Güncelleme Tarihi:
Dinçer AKBİR-Uğur AYDIN/İZMİT(Kocaeli),(DHA) - KOCAELİ Büyükşehir Belediyesi'nin İzmit'te yapacağı Atık Bertaraf ve Enerji Üretim Tesisi'ne meslek odalarının temsilcileri tepki gösterdi. Tesisin yapılması durumunda 10 bin ağacın kesileceği, kaynak suyu Çenesuyu'nun ve su kaynaklarının zarar göreceği belirtildi.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından İzmit Üçgaziler mevkiinde bulunan 20.42 hektarlık orman alanda yapımı planlanan Atık Bertaraf ve Enerji Üretim Tesisi projesine meslek odaları temsilcileri tepki gösterdi. Bugün tesisin yapılması planlanan Üçgaziler Köyü mevkiindeki ormanlık alana giden Kocaeli Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Sait Ağdacı, Kocaeli Makine Mühendisleri Odası Başkanı Murat Kürekci, Kocaeli Elektrik Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Sözen, Kocaeli Kimya Mühendisleri Başkanı Halim Karabekir, Kocaeli Yüksek Öğrenim Derneği Başkanı Mehmet Toker ve orman yüksek mühendisi Mustafa Zengin, tesisin yapılacağı yerin seçiminin yanlış olduğunu belirtti.
'EN AZ 10 BİN AĞAÇ KESİLECEK'
Tesisin Üçgaziler mevkiine yapılması durumunda bölgedeki ormanın tamamen yok edileceğini belirten orman yüksek mühendisi Mustafa Zengin, "Burada alçak boylu görünen ağaçlar sahil çamı, diğer tarafta meşe karışık olan ağaçlar bulunuyor. Daha ileride kara çam ormanı bulunuyor. Ama burasının genel olarak türü yapraklı karışık orman. Buraya değerli yöneticilerimiz maki diyorlar. Maki Akdeniz bitki örtüsüdür. Boysuz bir şekilde daha kurak alanlarda ortaya çıkar. Çalı formundaki ağaçlardır. Elbette onunda fonksiyonu vardır erozyonu önler. Ancak burası maki değildir. Burada hesap ederken fabrikanın toplam kullanacağı alanı 20.42 hektar. En az 10 bin tane ağaç kesilecek. Burası çok verimli bir topraktır. Siz burayı yok sayıyorsunuz. Bu orman su fabrikasıdır. İçtiğimiz suyun fabrikası ormandır. Ormanın olmadığı yerden temiz ve kaliteli su sağlayamazsınız" dedi.
'SU HAVZALARI VAR'
Tesisin bölgedeki su havzalarına çok yakın olarak planlandığını söyleyen Çevre Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi Başkanı Sait Ağdacı, "Tesis için düzenli depolama alanıyla birlikte toplamda ayrılan alan 20.5 hektar yani 205 dönüm. Yine yetkililerin söylediğine göre bu görmüş olduğumuz alan dağ başıymış, makilikmiş, yani ağaç ve orman yokmuş burada ama görüyorsunuz olan ağaçları. İlaveten burada su havzaları var. Çenesuyu'nun su havzası var, İSU'nun su havzaları var. Yani şimdi buraya tesisi yaptınız, düzenli depolama alanını yaptınız, malumunuz depolanan atıktan bir sızıntı suyu çıkacak. O sızıntı suyunu ne kadar engellerseniz engelleyin bir şekilde yine su havzalarına karışacak. Onun haricinde burada fabrikanın yapılabilmesi için, biz diyoruz ki buranın atık yakma tesisi olabilmesi için veya çöpün bertaraf edilebilmesi için ilk başta kaynağında ayrıştırmanın yapılması lazım. Çöpün üretildiği yerde, evlerde, fabrikalarda, tesislerde ambalaj atığı, geri dönüşüm malzemesi vesaire ayrıştırılması lazım. Siz eğer enerji üretmeyi düşünüyorsanız ve verim almak istiyorsanız, yanma değeri yüksek yakıtların gelmesi lazım. Ama diyorlar ki biz her şeyi yakacağız. Ama verim alamazsınız. İllaki yapılacak, o zaman tesisin önüne ayrıştırma ünitesi olması lazım verim alabilmesi için. Olmadığı takdirde yine verim alamazsınız. Cumhurbaşkanın direktifiyle sıfır atık projesi başlatıldı. Onların yaptığı o kadar yanlış ki" diye konuştu.
'ÇED TOPLANTISI BİZE GÖRE YAPILMADI'
Tesis ile ilgili olarak hafta içinde düzenlenen ÇED toplantısına da değinen Ağdacı, şöyle konuştu:
"ÇED toplantısı, bilgilendirme toplantısı dedikleri ama yapamadıkları toplantıda 'çayır çimen görüntüsü' dediler, 'ormanlık alan böyle değil' dediler. Kriterlerde su havzaları yapılmaz, su havzaları var. Tesisin yakınında üniversite yerleşkesi, köyler, üniversite hastaneleri var. Zaten kriterlerde derler ki; Eğer başka atık yakma tesisi varsa onun yanında yapılmalı, alt yapısı hazır olacak, hazırlıkları olacak. Sanayi tesislerin yanına yapılacak. Toplantı bize göre yapılmadı zaten. Yapıldıysa ise halkın görüşleri alınması lazım. Valilik duyuru yapması lazım. Kriterlerde birinci öncelik çevre, ikinci öncelik ekonomi, üçüncüsü ise bölgede yaşayan insanların memnuniyeti, memnuiyetsizliği baz alınması lazım. 7 tane yer belirlemişlerdi. Bu yerden Dilovası itiraz etti. Dilovası'nda yapılmadı. Körfez itiraz etti. Sonra buraya gelindi"
FOTOĞRAFLI