Güncelleme Tarihi:
BOMBALI SALDIRGANIN ANNESİ: ALLAH, KASIM'IN YAPTIĞINI KABUL ETMEZ
Kayseri'de, 17 Aralık 2016 tarihinde askerleri taşıyan otobüse yönelik bombalı terör saldırısında, 15 askerin şehit edilmesiyle ilgili davanın öğleden sonraki bölümü, aralarında bombalı saldırganın annesi Hürriyet Yıldırımçakar'ın da bulunduğu 3 tutuksuz sanığın ifadesinin alınmasıyla devam etti. 'Çektar' kod adlı PKK'lı terörist Kasım Yıldırımçakar'ın annesi tutuksuz sanık Hürriyet Yıldırımçakar, savunma yaptı. Oğlunu görebilmek için 3 kez yasal yollarla Kuzey Irak’a gittiğini söyleyen anne Hürriyet, yaşanan saldırı nedeniyle özür dileyerek, "Allah, Kasım'ın yaptığını kabul etmez” dedi.
Duruşmaya Van'ın Özalp İlçesi'nden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılan Hürriyet Yıldırımçakar, tercüman eşliğinde, Kürtçe savunma yaptı. Bombalı saldırganın annesi Yıldırımçakar, "11 çocuğum var. Kasım, PKK/KCK terör örgütüne 7-8 yıl önce katıldı. Ondan sonra hiç görmedim. Ubeydullah ise kaç yıl önce örgüte katıldı, bilmiyorum. Örgüte katılan çocuklarım için Emniyet Müdürlüğü’ne kayıp başvurusunda bulundum. Çocuklarımı görebilmek için 3 defa yasal yollarla Kuzey Irak’a gittim. Oğlum Ubeydullah, PKK'dan kurtuldu ve şu an askerlik görevini yapıyor. Tutuklu olan eşim İsmail Hakkı Yıldırımçakır’ın serbest bırakılmasını istiyorum. Böyle bir şey olmasından dolayı özür dilerim. Allah, bu yapılanı kabul etmez” dedi.
Tutuksuz sanık Elzem Şırnak da mahkemede verdiği ifadede, şunları söyledi:
"Sanıklardan Ekrem Uğur iş arkadaşım olur. Ferhat Tekiner ve Kenan Çiçek ile araç almak için irtibata geçtim. Kenan Çiçek, 4-5 kez yanıma geldi. Yanında birkaç kez Ferhat da vardı. Araba alma konusunda, 2011 model Clio marka araca 12 bin TL istedi. 2016’nın sonlarıydı. İkinci el hasarlı araç alıp, sattıklarını biliyorum. Yaşanan patlama ile hiçbir alakam yoktur."
Firari sanık Ferhat Tekiner’in annesi Vesfiye Tekiner ise tutuksuz olarak yargılandığı davada savunma yaptı. Oğlunun terörle ilgisinin olmadığını bildiğini dile getiren anne Tekiner, şöyle konuştu:
“Oğlum, hasarlı araç alıp, satardı. Kendisinin oto hırsızlığında sabıkası vardır. Şu an Irak Süleymaniye’dedir. Ferhat’ın olaya karıştığını sonradan öğrendim. Oğlumun terörle ilgisinin olmadığını biliyorum. Kendisine güvendiğim için bana ait arabayı oğluma satması için verdim. Kenan Çiçek ile görüşüp, görüşmediğini bilmiyorum. Patlama olayından sonra Ferhat, bana bir şey gelip, anlatmadı. Olayı televizyondan öğrendim. Yaklaşık 1 hafta sonra gazetelerde, patlamayla ilgili oğlumun fotoğrafını gördüm. Ferhat, patlamadan on gün kadar sonra eve geldi. Kendine 'Aranıyormuşsun' dedim. 'Anne, ben bir şey yapmadım. Sadece arabayı çaldım, beni kandırdılar' dedi. Oğluma 'Kolluk güçlerine git, teslim ol' dediğimde 'Bana inanmazlar. Kenan beni kandırdı. Uyuşturucu işi yapacağız; diyerek, arabayı çaldırdılar' dedi."
Davanın sabahki bölümünde, kendisine iddianame ulaşmadığı için savunma yapmayacağını söyleyen 2 numaralı sanık Kenan Çiçek, "İddianameye kabaca göz gezdirdim. Hakkımda verilen beyanları okumak için duruşma zaptı istiyorum" diyerek, ifade için ek zaman talep etti. Mahkeme heyeti, yargılamaya ara verdi.