Güncelleme Tarihi:
Uğur AYDIN/KANDIRA (Kocaeli), (DHA) - KOCAELİ'nin Kandıra ilçesinde, Abhaz ve Çerkesler 1864 yılında Kafkasya'dan sürgün edilirken ölen atalarını denize çelenk bırakıp, dualar ederek andı.
Çarlık Rusya'sı tarafından 154 yıl önce gemilere doldurularak Türkiye kıyılarına gönderilen Çerkes ve Abhazlar'ın büyük bölümünün sahile çıktığı Kocaeli'nin Kandıra ilçesine bağlı Babalı Sahili'nde anma töreni düzenlendi. Törene, Abhaz Dernekleri Federasyonu Başkanı Atanur Aksoy, Abazya'nın Türkiye Temsilcisi Vadim Haraziya'nın yanı sıra başta İstanbul, Ankara, İzmit, Sakarya, Düzce, Zonguldak, Eskişehir ve Bursa gibi illerden olmak üzere Türkiye'nin birçok bölgesinden Abhaz ve Çerkesler katıldı. Anma töreninde sürgünde ölenler için dua edilirken, kıyıya çıktıkları sahile çelenk ve karanfiller bırakıldı.
Törende konuşan Abhaz Dernekleri Federasyonu Başkanı Atanur Aksoy, "Atalarımız bundan 154 yıl önce vatanını korumak için uzun yıllar sürdürdükleri savaşı kaybetmiş ve anavatanlarından adeta koparılarak sürgüne zorlanmıştır. Kafkas Sürgünü tarihin tanıklık ettiği en dramatik olaylardan biridir. Ecdadımızın sırtı Abhazya'ya döndürülmüş, Karadeniz'in karanlık ve soğuk yüzü ise önlerine koyulmuştur. Osmanlı kıyılarına gelinceye dek gemilerdeki salgın hastalıklar, susuzluk, açlık ve tarifsiz dram karaya çıkanların gemiye bindirilenlerin yarısı kadar bile yoktu. İşte bu yüzden Karadeniz en çok bize karadır. Aziz soydaşlarım atalarımız Osmanlı kıyılarına geldiğinde bu kez önlerinde bilmedikleri bir ülke, anlamadığı bir dil vardı. Karadaki yaşam gemideki yaşamdan daha kolay değildi. Öncelikle hayatta kalabilmek için mücadele veren atalarımız benliğini yitirmeden kültürünü nesilden nesile aktarmaya çabalamış ve başarılı olmuştur. Öyle bir millet düşünün ki vatanlarından sürgün edilmiş, ellerinde tutunacakları hiçbir dal bırakılmamış, tanımadıkları bir ülkede yaşamak zorunda bırakılmış, adeta küllerinden doğması gerektiği yüzlerine haykırılmış. Tarihte çok millet vardır ki dedeleri bu kadar olumsuzluğa maruz kalmasına rağmen torunları 154 yıl sonra atalarının huzurunda toplansın ve biz buradayız bıraktığınız mirasa sahip çıkıyoruz, kültürümüzü yaşatıyoruz acılarımızı ilk günkü kadar taze ancak tarihimizle dimdik ayaktayız diye haykırsın. Çekilen acıların tarifi yok telafisi de yok. Atalarımız varlıklarını sürdürmek için büyük acılar çektiler. Belki zamanı geri alamayız, çekilen sıkıntıları azaltamayız ancak biliyorum ki yaşanılan acıların farkında olmak ve onları yad etmek ruhlarını daha fazla huzura kavuşturuyor. Yüce Allah’tan dileğim bizlere bir daha böyle acılar yaşatmasın" dedi.
Tören geleneksel Nart Ateşi'nin yakılmasıyla sona erdi.
FOTOĞRAFLI