KOÜ’de Siber Zorbalık Sempozyumu

Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) İletişim Fakültesi ve Alternatif Bilişim Derneği işbirliğinde ‘Yeni Medya Okuryazarlığı ve Siber Zorbalık Sempozyumu’ gerçekleşti.
KOÜ İletişim Fakültesi ve Alternatif Bilişim Derneği işbirliğinde Türkiye’de Temel Eğitim Gençliğinde Siber Zorbalık’ konusunda farkındalık geliştirmek, gençlerin ‘siber zorbalık’ vakalarına dikkat çekmek ve farkındalık yaratmak amacıyla sempozyumu gerçekleşti. İletişim Fakültesi 3 Mayıs Amfisi’nde gerçekleşen sempozyuma, KOÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bekir Çakır, İletişim Dekanı Prof. Dr. Füsun Alver, çeşitli üniversitelerden davet edilen Öğretim Görevlileri, İletişim Fakültesi Hocaları ve öğrenciler katıldı. Yapılan sempozyumda siber zorbalık ve medya okuryazarlığı, yeni medyanın etik sorunları, temel eğitim gençliğinde siber zorbalık ve internetin çocuklar üzerindeki zararlı etkileri konuları ele alındı.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan KOÜ İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Füsun Alver, “1990’lı yıllardan beri internetin gelişimi, geniş toplumsal kesimlerde bir bilgi uyandırması, iletişimin içeriğinin ve boyutlarının tartışılmasını kuşkusuz beraberinde getirdi. Siber zorbalık dediğimiz zaman insanların bilgi teknolojileri aracılığıyla rencide edilmesinden tacize ve belki tehdit ve şantaja kadar uzanan şiddeti içeriyor. Bunun iletişim boyutuyla da tartışılması söz konusu olacak. ‘Siber zorbalık’ mesajdan gmail aracılığıyla gelen tacizler bunun yanında chat, sohbet odalarından gerçekleştirilen tacizleri kapsayan geniş bir alandan oluşuyor. Bu süreçte araçlar kadar kurbanların travmaları da önem taşıyor. 2014 yılında yapılan bir araştırmaya göre, 14-19 yaşlarında bulunan gençlerin beşte biri online ortamda siber zorbalığa maruz kalmış bulunuyor. Bunların yüzde 60 kız, yüzde 40 erkeklerdir. İşin ilginç tarafı da kurbanların 5 üçünün geçmişte kendisinin de bu şekilde online ortamda rencide edilmiş olması” diye konuştu.
Kurumların bilgilerinin tehdit altında olduğunu belirten KOÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bekir Çakır, “İnternet ortamında yapılan çalışmalar aslında bilimsel olarak düşünüldüğü zaman insanlığın menfaatine olsun manasında yapılan çalışmalardır. Ama bugün geldiğimiz noktada yani politik olmamak üzere ima edecek olursak kurumlar gerçekten tehdit altındadır. Yani her ne kadar insanlar kişisel bilgilerini internet ortamında kişisel bilgilerini kaydedip saklasa da bunun yanında karşı taraf da bu bilgileri deşifre etmek, kötü amaçla kullanmak adına çalışmalarını devam ettiriyor” ifadelerini kullandı.