Güncelleme Tarihi:
'KİMSE ANDIMIZ ÜZERİNDEN HÜKÜMETE AYAR VERMEYE KALKMASIN'
AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş, Danıştay 8'inci Dairesi'nin ilkokullarda okunan 'Öğrenci Andı'nı kaldıran yönetmelik hükmünü iptal etmesine ilişkin yaptığı açıklama yaptı. Danıştay 8'inci Dairesi'nin kararının siyasetin kendi işini yapma prensibini rencide eden bir karar olduğunu ifade eden Kurtulmuş, şunları söyledi:
"Başörtüsü kararı, imam hatip liselerinin katsayı kararı, o zaman eski Türkiye'nin alışkanlıkları, bürokratik oligarşi devreye girmiş, yargıç egemenliğine dayalı yapının oluşması için birileri düğmeye basmıştı. Türkiye, bu anlamda çok mesafe katetti. AK Parti kurulduğu günden itibaren vesayetlerle mücadele eden bir siyasi parti olarak herkesin işini yapması konusunda büyük mücadele verdi. Türkiye sivil ve asker bürokrasisi, bunun içinde TSK ve yüksek yargı da dahil olmak üzere, herkes kendi işini yapacak ve herkes sorumluluğu altındaki işlerle uğraşacaktır. Siyaset yapmak siyasetin işidir, siyasetin dilini ayarlamak da siyasetin işidir. Siyasetin kendi işini yapma prensibini rencide eden bir karar olmuştur. Bu anlamda tabiri caizse bu kararıyla Yüksek Yargı, siyaseti imkansız hale getirmiştir. Siyaseti imkansız hale getirmeye hiç kimsenin hakkının olmadığını ifade etmek isterim. Türkiye'nin bir daha hiçbir şekilde eski dönemlere dönmeyeceğinin de bilinmesini isterim. Bu anlamda devam eden bir yargı süreci var. Buna itirazlar olacaktır, bunlar bir kere daha gözden geçirilecektir."
Konunun herhangi bir şekilde siyasi istismar vesilesi yapılmasını doğru bulmadığını vurgulayan Kurtulmuş, şöyle dedi:
"Bütün siyasi partilerin 'Andımız'ın içeriğiyle ilgili tartışmaya girmek yerine, alınan hükümet kararına karşı Yüksek Yargının vermiş olduğu bu kararın demokrasinin ruhunu rencide eden bir husus olduğu üzerinde odaklanmasının, demokrasi bakımından daha doğru kanaatindeyim. Bunun üzerinden kimse siyasi polemik yapmaya kalkmasın. Bu tartışmada kimse kendisine siyasi bazı mevziler kazanma gayretine düşmesin. Yine milli meseleler konusunda, herkes ortak tavır ve tarzını bir şekilde sürdürsün. Ekonominden Suriye konusuna, terörle mücadeleye kadar gerçekten zor meselelerle karşı karşıya kaldığımız bir süreçte kimse 'Andımız' üzerinden hükümete bir şekilde ayar vermeye kalkmasın."
'CUMHUR İTTİFAKI SEÇİMLERE YÖNELİK BİR İTTİFAK DEĞİLDİR'
Cumhur İttifakı için de değerlendirmelerde bulunun Numan Kurtulmuş, "MHP ile yapılan Cumhur İttifaki sadece seçimlere yönelik bir ittifak değildir. Cumhur İttifakı, Türkiye'nin milli meselelerinde ortaya konulan ortak bir iradedir. MHP'nin FETÖ'ye karşı mücadelede, terör örgütleri DEAŞ, PKK ve YPG'ye karşı mücadelede, ayrıca Türkiye'nin temel meselelerinde AK Parti hükümetine vermiş bu desteğin son derece önemli ve anlamlı olduğunu biliyoruz. Milli konularda, milli hassasiyetlerimiz noktasında müşterekliği devam etmeli. Bunu korumak da iki parti için de, bununda ötesinde Türkiye için de çok önemlidir. Yapılan müzakerelerde gerek genel başkan düzeyinde gerek gruplar halinde yaptığımız toplantılarda hep bunun altını çizdik. Yani Cumhur İttifakı'nın ruhuna sahip çıkmak Türkiye'nin milli menfaatlerine sahip çıkmaktır" dedi.
AK Parti ve MHP'nin belli konularda farklı düşünmesinin doğal olduğunu söyleyen Kurtulmuş, şöyle konuştu:
"AK Parti ve MHP programları ve stratejileri itibarıyla iki farklı partidir. Dolayısıyla iki farklı partinin belli konularda ayrı düşünmeleri de son derece doğaldır. Örneğin; af ve emeklilikte yaşa takılanlar konusunda bu durum söz konusudur. Seçim ittifakı da Cumhur İttifakı meselesinden ayrı ele aldığımız bir konudur. Cumhur İttifakı'nın ruhunu korumak ama yerel seçimlerde de bir iş birliği yapılması için samimiyetle bir gayret sarf etme noktasındayız. Bu samimiyetle her iki taraf da bu iradeyi korumaktadır. Genel seçimlerde işin kolay bir tarafı vardı. Cumhur İttifakı diye bir başlık açılmış, altında AK Parti ve MHP iki farklı parti olarak yer almıştı. yani vatandaşlarımız hangi partiye oy verirse versin iki partinin oylarının toplamı Cumhur İttifakı'nın oyları olacaktı. Dolayısıyla genel seçimde ittifak yapmanın yasal olarak daha kolay bir zemini vardı. Ne yazık ki yerel seçimde böyle bir imkanımız yok. Dolayısıyla partilerin aday çıkarma ihtimalini ve bu ihtimaller doğrultusunda nasıl bir iş birliği yapılabilir, onu konuşuyoruz. Bu durum genel seçime göre daha zor. Ancak seçim iş birliğini Cumhur İttifakı'ndan ayırt ederek konuşmanın daha doğru olduğunu düşünüyorum."
27 EKİM'DEKİ TOPLANTI
27 Ekim'de İstanbul'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında düzenlenecek toplantıda 4 ülke devlet başkanın bir araya geleceğini de hatırlatan Kurtulmuş, "Rusya Devlet Başkanı, Almanya Şansölyesi ve Fransa Cumhurbaşkanı; Cumhurbaşkanımızın ev sahipliğinde İstanbul'da yapacağı toplantının fevkalade hayati önem taşıdığını hepimiz biliyoruz, bütün dünya kamuoyu biliyor. Bu mesele Ortadoğu'daki gelişmelerle ilgili özellikle Suriye'deki gelişmelerle ilgili fikirlerin yakınlaşması ve ortak çözüm arayışları bakımından önemli bir toplantı olacak" dedi.