Güncelleme Tarihi:
KASTAMONU (AA) - Kastamonu Üniversitesi Araç Rafet Vergili Meslek Yüksekokulu Avcılık ve Yaban Hayatı Programı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Anıl Soyumert Ertürk, birkaç gün önce aç kalan ayıların mezardan çıkardığı cenazeyi parçaladığını belirterek, "Bu yıl Batı Karadeniz ormanlarında yaşayan bozayıların diyetindeki meyvelerde düşüş var. Bu nedenle yeterli besin bulamayan bireyler, ihtiyaç duydukları besinleri sağlamak için yerleşim alanlarına önceki yıllara kıyasla daha çok yaklaştı" dedi.
Ertürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, insan-ayı çatışmasının dünyanın birçok yerinde olduğu gibi, Batı Karadeniz’de de sık karşılaşılan bir durum olduğunu söyledi.
“Bozayıların davranışı gereği sıkça insan yerleşimlerine yaklaştıkları bilinmektedir" diyen Ertürk, şunları kaydetti:
"Çoğunlukla besin aramak için gerçekleşen bu davranışın özellikle hayvanın doğal ortamında yeterli besin bulamadığı zamanlarda artış gösterdiği bilinmektedir. Özellikle yaz sonu ve sonbahar aylarında bozayıların besin ihtiyacında önemli artış meydana gelir. Bu dönemde bozayılar, orman meyveleri, kestane ve ceviz gibi ağaçların tohumları, otsu bitkiler, böcek larvaları ve diğer hayvanların leşleriyle beslenir. Koku alma duyuları son derece gelişmiş olan bozayı, bulunduğu alandan kilometrelerce uzak yerdeki leşin kokusunu kolaylıkla alabilir. Ek olarak, bozayılar karaca ve yaban domuzu gibi aynı alanı paylaştıkları türler üzerinden de beslenirler.
Ayrıca, kültür bitkileri, evcil hayvanlar ve çöplükler de zaman zaman bazı bireyler tarafından tercih edilebilir. Bu yıl Batı Karadeniz ormanlarında yaşayan bozayıların diyetindeki meyvelerde düşüş var. Bu nedenle yeterli besin bulamayan bireyler, ihtiyaç duydukları besinleri sağlamak için yerleşim alanlarına önceki yıllara kıyasla daha çok yaklaştı."
Ertürk, özellikle yaz başıyla ekim sonuna kadarki dönemde bozayıların, çiftleşme ve kışa hazırlık sürecinde yoğun besine ihtiyaç duyduklarından daha aktif olduklarına dikkati çekerek, besin türlerindeki azalışın hayvanları farklı kaynaklara yönelteceğini anlattı.
Bu dönemde bozayılarla karşılaşmaları engellemek için ormana yalnız çıkılmaması gerektiğini ifade eden Ertürk, şunları dile getirdi:
"Ormanda yürünürken mutlaka gürültü çıkarılması gerekmektedir. Genellikle bozayılar insanlarla karşılaşmaktan çekinir ancak ani karşılaşmalarda tehdit oluşturan durum görürlerse saldırgan davranabilirler. Yoğun yağış ve ters esen rüzgar gibi hayvanın ses ve koku almasını engelleyecek durumlarda bozayılar insanların yaklaştığını fark edemeyebilir.
Bu gibi durumlara mahal vermemek için ormanda dolaşırken mutlaka gürültü çıkartılması gerekiyor, yüksek sesle konuşmak oldukça işe yarar. Böylece ayı, karşılaşmaya fırsat vermeden bölgeyi zamanında terk edebilir. Bazen ormanda yavru ayılar görülebilir. Unutulmamalıdır ki anne ayının yakında olma ihtimali çok yüksektir. Yavru yakınında dolaşan insanı anne ayılar her zaman tehdit olarak algılar. Bu nedenle araç içinde bulunuluyorsa asla terk edilmemeli, fotoğraf çekmek için dahi kesinlikle yavruya yaklaşılmamalıdır. Bu gibi durumlarda yavruyla ilgilenmeden alan yavaşça terk edilmelidir.”
- Mantar toplayanlara uyarı
Mantar toplamaya gidenleri de uyaran Ertürk, ayıların orman meyvelerinin ve mantarların yerlerini bildiğini, olgunlaştıklarında bu besin kaynaklarından yararlandıklarını söyledi.
Bu gibi durumlarda ayılarla karşılaşma riskinin arttığını belirten Ertürk, şunları ifade etti:
"İşi şansa bırakmamak için ormanda kesinlikle yalnız dolaşılmaması gerekiyor. Bu gibi bölgelerde mümkün olduğunca yüksek sesle konuşarak ayının alana girildiğinin farkında olması sağlanmalıdır. Bozayıların diyetlerinin bir bölümünü de diğer hayvan türlerinin ölü bireyleri oluşturur. Özellikle sonbahar sonlarında ve ilkbahar başlangıcında, orman meyvelerinin az bulunduğu dönemlerde bu besin kaynağına daha çok yönelirler. Bu davranış özellikle ormandaki ölü bireylerin hızlı şekilde tüketilmesini ve bu sayede hastalık yaymasını engeller. Bu dönemlerde insanlar tarafından kesimi yapılan büyükbaş ve küçükbaş hayvanların kullanılmayan bölgelerinin yerleşim yerleri yakınlarındaki araziye bırakılmaması önemlidir.
Ayılar, nadiren de olsa saldırgan tavır sergileyebilir. Genellikle hareketleri korkutma amaçlıdır. Önemli olan hayvana karşı tehdit olmadığınızı, aynı zamanda ondan korkmadığınızı hissettirmektir. Böyle bir durumda yavaşça bölge terk edilmeli ancak asla hızlı bir şekilde koşarak kaçılmamalıdır.”