Güncelleme Tarihi:
Mehmet Kayhan YILDIZ/KONYA, (DHA) - KONYA'da Selçuk Üniversitesi bünyesinde oluşturulan Süs Taşı Eğitim ve Uygulama Atölyesi’nde, doğal taşlar; kolye, küpe, yüzük, bileklik, anahtarlık, isimlik ve tespih şeklinde işlenerek ekonomiye kazandırılıyor.
Selçuk Üniversitesi Süs Taşı Eğitim ve Uygulama Atölyesi Müdürü Doç.Dr. Fetullah Arık,
2014 yılında hazırlanan Konya Ovası Projesi (KOP) eylem planı kapsamında dağlık kırsal kesimde yaşayan insanların gelir düzeyini arttırılması amaçlı proje hazırlandığını belirtti. Doç.Dr. Arık, proje kapsamında süs taşı üretimi, eğitimi ve bununla ilgili vatandaşların gelir kazanmasının amaçlandığını belirterek, ''Öncelikle Konya’dan başlayarak dağlık kırsal kesimdeki ilçe ve köylerde atölyeler kurarak insanlara ek gelir kazandırması planlandı. Hedefimiz bölgede atölyeler kurularak yerinde üretimler yapılması ve KOP bölgesini kapsayan 8 ilde süs taşı üretimi noktasında yeni bir sektör oluşturulmasıdır’’ dedi.
ÜNİVERSİTE ATÖLYE KURULDU
Bu çalışmalar kapsamında geçen yıl mayıs ayında Selçuk Üniversitesi Kampüsü içerisinde Selçuk Üniversitesi Süs Taşı Eğitim ve Uygulama Atölyesi kurduklarını ifade eden Doç. Dr. Arık, şunları söyledi:
''Şu anda uygulama atölyesinde taş işçiliğinin bütün aşamalarını gerçekleştiriyoruz. Ayrıca proje kapsamda Taşkent İlçesi’nde bir atölye kurduk. Burada da 10-15 vatandaşımıza taş işleme ile ilgili eğitim verdik ve üretimlere başladık. Yakın zamanda Karaman’ın Ermenek İlçesi’nde süs taşı üretimi için makinelerin alımlarını gerçekleştirdik. Önümüzdeki günlerde Beyşehir, Bozkır, Doğanhisar, Ermenek, Seydişehir ve Hadim İlçeleri’nde benzer atölyeleri kuracağız.’’
Atölyede yarı değerli taşların işlemelerini yaptıklarına dikkat çeken Doç.Dr. Arık, ''Bölgede tespit edilen agat, opal, karsedon ve kuartz taşları işliyoruz. Tabi amacımız sadece Konya bölgesinin taşlarını değil yurt dışından getirdiğimiz taşları da işlemek. Ama öncelikle KOP Bölgesi’nde bulunan taşları işleyeceğiz. Şu an da atölyemizde Ege Bölgesinde yaygın bulunan dumanlı kuartzları ve genç volkanik kuşaklarda çok sık görülen obsidyenleri işliyoruz. Kolye, küpe, yüzük, bileklik, anahtarlık, isimlik ve tespih yapıyoruz. Taşı kestikten sonra taşın yüzeyinde gördüğümüz, renk ve dokuya göre ne yapabileceğimizi kararlaştırıp çalışmalarımızı yürütüyoruz’’ diye konuştu.
Doç.Dr. Arık, şu an firmalardan gelen talepler doğrultusunda üretim yaptıklarını, başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere, bazı ülkelerden de talepler aldıklarını, yakında internetten de satışa başlayacaklarını söyledi. Doç.Dr. Arık, Türkiye'de doğal taş işletmeciliğinin çok yaygın olmadığını ve kamunun desteklediği bazı projelerle bunun gerçekleştirildiğini kaydetti. Değerli taşları, gümüşle, altınla, bakırla veya bronzla birleştirerek daha özel tasarımlar ortaya çıkarmayı hedeflediklerini belirten Doç.Dr. Arık, ''Taş işçiliğinin ülke içerisinde 50 milyar dolarlık bir piyasası var. Türkiye özellikle kuyumculuk sektöründe taşı çok işleyen bir ülke. Bu piyasada bizim de belli bir payımızın olacağını düşünüyorum’’ diye konuştu.
FOTOĞRAFLI