturuyor. Kirazın aroma, kalite, irilik ve berraklık etkisinde çok önemli katkı sağlıyor. O yüzden göl bizim meyveciliğin sigortası, katkı gören unsurudur" diye konuştu.
'AVRUPA'DA ÜRETİLEN KİRAZLA YARIŞIYORUZ'
Kiraz üreticisi Ziraat Mühendisi İsmet Orlu ise bu yıl Türkiye'de olduğu gibi Avrupa'da da kiraz rekoltesinin yüksek olduğunu, bu nedenle ürünü pazarlamakta zorluk çektiklerini söyledi. Kirazların en büyük boyunun Avrupa’ya, ikinci büyük boyunun Rusya'ya, diğer boylarının ise Irak'a ve Uzak Doğu ülkeleri ile fabrikalara satıldığını anlatan Orlu, şunları söyledi:
''Şu an sanayide kullanılacak kirazın alımı devam ediyor. Organik üretim yapılan kirazın kilosu 2 ila 2,5 liradan konveksiyonel üretim de 1,5 ile 2 liradan alınıyor. Napolyon kirazı da 4 ile 6 liradan alınıyor. Kirazın üreticiye maliyeti, kilo başına 80 kuruş işçi maliyeti, 20 kuruş gübreleme ve ilaç maliyeti ekleyebiliriz. Buna üreticinin 12 ay boyunca çocuğu gibi bakmasını, budaması, sulamasını eklediğimizde kilo başına 1,5 lira gibi maliyet oluşuyor. Bunun üzerini kazanırsa çok iyi; ama artık insanlar rotasını iyi seçmek zorunda. Bizim klasik bahçelerde bunu yapma şansımız yok. Yarı bodur meyveciliğe geçmek zorundayız. İşçilik ve ilaç maliyetini düşürmek zorundayız. Biz dünya ile rekabet halindeyiz. Biz artık karşı komşu Ahmet amcanın kirazından daha iyi kiraz üretmeyi değil; Almanya, İtalya, Fransa, Şili ve Arjantin'deki üreticiden daha iyi ve daha ucuz kiraz üretmenin yollarını bakacağız. Bunu yapabilirsek kirazda varız. Yapamazsak masadan kalkacağız. Başka çare yok.''
HARÇLIĞINI ÇIKARIYOR
Kiraz, bölgedeki üreticilerin ve satıcıların yanı sıra ağaçlardan toplanmasını sağlayan, günlük 50 lira yevmiye kazanan işçiler için de ekmek kapısı oluşturuyor. Üniversiteye hazırlanan ve 6'ncı sınıftan itibaren yaz döneminde kiraz topladığını anlatan Rana Akkuş (20), ''Üniversite sınavlarına hazırlanıyorum. Burada kiraz toplayıp üniversite harçlığımı kazanmaya çalışıyorum. 6'ncı sınıftan itibaren de kiraz toplayıp, para kazanarak, aileme katkı sağlayıp okul harçlığını çıkarmaya çalıştım'' dedi.
FOTOĞRAFLI