Güncelleme Tarihi:
Tolga YANIK- Hasan DÖNMEZ/KONYA, (DHA)- ADALET Bakanı Abdulhamit Gül, 12 Eylül askeri darbesine atıfta bulanarak, "Artık darbeye selam duran bir yargı, demokrasi ve adalet anlayışı geride kaldı" dedi. Artık darbecilerden hesap sorulduğunu belirten Gül, "15 Temmuz akşamında itibaren cuntacılardan, darbecilerden hesap soran hakim ve savcılarımızı adliye koridorlarında bu nöbeti hala tutan yargı teşkilatımızı ve mensuplarını buradan milletim adına saygıyla şükranla bir minnetle anıyorum" dedi.
Konya Bölge Adliye Mahkemesi'nin açılış törenine katılan Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, "Adalet, devletin esasıdır, temelidir. Adaletin olmadığı yerde, toplum ve coğrafyalarda iyilik değil, kötülük hükümran olur. Bugün Suriye'de göğ ekin biçilmiş gibi çocukları annelerinden ayıran işte bu kötülüktür. Akdenizi mülteci kabristanına çeviren işte bu körlüktür. Sadece Filistin'de, Myanmar'da, Somali'de müstekbirler değil, Slovenya sınırında mülteci kadına uzanan eller; vicdan, merhamet ve adalet duygularını öldüren ellerdir. Hak ve adalet ölçüsünden uzaklaşmış gelişmiş ülkelerin dünyanın dört bir yanındaki siyasi, ekonomik ve askeri saldırıları en başta kendi retoriklerini, ezberlerini bozmaktadır. Hak, adalet ve vicdan gibi değerleri çekip alınca geriye sadece siyasi bir küstahlık kalmaktadır" dedi.
DARBEYE SELAM DURAN YARGI ANLAYIŞI GERİDE KALDI
Bugün 12 Eylül askeri darbesinin 38'inci yıldönümü olduğuna da değinen Gül, "12 Eylül'ün 38’inci yıldönümünde beklentilerimizi yükselten çok neden var. 38 yıl öncesinin maalesef başarıya ulaşmış bu askeri müdahale, demokratik kurumlarımızla birlikte adliyemizi, adalet duygumuzun da üstüne karabasan gibi çökmüştü. 'Bir sağdan bir soldan' diyerek adaleti matematik hesabına dönüştüren, yargıyı da siyasi denge unsuruna dönüştüren ve yaşlarını büyüterek çocukların dar ağacına gönderildiği melun darbeyi hep beraber yaşadık. Hukukun, demokrasinin ve adaletin ayaklar altına alındığını, bir oradan bir buradan, ideolojik kamplara ayırarak, infaz edildiği, çocuklarımızın, yavrularımızın geleceğine kastedildiği darbe dönemini bu milletimiz inşallah bir daha yaşamayacaktır. Demokrasimiz, yargı teşkilatımız ve ülkemiz daha güçlüdür. Bu dönemin acılarını asla unutmadık, unutmayacağız. Bugün şunu büyük bir sevinçle ifade etmek isterim ki; o gün darbeye selam duran, yaşlarını büyüterek çocuklarımızı dar ağacına götüren darbecilere selam duran bir yargı vardı, ama 15 Temmuz'da darbecileri yargılayan bir yargımız var. Hamdolsun, bunu tüm Türkiye olarak gördük. Artık darbeye selam duran bir yargı, demokrasi ve adalet anlayışı geride kaldı. Türkiye'nin demokrasisi güçlendi. Bugün darbecilerden hesap sorulmaktadır. Adliye koridorlarında da 15 Temmuz akşamında itibaren cuntacılardan darbecilerden hesap soran hakim ve savcılarımızı adliye koridorlarında bu nöbeti hala tutan yargı teşkilatımızı ve mensuplarını buradan milletim adına saygıyla şükranla bir minnetle anıyorum ve teşekkür ediyorum" diye konuştu.
MİLLETİN YARGIYA OLAN GÜVENİ ARTTI
Milletin yargıya olan güveninin artığını da belirten Gül, "Anayasa değil, Pensilvanya’dan gelen talimata göre karar veren yargı mensuplarından Türk yargısı tasfiye edilmiştir, temizlenmiştir. yaralarını travmasını telafi etme noktasında büyük hızla ilerliyoruz. Umut ediyorum ki; önümüzdeki yıldan itibaren tüm reformlarımızı, stratejik planımızı da telafi etmeye devam edeceğiz. Vatandaşlarımızın bu konuda her geçen gün olumlu mesafe aldığımızı göreceğine inanıyorum” dedi.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ YÜZDE 70'LERE VARAN İŞ PERFORMANSI YAKALADI
Bölge Adliye Mahkemeleri'nin yüzde 70'lere varan iş performansı yakaladığını da ifade eden Gül, "100 günlük eylem planında yer bulan Sakarya ve Konya istinaflarının da açılması hedefimiz vardı. Adli yılla birlikte bu iki yerde de istinafımız açıldı. Bu yerlerde istinaf bakımından, yetkili yer bakımından Konya olacak ve böylece Antalya ve Ankara istinafları da rahat bir nefes alacak. Oradaki dosyaların gecikmesi de böylece önlenmiş olacak. Hedefimiz istinaflarla bu önemli reformu ülke geneline yine yaygınlaştırmak. Böylece istinaflarla birlikte, hem yeni bir gözün daha yargıda üç dereceli bir yargılamanın yapılması sayesinde daha güvenli bir adalet mekanizması işlemekte, yargıya güven ve adalet daha yerinde teşhis edilmektedir. Vatandaşlarımız içinde yüksek bir hukuki tatmin sağlamaktadır. Makul sürede yargılamada gerçekten çok önemli bir mesafe almaktayız. Sonuçlanan dosyalara baktığımızda, bölge adliye mahkemeleri yüzde 70'lere varan bir iş performansı yakaladığını memnuniyetle görmekteyiz. Böylece yine yargılamalarda yüksek yargıda iş yükü azalmakta, Yargıtay'a ve Danıştay'a davam gitti, ama Allah bilir ne zaman gelecek, onaylanacak, ya da bozulacak şeklindeki düşünceler artık tarihin hatıraları arasında yer almaktadır. Çünkü istinafta kesinleşmekte, çok daha güvenli bir şekilde yargılamalar sağlanmaktadır. Hem süre hızlanmakta, hem de esas itibariyle adaletli, daha doğru kararlar verilmekte" dedi.
FOTOĞRAFLI