Güncelleme Tarihi:
Ergün AYAZ/İZMİT(Kocaeli), (DHA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partinin genel başkanının aynı zamanda komutan olacağını belirterek, "Partinin genel başkanı aynı zamanda komutan da olacak. Hani kışlaya siyaset girmesin diyorduk. Askeriye de bir partinin genel başkanına bağlı olacak. Olur mu? Devleti kuranlarda akıl yok muydu? Bunları düşünmediler mi? Hepsini düşündüler. Cumhurbaşkanı tarafsız olmalıdır" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, referandum çalışmaları kapsamında İzmit'e geldi. Kıçdaroğlu ilk olarak 10 Nisan Polis Haftası nedeniyle Kuruçeşme Polis Merkezi'ni ziyaret ederek, polislerin haftasını kutladı. Kendisini kapıda karşılayan polislerle selamlaşan Kılaçdaroğlu, İzmit İlçe Emniyet Müdürü Mehmet Karakaş ile görüşerek, kalem hediye etti. Kılıçdaroğlu daha sonra İzmit'te bir düğün salonunda muhtar ve azalarının katıldığı toplantıya katıldı. Kılıçdaroğlu, Polis Haftası'nı kutlayarak, "Bugün Polis Haftası'nın birinci günü. Polis arkadaşlarımızın nasıl bir özveri ile çalıştıklarını biliyoruz. Kimimizin babası, kimimizin amcası, biz evimizde rahat uyuyalım diye onlar sabaha kadar görev yaparlar. Bu ülkenin hepimizin huzuru için çalışırlar. Polise sıkılan her kurşun millete sıkılmış bir kurşundur. Askere sıkılmış her kursun millete sıkılmış bir kurşundur. Polis arkadaşlardan her gittiğim yerde şunu istedim. Milletin ve halkın polisi olun. Bu halk sizi başınızın üstünde taşır. Nasıl özveri ile çalıştığınızı biliyoruz" dedi.
Kılıçdaroğlu anayasanın önemine değinerek, "Bu anayasa değişikliği için sağcısı, solcusu bütün vatandaşlar oylayacak. Anayasa değişikliği yapıyoruz. Önce kendimize şu soruyu soracağız. Ne demek anayasa. Anayasanın özü nedir ve niye önemlidir. Diğer kanunları 3-5 saatte bazen bir dakikada değiştiririz. Anayasayı kolay kolay değiştiremiyoruz. Anayasada değişiklik olduğu zaman çok sayıda milletvekilinin evet demesi lazım. Demezse vatandaşın oyuna başvurmamız lazım. Anayasanın özelliği şudur; Anayasa bir ülkede yaşayan bütün vatandaşların haklarını güvence altına alır. Bütün vatandaşların, ister doğu, batı, ister güney, ister kuzey, ister Almanya, ister Fransa'da Türkiye Cumhuriyeti kimliğini taşıyan herkesin can ve mal güvenliğini güvence altına alan kanuna biz anayasa diyoruz. İşin özü budur" dedi.
Kılıçdaroğlu vatandaşın can ve mal güvenliğini anayasanın koruduğunu belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Neden can ve mal güvenliği çok önemlidir. Anayasa hukukun üstünlüğünü savunur. Üstünlerin hukukunu değil. Hukuk üstünlüğü ne demek. Devlet dediğimiz bir kurum var. Cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar, polis, jandarma, tapu müdürü, nüfus müdürü var. Devletin güçlüdür. Buna devletin gücü deriz. Vatandaşın gücü ne ? Vatandaşın gücü yoktur. Vatandaşın, polisi yoktur, istihbarat örgütü yoktur, ordusu yoktur. Vatandaş yaşayan devletin bir parçasıdır. Vatandaşın hakkını kim koruyacak devletin gücüne karşı ? Ona hukukun üstünlüğü deniliyor. Vatandaşın hakkını anayasa koruyacak. Anayasanın önemli özelliği bundan kaynaklanır. Anayasa sadece bizde mi var? Hayır. Aşağı yukarı demokrasiyi benimsemiş bütün ülkelerde anayasa vardır. Benim can ve mal güvenliğim veya sizin veya muhtarımızın veya bir kadının veya yeni doğan çocuğun veya anne karnında olan çocuğun can ve mal güvenliğini kim sağlayacak? Anayasa. Nasıl sağlıyor? Temel haklar, ekonomik haklar, siyasi haklarla. Saymış sırayla bunları alt alta bunların hepsi vatandaşın hakkıdır diyor. Vatandaşın bilgilenme hakkı da yine anayasal güvence hakkında. Diyor ki medya hürdür sansür edilemez. Niye basın hür. Vatandaş doğru bilgi edinsin diye. Basının üzerine herhangi bir organ baskı kurmasın diye. Yine şunu söyler anayasa. Silahsız ve saldırısız olmak şartıyla her vatandaş toplantı ve gösteri yürüyüşü yapabilir. Ben vatandaş olarak derdimi nasıl anlatacağım? Bir haksızlığa uğradım diyelim. Diyorum ki İstanbul'dan Ankara'ya kadar yürüyeceğim. Kimse dokunmamalı. Anayasa bu güvenceyi veriyor. Vatandaş bu hakkını geniş kitlelere duyuracak. Gider gazetelere basın toplantısı yapar, dergilere derdini anlatır. Bunun güvencesi anayasadır. Anayasa aynı zamanda devletin çatısını anlatır. Nedir devletin çatısı? En başta cumhurbaşkanı, başbakan, TBMM bütün bunların hepsini anayasa belirler."
CUMHURBAŞKANI TARAFSIZ OLMALI
Cumhurbaşkanının tarafsız olması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Baştan beri cumhurbaşkanı tarafsızdır. Yeni yapılacak düzenlemede cumhurbaşkanı aynı zamanda bir partinin de genel başkanı olacak. Yani tarafsız olmayacak. Yani hem a partisi genel başkanı, hem de başkan olacak. Şunu düşünebilirsiniz cumhurbaşkanı tarafsız olmasa da olur. Tarafsızlığın önemi nedir, neden cumhurbaşkanları tarafsızdır? Cumhurbaşkanının tarafsızlığı adı üstünde cumhurun yani 80 milyonun başkanıdır. Hangi parti, hangi kimlik, hangi inanç, hangi bölgede yaşarsa yaşasın 80 milyonu cumhurbaşkanı temsil eder. Nasıl bayrakla temsil eder. Türk Bayrağı ile Türkiye'yi temsil hakkı sadece cumhurbaşkanına aittir. Ben temsil edemem, sayın Binali Bey, Devlet Bahçeli temsil edemez biz tarafsız değiliz. Anayasaya göre yemin ettiğimizde de biz tarafsız değiliz. Bize tarafsızlık maddesi yok. Gideriz ülkenin birliği bütünlüğü için yemin ederiz, tarafsızlık için etmeyiz. O yemini sadece cumhurbaşkanı eder" dedi.
CUMHURBAŞKANI MAKAMI ORTAK PAYDAMIZDIR
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı makamının bir parti makamına dönüşmesi durumunda ortak payda olmaktan çıkacağını ifade ederek, "Cumhurbaşkanı makamı bizim ortak paydamızdır. Eğer cumhurbaşkanı makamını bir parti makamına dönüştürürseniz o zaman ortak payda olmaktan çıkar. Kimi temsil eder kendisine oy veren partilileri temsil eder. O zaman cumhurun başkanı olmaz. Oy kullanırken sandığa giderken evet veya hayır oyu kullanırken bunu düşünmek zorundasınız. Bunun partilerle ilişkisi yok. Kişilerle de ilişkisi yok. Devlet yönetimiyle ilgisi var. Bugün a kişi gelir, yarın b kişisi gelir. Hem partinin genel başkanı, hem cumhurbaşkanı doğru mudur yanlış mıdır? Elinizi vicdanınıza koyup karar vereceksiniz" dedi.
PARTİNİN GENEL BAŞKANI AYNI ZAMANDA KOMUTAN OLACAK
Kılıçdaroğlu partinin genel başkanının aynı zamanda komutan olacağını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Partinin de genel başkanı olsun. Partinin genel başkanı olursa cumhurbaşkanı hakim de tayin edecek. Ben hakim tayin edersem Ak Partili vatandaşın davası o hakime düşerse doğru karar verse bile ona inanır mı? İnanmaz. Ben de inanmam. Onun için tarafsız olması lazım. Partinin genel başkanı aynı zamanda komutan da olacak. Hani kışlaya siyaset girmesin diyorduk. Askeriye de bir partinin genel başkanına bağlı olacak. Olur mu? Devleti kuranlarda akıl yok muydu? Bunları düşünmediler mi? Hepsini düşündüler. Cumhurbaşkanı tarafsız olmalıdır. Hakim tayin ettiğiniz andan itibaren adaleti çökertirsiniz. Adalet, hak, hukuk çok önemli bir kavramdır. Bütün inançların temelinde adalet vardır. Bütün inançların temelinde adalet, hak, hukuk vardır. Eğer siz adaleti hakkı ve hukuku bir siyasi parti genel başkanına teslim ederseniz ülkenin geleceğini karanlığa yönlendirirsiniz. Tercih kimin? Tercih milletindir. Hepimizin oturup düşünmesi lazım. Yanlış mı yapıyoruz doğru mu yapıyoruz. Eğer biz doğru karar verirsek demokrasiyi savunmuş olacağız. Cumhurbaşkanlığı makamına karşı değiliz."
FOTOĞRAFLI