Güncelleme Tarihi:
İsmail AKKAYA- Hasan DÖNMEZ/KONYA, (DHA)- ADALET Bakanı Bekir Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun merhum eski Başbakan Necmettin Erbakan'ın, anma törenine katılmasını eleştirdi. Bozdağ, ''28 Şubat’ın arifesindeyiz. Koşa koşa merhum Necmettin Erbakan hocamızı anma törenine gitti. Neler yaptığınız neler. Nasıl gitti de oraya. Gitmesi iyi bir şey. Vallahi de billahi de eğer Cumhurbaşkanlığı sistemi halk oylamasına gidiyor olmasaydı, Kılıçdaroğlu’nu hiçbir güç oraya götürtüp yan yana oturtamazdı'' dedi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Konya'da Sivil Toplum Kuruluşları Platformu tarafından bir otelde düzenlenen '28 Şubat ve Adalet' adlı konferansa katıldı. Bozdağ, Türkiye'de bugüne kadar yaşanan darbelere ve 28 Şubat sürecine değinerek, AK Parti hükümetine kadar hiç bir hükümetin darbeleri önleyici tedbir almadığını söyledi.
"BU DEVLETİN SİGORTASI AZİZ MİLLETİMİZDİR"
16 Nisan'da yapılacak referanduma da değinen Bakan Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun devletin sigortasının Cumhurbaşkanlığı olduğunu yönündeki açıklamasını eleştirdi. Bozdağ, şunları söyledi:
''Şimdi Sayın Kılıçdaroğlu diyor ya, 'Cumhurbaşkanlığı devletin sigortasıdır'. Devletin sigortası Cumhurbaşkanı olursa yandık. Bir kişi, devletin sigortası olursa yandık. Bu devletin sigortası kimdir biliyor musun sayın Kılıçdaroğlu, 80 milyon Türk milletidir. Eğer bir devletin sigortasını sadece bir makama, bir kişiye indirgediğinde o makam, o kişi sıkıntı gördüğünde devlette sıkıntıya düşer demektir. Bu devletin sigortası aziz milletimizdir. ''
CHP ZİHNİYETİNDE, CUMHURBAŞKANLIĞI, İKTİDAR ORTAĞI OLMA SİGORTASIDIR
CHP'ye yönelik eleştirilerini sürdüren Bozdağ, ''Cumhurbaşkanlığı, CHP zihniyetinde, CHP’nin halktan iktidar yetkisini almamış olmasına rağmen sürekli ve değişmez iktidar ortağı olmada hep sigortası olmuştur. Anayasa diyor ki, Başbakan, Cumhurbaşkanı tarafından milletvekilleri arasından atanır. Mevcut sistemde kimin Başbakan olacağı belli değil. En çok oy alan partinin vekil seçilmişse genel başkanı, başbakan olur diye anayasada yazmıyor. En az oy alan partinin milletvekili ise genel başkanı olur diye de yazmıyor. Vekil olacakmış. Nitekim Demirel, Yalım Erez’e verdi. Bir örneğini de yaşandı. Peki bakan kimden olur. Anayasa yazıyor diyor ki, Başbakan’ın teklifi, Cumhurbaşkanı’nın onayıyla bakan olarak atanır diyor. Başbakan, bakanı görevden alacak. Onu da Anayasa yazıyor. Başbakanı’nın teklifi Cumhurbaşkanı’nın onayıyla görevden alınır diyor. Bunun daha açık bir ifadeyle anlamı, Türkiye’nin bugün ki demokratik sisteminde mevcut anayasa göre Başbakan’ın istediği kişi bakan yapma yada alma yetkisi bu anayasa yok. Bu anayasa başbakana bu yetkiyi vermiyor" diye konuştu.
SANDIKTAN ÇIKANIN ANKARA'DA ORTAKLARI VAR
Milletin iradesiyle iktidar olan partinin daima Ankara'da bir ortağı olduğunu ifade eden Bozdağ, ''Siz getirirdiniz Ak Parti’yi iktidar ettiniz. Sezer, oturuyor yukarıda, Sezer’in istemediği birini biz başbakan yapabildik mi, yapamadık. Demirel ve Özal döneminde de olmadı. İşte sandıktan iktidar yetkisini alamayınca Cumhurbaşkanı nasıl olsa bizim dediğimiz şekilde birisi olacak. Onun vasıtasıyla milletin vermediği iktidara Ankara’da daima ortaklar çıkıyor. Sandıktan çıkanın Ankara’da ortakları var. Buradan iktidarı milletin iradesine göre değil, bu ortakların iradesine göre sevk eden bir anlayış bir güç sahibi oluyor. Bu anlayışı bozan Cumhurbaşkanları oldu mu? Oldu. Özal oldu. Ama ömrü vefa etmedi. Buna yol kazası olarak bakıyorlar. 7 yıl sonra Özal yok, bizim düzenimiz aynen devam edecek diyorlar. Nitekim Demirel geldi, Sezer geldi. Şimdi Tayyip beyi bir başka bir yol kazası olarak görüyorlar'' dedi.
ŞİMDİ HERKES TAYYİPÇİ
Yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümeti sisteminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan sonraki dönemin ne olacağı yönünde algı operasyonlarının yapıldığını belirten Bozdağ, şöyle konuştu:
''Şimdi herkes Tayyipçi kesildi. Yeni sistemi Tayyip Erdoğan için istiyorsanız, can kurban ama ondan sonrası diyorlar. Onlar, niçin bunu diyorlar biliyor musunuz? Tayyip Erdoğan neticede fani, bir gün oda aramızdan ayrılacak. Görevi sona erecek, kendi bırakacak veya bırakmadığı Cumhurbaşkanlığı 10 yıl. Bunlar gene dümen bizim olacak diyorlar. Halk sandıkta kime hükümeti verirse versin, biz aradan sonra yeniden düzenimizi kuracağız, yeniden milletten alamadığımız iktidarı Cumhurbaşkanlığıyla ortak olup devam edeceğiz diyorlar. Herkes el birliği ile bu yeni sisteme karşı, el birliğiyle mücadele ediyorlar. Algı oluşturmaya, milleti kandırmaya yönelik propaganda yapıyorlar.''
KILIÇDAROĞNU'NUN ERBAKAN'I ANMA TÖRENİNE KATILMASI
CHP’nin anayasa değişikliğini niçin Anayasa Mahkemesi’ne götürmediğini anlatan Bozdağ, ''Niye götürmedi, mahkemenin reddedeceğini biliyor. Halkın yanında kötü duruma düşecekti. Kötü duruma düşmeyelim diye. İkincisi de artık kararı halk verecek. Bundan sonra karar verici hakem halk. Bunu gördü, halkın gözüne şirin görünmek için neler yapmaya başladılar. Başörtülü bir hanımefendiye hakaret eden oldu, ona şiddet uyguladı birisi, hemen koşa koşa başörtülünün evine gitti. Bir başkası, AKP demeyelim bundan alınıyorlar, Ak Parti deyin, diyemiyorsanız Adalet ve Kalkınma Partisi deyin, diyorlar. 28 Şubat’ın arifesindeyiz, koşa koşa merhum Necmettin Erbakan hocamızı anma törenine gitti. Neler yaptığınız neler. Nasıl gitti de oraya. Gitmesi iyi bir şey. Vallahi de billahi de eğer Cumhurbaşkanlığı sistemi, halk oylamasına gidiyor olmasaydı Kılıçdaroğlu’nu hiçbir güç oraya götürtüp, yan yana oturtamazdı. Sistemin adı bile yetti. Artık halk karar verecek. Kendi oyu da yetmiyor, yüzde 25-26, yüzde 25'de başkasının oyuna ihtiyaç var. O yüzden kendilerini yenilemeye gittiler. Bu Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin daha şimdiden Türkiye’ye kazandırdığı önemli bir faydadır diye düşünüyorum" diye konuştu.
FOTOĞRAFLI