Kocaeli'nde tarihi mezar taşları restore ediliyor

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Şubat 03, 2015 12:19

- Kartepe ilçesinde tarihi mezarlıkta bulunan 64 mezar taşı restore edilerek turizme kazandırılacak

Haberin Devamı

KOCAELİ (AA) - Kartepe ilçesinde bulunan 19. yüzyıla ait 64 mezar taşı restore edilecek.

Osmanlı döneminden kalma Maşukiye'deki tarihi mezarlığın restore edilerek turizme açılması için Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Tarihi Mekanlar ve Kent Estetiği Şube Müdürlüğü çalışma başlattı.

Toprak altında kalan 20 mezar taşının gün yüzüne çıkarılmasıyla toplam 64 mezar taşı restore edilecek.

Tarihi Mekanlar ve Kent Estetiği Şube Müdürü Volkan Şenel, yaptığı açıklamada, Maşukiye'deki tarihi mezarlığı restore ederek kültürel değerlerin ortaya çıkarılması adına önemli bir çalışma yaptıklarını belirtti.

En eski mezar taşının 1874-1875 yılında vefat eden Ubıh kabilesinden Tüccar Musa Beyin oğlu Mustafa Beye ait olduğunu dile getiren Şenel, "Mezarların Çerkes ve Lazlara ait olduğu görülüyor. Üzerinde Osmanlıca yazıların bulunduğu mezar taşlarının yanına günümüz Türkçe çevrisinin yer aldığı tabelalar yerleştirilecek" dedi.

Haberin Devamı

Şenel, tarihi belge niteliği taşıyan taşlardan envanter çalışması yapacaklarını vurgulayarak, bunun neticesinde bölgede yaşayan ailelerin, geçmişlerine ait bilgiler bulabileceğini söyledi.

Kartepe'nin kentin en önemli turizm bölgesi olduğuna dikkati çeken Şenel, yapılacak çevre düzenlemesi ve restorasyon sonucunda dışarıdan gelen meraklıların, daha rahat araştırma yapabileceğini sözlerine ekledi.

Mezarlıkta bulunan tarihi taşlar üzerindeki yazılardan bazıları şöyle:

- "Âh mine'l-mevt/Emretti Hüdâ eyledi fermân / Erişdi ecel vermedi emân / Gençliğime doymadım dünyada hemân / Vere cennette murâdım Hâlık-ı Rahmân."

- "Âh mine'l-mevt / Genç iken kıydı felek cânıma rahm eylemeyip / Gûş eden kıssa-i hicrânımı kan ağladılar / Şeb-i târikleri gördükte aceb sanma tehî / Mâtem-i mevtim için karalar bağladılar."

- "Âh mine'l-mevt ve hâlâtih / Garîb etme beni Yâ Rabb / Kerem kıl rûz-i mahşerde / Ne müşkildir garîb olmak / Kişi iklim-i âhirde."

- "Hüve'l-Bâkî ed-Dâim / Eğer şâh-ı cihân olsan / Felek kaddini bükmez mi? / Kara yerde türâb olduk / Sana ibret bu yetmez mi? Çünkü ömrüm tamâm oldu / Bizden size selâm olsun."

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!