Kocaeli Kitap Fuarı’nda Sosyal Medyanın Dili Konuşuldu
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 24, 2015 14:51
KOCAELİ KİTAP FUARI’NDA SOSYAL MEDYANIN DİLİ KONUŞULDU
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin bu yıl 7.’sini düzenlediği Kocaeli Kitap Fuarı’nda Ceyhun Yılmaz, Doç. Dr. Yusuf Adıgüzel ve Murat Dinçer, “Sosyal Medyanın Dili” konulu bir söyleşi yaptı.
Söyleşi öncesinde TDED(Türk Dili ve Edebiyat Derneği ) görevlileri önümüzdeki yıl açılacak olan kurslara katılmak isteyenlere iletişim bilgi formu dağıttı. Ceyhun Yılmaz’ın şiir okumasıyla başlayan söyleşide sosyal medya kullanımı, yarar ve zararları konuşuldu.
“KİMSE ŞİİRİN SAHİBİ DEĞİLDİR”
Türk Dili ve Edebiyat Derneği Kocaeli Şubesi’nin davetlisi olarak Kitap Fuarı’na katılan konuşmacılar seyircilerin yanına giderek söyleşiye devam etti. Dinleyiciler Ceyhun Yılmaz’a, ”Sosyal medyada egolarınızı kullanıyor musunuz, sosyal medya kullananlar yalnız mıdır?” gibi sorular yönelttiler. Ceyhun Yılmaz, “Herkes bir şiirin sebebi olabilir ama sahibi olamaz” dedi.
“SOSYAL MEDYADA HERKESİN MASKESİ VAR”
Daha sonra Doç. Dr. Yusuf Adıgüzel, sosyal medyadan sosyolojik olarak nasıl etkilendiğimizi anlattı. Adıgüzel, ”Toplum değerleri sabit kalmaz. Ancak bu dönüşümün dayatmayla mı, kendiliğinden mi, yoksa yönlendirmeyle mi olduğu önemlidir. İlk sosyalleştiğimiz yer ailedir. Geleneksel medyadan sonra sosyal medya ortaya çıktı. Sosyal medyada daha hızlı cevap verme mecburiyeti var. Düşünmeden yorumlar yapıyoruz. Buradaki herkes çok doğru ve güzel değil. Geleneksel medya ise daha kontrol edilebilir. Sosyal medyada insanlar adeta birebir medya patronudur. Mesela 100 bin takipçiniz varsa paylaşımınız o kadar kişiye ulaşıyor. Ama gazeteciliğin bir ahlakı var. Burada onu sağlamak mümkün değil. Bir de burada insanlar başka birine dönüşebiliyor. Dikkat çekmek için olduğumuzdan farklı paylaşımlarda bulunmak zorunda kalıyoruz. Sosyal medyada herkesin bir maskesi var” dedi
“TÜRKİYE’DE AKTİF KULLANICI SAYISI 40 MİLYON”
Murat Dinçer ise psikolojik olarak sosyal medyadan nasıl etkilendiğimizi anlattı. Dinçer, ”İnternetle ilgili iki ayrım var. Bir 1990 sonrası ve öncesi doğanlar. 90 sonrası doğanlara dijital yerliler diyoruz. Türkiye’de sosyal medyayı aktif olarak kullanan 40 milyon kişi var. 32 milyonu akıllı telefonlardan takip ediyor. Sosyal medyayı kullanmada dünyada ilk sıradayız. Ortalama bir kullanıcı 7-8 saatini sosyal medyada geçiriyor. İnternetin iyi tarafı hemen bilgiye ulaşabiliyorsunuz. Sosyalleşme sağladı. İnsanlar aslında sosyal olarak doğarlar. Ani seslere duyarlıyız. Sosyal medyadaki sesler hep harekete geçiren sesler. Araştırmalara göre öğrenciler 10 dakika ders çalışıp hemen cep telefonlarına bakıyorlar. Sadece 10 dakika ders dinleyen ne üretebilir ki? Eskiden insanlar aşık oldum diyorlardı. Şimdi ise yazışıyoruz diyorlar. Hayatı dolu dolu yaşayalım. Dijital ile gerçek kimliğimiz arasındaki farkı kapatalım” dedi. Ardından Ceyhun Yılmaz şiir okudu. TDED tarafından katılımcılara çiçek takdim edildi.
Söyleşi öncesinde TDED(Türk Dili ve Edebiyat Derneği ) görevlileri önümüzdeki yıl açılacak olan kurslara katılmak isteyenlere iletişim bilgi formu dağıttı. Ceyhun Yılmaz’ın şiir okumasıyla başlayan söyleşide sosyal medya kullanımı, yarar ve zararları konuşuldu.
“KİMSE ŞİİRİN SAHİBİ DEĞİLDİR”
Türk Dili ve Edebiyat Derneği Kocaeli Şubesi’nin davetlisi olarak Kitap Fuarı’na katılan konuşmacılar seyircilerin yanına giderek söyleşiye devam etti. Dinleyiciler Ceyhun Yılmaz’a, ”Sosyal medyada egolarınızı kullanıyor musunuz, sosyal medya kullananlar yalnız mıdır?” gibi sorular yönelttiler. Ceyhun Yılmaz, “Herkes bir şiirin sebebi olabilir ama sahibi olamaz” dedi.
“SOSYAL MEDYADA HERKESİN MASKESİ VAR”
Daha sonra Doç. Dr. Yusuf Adıgüzel, sosyal medyadan sosyolojik olarak nasıl etkilendiğimizi anlattı. Adıgüzel, ”Toplum değerleri sabit kalmaz. Ancak bu dönüşümün dayatmayla mı, kendiliğinden mi, yoksa yönlendirmeyle mi olduğu önemlidir. İlk sosyalleştiğimiz yer ailedir. Geleneksel medyadan sonra sosyal medya ortaya çıktı. Sosyal medyada daha hızlı cevap verme mecburiyeti var. Düşünmeden yorumlar yapıyoruz. Buradaki herkes çok doğru ve güzel değil. Geleneksel medya ise daha kontrol edilebilir. Sosyal medyada insanlar adeta birebir medya patronudur. Mesela 100 bin takipçiniz varsa paylaşımınız o kadar kişiye ulaşıyor. Ama gazeteciliğin bir ahlakı var. Burada onu sağlamak mümkün değil. Bir de burada insanlar başka birine dönüşebiliyor. Dikkat çekmek için olduğumuzdan farklı paylaşımlarda bulunmak zorunda kalıyoruz. Sosyal medyada herkesin bir maskesi var” dedi
“TÜRKİYE’DE AKTİF KULLANICI SAYISI 40 MİLYON”
Murat Dinçer ise psikolojik olarak sosyal medyadan nasıl etkilendiğimizi anlattı. Dinçer, ”İnternetle ilgili iki ayrım var. Bir 1990 sonrası ve öncesi doğanlar. 90 sonrası doğanlara dijital yerliler diyoruz. Türkiye’de sosyal medyayı aktif olarak kullanan 40 milyon kişi var. 32 milyonu akıllı telefonlardan takip ediyor. Sosyal medyayı kullanmada dünyada ilk sıradayız. Ortalama bir kullanıcı 7-8 saatini sosyal medyada geçiriyor. İnternetin iyi tarafı hemen bilgiye ulaşabiliyorsunuz. Sosyalleşme sağladı. İnsanlar aslında sosyal olarak doğarlar. Ani seslere duyarlıyız. Sosyal medyadaki sesler hep harekete geçiren sesler. Araştırmalara göre öğrenciler 10 dakika ders çalışıp hemen cep telefonlarına bakıyorlar. Sadece 10 dakika ders dinleyen ne üretebilir ki? Eskiden insanlar aşık oldum diyorlardı. Şimdi ise yazışıyoruz diyorlar. Hayatı dolu dolu yaşayalım. Dijital ile gerçek kimliğimiz arasındaki farkı kapatalım” dedi. Ardından Ceyhun Yılmaz şiir okudu. TDED tarafından katılımcılara çiçek takdim edildi.