Güncelleme Tarihi:
SOHBETLERE BAŞLADIM, ALKOLÜ BIRAKTIM
Kayseri'de aralarında ünlü işadamlarının olduğu 70 sanıklı FETÖ/PDY davasında tutuksuz yargılanan Kayseri Ticaret Odası Başkanı Mahmut Hiçyılmaz ve eski AK Parti İl Başkanı Ömer Dengiz'in de yargılandığı davanın öğleden sonraki bölümünde itirafçı olan eski AK Parti Develi İlçe Yönetim kurulu üyesi Mustafa Salın cemaat sohbetlerine katıldıktan sonra alkolü bıraktığını ve namaza başladığını söyledi.
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde savunma yapan Mustafa Salın, "AK Parti Develi ilçe sorumlusuydum. Bu örgütü, cemaat ve hizmet olarak tanıdım. Soruları çalarak milletin çocuklarının hakkını yiyen hırsızdır. Hiçbir zaman imam olmadım. Yüksek mütevelli nedir bilmiyorum. GESİAD’da kendi isteğimle ticari ve sosyal yaşantımın gelişmesi için üye oldum. Sohbet adı verilen oturmlara katıldım. Kuran-ı Kerim okunuyordu burada ve dini sohbet oluyordu. Burada paradan bahsedilmiyordu. Ben bu sohbetlerden sonra alkolü bırakıp, namaza başladım. Sonraki oturmalarda Gülen sohbetleri izlenmeye başlandı. Öncelikle yurt içi geziler yapıldı. Daha sonra yurt dışı gezileri oldu. Biz buralarda okullarda Türk Bayrakları görünce, çocukların İstiklal Marşı okuduğunu görünce duygularımız coştu ve artık ne deseler yapar olduk" dedi.
'BU DÖNEMDE FAİZİN CEZASI YOK DEDİLER'
Silahlı terör örgütü üyeliği suçlamasıyla tutuksuz olarak yargılanan ve etkin pişmanlıkta bulunan Salın savunmasını şöyle sürdürdü:
"Bir yurtta himmet toplantısına katıldım. 1 trilyon gibi büyük paralar konuşuluyordu. Benim o kadar bütçem yok. Beni bir daha böyle toplantılara çağırmayın, ben eziliyorum dedim. 2010 yılından sonra zekat için ayırdığım paraları benden aylık alırsınız dedim. İlk zamanlar aylık 500 TL kadar veriyordum son zamanlara doğru aylık 2 bin TL vermeye başladım. Çocuklarım için nafile kurbanlar verdim. Gördüğüm bildiğim, Kerem, Oğuz Umucu, Ömer Yazıcı, İbrahim, Hanefi, Ferhat ve hocaların hocası olarak Zamir isimli Kırgızistanlı şahıs hoca olarak vardı. 2000’li yıllarda Ömer Yazıcı’nın isteğiyle Nezahet Temizlik Şirketine ortak oldum. Hiç gidip gelmedim, girerken para vermedim çıkarken de para almadım. Önce bizi herhangi bir seminere gidecekmişiz gibi çağırdılar. Gittim ve telefonları girişte bırakmamızı istediler. Kürsüde Ali Ezinç, Memduh Boydak, Hamdi Kınaş vardı. Ferhat isimli hoca konuşma yaparken, “Bu borç. Memlekete zararı olur. Bank Asya'ya para yatırın” dedi. Benim zaten Bank Asya hesabım vardı. 20 bin dolar para yatırdım. Daha sonra Hanefi Hoca ve Fatih Setenci toplantı yaptı ve bu paranın az olduğunu daha çok para yatırılması gerektiğini söylediler. Gerekirse evinizi birbirinize satın bankadan kredi çekin dedi. Ben faiz ne olacak peki deyince, ‘Ağabeylerden fetva geldi. Bu dönemde faizin cezası yok’ dedi. Ben de bir gün sonra tepki olarak gidip bankadaki paramı çektim. Adliye önündeki Zaman gazetesi eylemine katıldım. İlk kez böyle bir eyleme katıldım. Polis müdahalesi falanda yoktu."
KAYSO eski Meclis Başkanı Nurettin Okandan ise etkin pişmanlıkta bulunduğu savunmasında şunları söyledi: "2010 yılında İlhan Miraboğlu geldi ve Melikşah Üniversitesi’nin mütevelli heyete girmemi istediklerini söyledi. İşlerimin yoğun olduğunu söyledim. Aynı zamanda da KAYSO Meclis Başkanlığı görevini yürütüyordum. Ailemle görüştüm ve olumsuz karara vardık. Sonra KAYSO Başkanı Mustafa Boydak ile görüştüm. Bana böyle bir teklifin geldiğini söylediğim de bana ‘seni ben önerdim zaten gidersen sevinirim’ dedi.
Okandan savunmasında: " Erciyes Üniversitesi hocalarından da giden gelen vardı. Ben de oradan mezun olduğum için ve resmi bir iş olduğu için kabul ettim. 2016 yılına kadar bu görevi sürdürdüm. Reklam, tanıtım ve protokol görevini ben aldım. Mali toplantılara gitmedim. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Kayseri protokolü açılışa geldi. Akademik yıl açılışlarında mutlaka bir bakan bulunurdu. Ayda bir sefer toplantı olurdu ona iş yoğunluğundan çoğu zaman katılamazdım. Memduh ve Şükrü Boydak benim ziyaretime geldi. Melikşah mütevelli heyet başkanlığını sen yap dediler. Şükrü Boydak’ı arayarak reddettim. Sıddık kod adlı Sıtkı Baş ile Melikşah Üniversitesi’nde tanıştım. Memduh Boydak gözaltına alındığında Ferhat hoca beni aradı ve adliye önüne gelmemi ve KAYSO meclis başkanı olarak açıklama yapmamı istediklerini söyledi. Ben kabul etmedim. Himmet toplantılarına katılmadım. Aliye Boydak Kolejinde, bir düğün salonunda yapılan toplantılara katılmadım. Kızım Melikşah’ta okuyordu. Ondan duyduğum kadarıyla öğrenciler buradan mezun olduktan sonra iş bulamamaktan korkuyordu. Ben Mütevelli heyete okulun durumunun iyiye gitmediğini ve Erciyes Üniversitesi’ne devredilmesini istedim. Bu isteğimi geri çevirdiler."
'SİYASİLER UÇAKTA BU YAPIDAN ÖVGÜYLE BAHSETTİLER'
Etkin pişmanlıkta bulunana ve itirafçı olan Kayseri Ticaret Odası eski Yönetim Kurulu üyesi tutuksuz sanık Hüseyin Cindoruk, "Bu örgütle ilgili her şeyi anlatmayı vatani bir görev olarak biliyorum. 2016'da hakkımda hiçbir soruşturma yokken Emniyete giderek bilgi sahibi sıfatıyla tüm bildiklerimi anlattım. 2010 yılında dini hassasiyet gereği bu örgütün sohbetlerine, gezilerine ve mütevelli toplantılarına katıldım. 2011 yılında Van gezisinde depremzedelere yardımlar yapıldı, Oradaki çocukları PKK'dan kurtardıklarını anlatarak, beni ve arkadaşlarımı etkilediler. Siyasiler uçakta övgüyle bahsettiler. Daha sonra evime gelerek Kuran ve bayrakla bizi mütevelli heyetine aldılar. Mütevelli grubunda "Mustafa Demirezen, Erhan Topçuhasanoğlu, Mustafa Nayıcı, Hasan Aydın, Ahmet Sarıalp, Mustafa Ağbaş, Halıcı Mehmet Yılmaz gibi isimler vardı. Sohbet oturmalarına da Abdulkadir isimli hoca geliyordu. Sizler muhacirlersiniz diyerek kandırıldık. Mütevelli toplantıları Pazartesi, Salı, sohbetler ise Perşembe veya Cuma günleri olurdu. Bölge sorumlularından Bülent Koçak'ı tanıyorum. Türkçe Olimpiyatları'nda komiteye seçildik. Komitede Veysel isimli kişi, Suat Altın, Duran Güven, Mustafa Demirezen, Mustafa Nayici, Ali isimli bir kişi ve Bülent Koçak yer almıştı.
'BİZİ ALLAH, PEYGAMBER VE KURAN İLE KANDIRDILAR'
30 Aralık 2013'te Bank Asya'ya destek toplantısı yapıldı. Battalgazi Eğitim Kurumları'nda Bank Asya'ya destek olmak için 4.5 trilyon para çekildi. Daha sonra ben istifa ettim. Bizi Allah, peygamber ve Kuran ile kandırdılar. Hiçbir zaman devlet büyüklerime hakaret etmedim. 2015 yılında bir düğün salonu'nda motive toplantısı yapılmıştı. Hekimoğlu İsmail'in geleceğini öğrendim, çok sevdiğim, saygı duyduğum kişi için gitmiştim. Yaklaşık 2 bin 500 kişi salonda vardı, çok kalabalıktı, kapıdan içeri giremedim. Kapıda Fatih Setenci'yi gördüm, selamlaştık, ben oradan ayrıldım.
"SOHBET HOCALARI 'BU SEÇİMİ KAYBEDERSE, BİZ DE KAYBEDERİZ' DİYORLARDI"
2013 yılında KTO'da seçimler oldu. Mehmet Saçmacı ile Mahmut Hiçyılmaz, bana yine birlikte girmeyi teklif ettiler. Karşısında Ömer Gülsoy vardı. Babam, 'iki tarafı da tanıyoruz, bu seçimlerde yönetime aday olma' dedi ama Ömer Faruk Çarşıbaşı iki kez evime gelerek, ısrarla bu seçimin çok önemli olduğunu söyledi. Sohbet hocaları da sohbetlerde Hiçyılmaz'ı desteklediklerini, '''Bu seçimi kaybederse, biz de kaybederiz' diyorlardı. Ben de meclis üyesi olarak KTO'ya girdim, yönetimde yedekteydim. Oturma gruplarında Nedim Olgunharputlu bey de vardı. 17-25 Aralık sonrası hemen bu toplantıları bıraktı, bizlere de bu yapıdan uzaklaşmamız için telkinlerde bulundu, hakkını yememek lazım. Şuanda da MÜSİAD Kayseri Başkanı'dır. 2013 Mayıs ayında birlikte oturmalara katılırdık. Adliye protestolarına Ahmet Özkemah ile birlikte gittik. Sürü psikolojisi gibiydi, 'Hadi beyler gidiyoruz' derlerdi, giderdik. Adliye önünde eylemde İsmail Tuna'yı da gördüm.''