Güncelleme Tarihi:
KARAMAN (AA) - MEHMET ÇETİN - Karaman'da, 1976 yılında alınan kararla sit alanı ilan edilmesinin ardından hasar gören evlerinin tamiratını dahi yapamayan Madenşehri köylülerinin mağduriyetinin, köyün başka bir yere taşınması ile sona ermesi planlanıyor.
Çevresinde Hititler ve erken Hristiyanlık dönemine ait yerleşim yerlerinin bulunduğu Karadağ'ın kuzeyinde yer alan Madenşehri'nde köylüler, yıllardır tarihi kalıntılarla iç içe yaşayarak bu eserlere gönüllü bekçilik ediyor. Yakınlardaki eski yapılardan alınan taşların kullanıldığı evleriyle dikkati çeken köy, adeta açık hava müzesini andırıyor.
Su ihtiyacı uzun süre Roma ve Bizans döneminden kalma sarnıçlardan sağlanan köyde bir kilise kalıntısı, farklı amaçlarla kullanılan lahit parçaları veya çeşitli büyüklükte küpler göze çarpıyor.
- Köyde eski evler ile yaşlı insanlar var
Madenşehri köyü sakinleri, bölgenin 1976 yılında sit alanı ilan edilmesinden bu yana pek çok sıkıntı yaşıyor. Zaten eski olan evlerinde hiçbir düzenleme yapmalarına izin verilmeyen köylülerin yeni ev inşasına da izin verilmiyor. Sıkıntılar nedeniyle sürekli göç veren köyde tamir edilmeyen eski evlerde yaşayanların çoğunluğu yaşlılar.
Sorunun çözülmesi amacıyla köyün başka bir yere taşınması yönünde başlatılan çalışmalar, Karaman Valiliğinin girişimleri ile hızlandırıldı. Madenşehri köyü, "3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlenmesine Dair Tarım Reformu Kanunu" kapsamında uygulama alanı ilan edildi.
Son aşamaya gelinen çalışmalarda köyün 2 kilometre uzaklıktaki alana taşınması için imar planı hazırlandı. Biner metrekarelik 109 parselde devlet tarafından yaptırılacak evler, hak sahiplerine uygun şartlarda devredilecek.
- "Köyde çivi bile çakamıyoruz"
Köy muhtarı Durmuş Ali Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tarihi çok eskilere dayanan köylerinin bulunduğu bölgenin birçok medeniyete ev sahipliği yaptığını söyledi.
Köyün 1976'da sit alanı ilan edildiğini dile getiren Demir, "O tarihten bu yana köyde çivi bile çakamıyoruz. Evlerimizde en küçük bir tamiratı yaptığımızda ceza ödüyoruz. Köylü 39 yıldır anlatılmaz sıkıntılar çekiyor, hepimiz mağduruz. Daha önce muhtarlık yapan arkadaşlarımız köyün başka bir yere taşınması için uğraşsalar da bu bir türlü gerçekleşmemiş" dedi.
- Kızlar köye gelin gelmek istemiyor
Tarım ve hayvancılıkla geçinen köy halkının maddi sıkıntılar içerisinde olduğunu dile getiren Demir, şöyle devam etti:
"Burası sit alanı olduğu için yeni ev de yapılamıyor. Yeni evlenecekler ya babasının, akrabasının ya da köyden taşınan birisinin evine oturacak. Onlar da eski evler, bakımsız. Tamir etmek yasak. Köyden bir genç evlenmek istediğinde karşı taraf 'önce ev' diyor. O yüzden köye kimse gelin gelmek istemiyor. Kızlar burada oturmak istemeyince gençler göç etmek zorunda kalıyor. Köy hep 80 hane kaldı. Gençler gidiyor, ihtiyarlar kalıyor."
- Yeri evlerinin bedelsiz verilmesini istiyorlar
Demir, sorunun bu kadar uzun sürmesinde kendilerinin de hatalarının bulunduğunu, bunu tekrarlamak istemediklerini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"İstedik ki bu tarihi zenginliğin içinde yaşayalım ama olmadı. Şimdi ilgili kurumlarla uyumlu bir çalışma başlatıldı. Köyün taşınmasında son aşamaya gelindi. Yeni yerimizde sıkıntıların aşılacağı inancındayım. Devlet yeni evler yapacak, biz de uzun vadede ödeyeceğiz. Terk ettiğimiz evlerden hiçbir hak talep edemiyoruz. Yıllardır kullandığımız evlerin tapusu yok. Her ne kadar şartlar uygun olsa da köylünün yüzde 80'i krediyi ödeyecek güçte değil. Devletimizin gücünü biliyoruz. Gönül ister ki taşındığımızda evler bize bedelsiz verilsin. Çünkü biz evlerimizi terk etmek zorunda kalıyoruz."