Anadolu Partisi Kayseri Milletvekili Adayı Oluş Molu:
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 13, 2015 16:52
OLUŞ MOLU (SOLDA)
Anadolu Partisi Kayseri Milletvekili Adayı Oluş Molu, "Emine Ülker Tarhan takip ettiğim ve takdir ettiğim bir kişiydi. Ben insanlar için çalışmak istiyorum" dedi.
Oluş Molu, “Kayseri’nin köklü ailelerinden birinin kızıyım. Dedem Arif Molu, Babam Faruk Molu’dur. Onlar Kayseri için çok önemli kişiler ve insanlardı. Büyük yatırımlar yaptılar Kayseri’nin kalkınması adına. Hatta dedem Cumhuriyet’in ilk yıllarında Kuvayi Milliyecilerin içinde yer almış biridir. Demir yollarından tutun da büyük sanayi tesislerin kuruluşuna öncülük etti” diyerek kendisini ve ailesini anlattı.
"Türkiye’deki siyasi durum konusunda çok yanlış bir yoldayız" diyen Oluş Molu, "Sistem yanlış işliyor. Ben sistemin yanlış olduğuna inanıyorum. Daha doğru, devlete yönelik uygulanabilir modellerin var olması gerekmektedir. Böyle olursa sosyal devletin oturması daha çabuk olur. Borca harcanın bir sistem yerine üretimin var olması lazım. Ülkemizde maalesef üretim yok. Tarım, sanayi ve endüstri sektörü çöktü. OSB’de bir çok firma kapanıyor. Demek ki bir hata var. Bu ne kadar yürüyecek. Bu sistemden yararlanan insan sayısı çok az. Tamamen bencilliğe dayalı bir mantalite ortaya konulmaya çalışılıyor" diye konuştu.
Oluş Molu konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Ben siyaseti uzaktan izliyordum. Partiler içinde çalışan kişileri de bireysel olarak izliyordum. Emine Ülker Tarhan hep takip ettiğim ve takdir ettiğim bir kişiydi. Toplumsal olaylarda, aldığı tavır, söylemleri bana çok doğru geliyordu. Kendime yakın hissediyordum. Tesadüfen Kayseri’de Talas ilçe başkanı ile tanıştım. Teşkilatlandıklarını söyledi. Kendisine ilgi duyduğumu ve destek olmak istediğimi söyledim. Daha sonra Mazhar Polat bey ile tanıştı. Emine Ülker Tarhan ile birebir tanışma fırsatım oldu.
Ben gerçekten çok etkilendim kararlılığından. Sizin yanınızda yer almak istiyorum dedim. Başka partilerden ‘Milletvekili olmak istiyordun neden bize gelmedin?’ diyenler oldu. Ben milletvekili olmak istemiyordum. Böyle bir sistem içinde milletvekili olmak istemiyordum. Ben sizin partinize girersem aynı sistem içinde yer alacağım. Gerçekleştirmek istediğimi yapamayacağım. Milletvekili maaşı almak için mi girecektim. Zaten ben bunlara karşıydım. Dolayısıyla ben bütün bu sistemi değiştirecek doğru düzgün bir siyaset izleyecek bir partinin içinde yer almak istiyordum. Emine Hanım ile sosyal bir devlet üzerine kurulu hiçbir ayrımcılığın olmadığı bir yapının içinde çalışmak için bu yapının içindeyim. İnsanlarla kurduğumuz ilişkiler, kırsal kökenli yurttaşlarımız da sıcak bakıyorlar ve destekliyorlar. Bu bizim için bir adım. Dev bir adım attığımızı düşünüyorum. İlk başta partiyi kuramazsınız, teşkilatlanamazsınız, seçime giremeziniz diyorlardı. Bunlar gerçekten büyük bir adım. Arkada sıkı destekler olmadan işleri imece usulü yürütmeye çalışıyoruz. Bu heyecanı yaratan yurt ve insan sevgisi. Bu sevgi ile insanlar büyük bir heyecan ile çalışıyorlar ve bu benim çok hoşuma gitti. Yüreklilikle çalışıyorum. Bu bir sosyal sorumluluktur. Ben hali vakti yerinde bir insanım. Daha fazla kazanma ihtiyacım yok. İnsanlar için çalışmak istiyorum. Böyle çalışarak bir noktaya gelebiliriz."
Oluş Molu, “Kayseri’nin köklü ailelerinden birinin kızıyım. Dedem Arif Molu, Babam Faruk Molu’dur. Onlar Kayseri için çok önemli kişiler ve insanlardı. Büyük yatırımlar yaptılar Kayseri’nin kalkınması adına. Hatta dedem Cumhuriyet’in ilk yıllarında Kuvayi Milliyecilerin içinde yer almış biridir. Demir yollarından tutun da büyük sanayi tesislerin kuruluşuna öncülük etti” diyerek kendisini ve ailesini anlattı.
"Türkiye’deki siyasi durum konusunda çok yanlış bir yoldayız" diyen Oluş Molu, "Sistem yanlış işliyor. Ben sistemin yanlış olduğuna inanıyorum. Daha doğru, devlete yönelik uygulanabilir modellerin var olması gerekmektedir. Böyle olursa sosyal devletin oturması daha çabuk olur. Borca harcanın bir sistem yerine üretimin var olması lazım. Ülkemizde maalesef üretim yok. Tarım, sanayi ve endüstri sektörü çöktü. OSB’de bir çok firma kapanıyor. Demek ki bir hata var. Bu ne kadar yürüyecek. Bu sistemden yararlanan insan sayısı çok az. Tamamen bencilliğe dayalı bir mantalite ortaya konulmaya çalışılıyor" diye konuştu.
Oluş Molu konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Ben siyaseti uzaktan izliyordum. Partiler içinde çalışan kişileri de bireysel olarak izliyordum. Emine Ülker Tarhan hep takip ettiğim ve takdir ettiğim bir kişiydi. Toplumsal olaylarda, aldığı tavır, söylemleri bana çok doğru geliyordu. Kendime yakın hissediyordum. Tesadüfen Kayseri’de Talas ilçe başkanı ile tanıştım. Teşkilatlandıklarını söyledi. Kendisine ilgi duyduğumu ve destek olmak istediğimi söyledim. Daha sonra Mazhar Polat bey ile tanıştı. Emine Ülker Tarhan ile birebir tanışma fırsatım oldu.
Ben gerçekten çok etkilendim kararlılığından. Sizin yanınızda yer almak istiyorum dedim. Başka partilerden ‘Milletvekili olmak istiyordun neden bize gelmedin?’ diyenler oldu. Ben milletvekili olmak istemiyordum. Böyle bir sistem içinde milletvekili olmak istemiyordum. Ben sizin partinize girersem aynı sistem içinde yer alacağım. Gerçekleştirmek istediğimi yapamayacağım. Milletvekili maaşı almak için mi girecektim. Zaten ben bunlara karşıydım. Dolayısıyla ben bütün bu sistemi değiştirecek doğru düzgün bir siyaset izleyecek bir partinin içinde yer almak istiyordum. Emine Hanım ile sosyal bir devlet üzerine kurulu hiçbir ayrımcılığın olmadığı bir yapının içinde çalışmak için bu yapının içindeyim. İnsanlarla kurduğumuz ilişkiler, kırsal kökenli yurttaşlarımız da sıcak bakıyorlar ve destekliyorlar. Bu bizim için bir adım. Dev bir adım attığımızı düşünüyorum. İlk başta partiyi kuramazsınız, teşkilatlanamazsınız, seçime giremeziniz diyorlardı. Bunlar gerçekten büyük bir adım. Arkada sıkı destekler olmadan işleri imece usulü yürütmeye çalışıyoruz. Bu heyecanı yaratan yurt ve insan sevgisi. Bu sevgi ile insanlar büyük bir heyecan ile çalışıyorlar ve bu benim çok hoşuma gitti. Yüreklilikle çalışıyorum. Bu bir sosyal sorumluluktur. Ben hali vakti yerinde bir insanım. Daha fazla kazanma ihtiyacım yok. İnsanlar için çalışmak istiyorum. Böyle çalışarak bir noktaya gelebiliriz."