Güncelleme Tarihi:
Bülent DİKTEPE/ KARABÜK,(DHA) - KARABÜK Demir ve Çelik Fabrikaları A.Ş. (Kardemir) Genel Müdürü Ercüment Ünal, "Ülkemiz çelik sektörü ufak bir daralma ile ya hasta oluyor ya da grip. Oysa yaşanan gelişmelerden Çin ayrışıyor, ABD ayrışıyor" dedi.
Karabük Üniversitesi’nde düzenlenen, '3'üncü Uluslararası Demir Çelik Sempozyumu' kapsamında, 'Küresel Çelik Endüstrisi ve Beklentileri' konulu oturum gerçekleştirildi. Üniversitenin Demir Çelik Enstitüsü Konferans Salonu'nda yapılan oturumu yöneten Kardemir Genel Müdürü Ercüment Ünal, sektöre ilişkin uzun vadeli tahminlerde bulunmanın mümkün olmadığını söyledi. Geçmişte çelik sektörüne ilişkin 3-5 yıllık tahminler yapılırken bugün için 3 aylık tahminlerde bile sapmaların yaşandığına dikkat çeken Ünal, son aylarda hammadde fiyatlarında yaşanan dalgalanmaları buna örnek olarak gösterdi. Ünal şöyle devam etti:
"2015 yılından itibaren piyasalar değişti. Eskiden sektör 3 yıl iyi gider, 1 yıl dip yapardı. Sonra tekrar toparlanırdı. Bunu bizler çok iyi tahmin edebilirdik. Global çelik endüstrisinde şu an kapasite fazlalığı nedeniyle arz talep dengesinde 2015’den bu yana sıkıntı yaşıyor. Bu sıkıntının temel sebebi Çin’deki kapasite fazlalığıdır. Çin’deki tesislerin devlet destekleri ile zararına da olsa mal satması fiyatları aşağıya çekti. Türkiye’nin ciddi pazarları arasında yer alan Ortadoğu bölgesindeki karışıklıklar da pazar kayıplarına neden oldu."
Geçmişte 3-5 yıllık, hatta 10 yıllık verilere göre yaptıkları tahminlerin de artık 3 aya indiğine dikkat çeken Ünal, "Eskiden 3 yılda yaşadıklarımızı 3 ay içerisinde yaşar hale geldik. Örneğin bundan 2 ay önce hurda fiyatları 300 dolardı. Sonrasında bir panikle 260 dolar mertebesine düştü ve kısa bir süre sonra yeni bir hareketle tekrar 300 dolaraa çıktı. Şimdilerde tekrar indi. Oysa eskiden sağlıklı bir şekilde yükselir ve düşüş gösterirdi. Şimdi ise talep ve mamul fiyatları girdi fiyatlarını destelemiyor ve fiyatlar geri kırılıyor. Sektör kendi yönünü belirleyemiyor" dedi.
Ünal, şu andaki çelik kapasitesinin yüzde 50’sini üreten ve dünyaya ihracat yapan Çin’in son 3-4 aydır politikasını değiştirerek ihracatını kestiğini ifade ederek, "Şimdiki sıkıntımız ise gelişmekte olan ülkelerdeki talebin zayıflaması oldu. Ortadoğu’da bir hareket yok. Avrupa’ya gidiyorsunuz otomotiv sektörü dışında inşaat sektörü yok. Büyümeler yüzde 2-2.5 seviyelerin üstünde değil. Bakıldığında Çin ve ABD’nin ayrışmış olmasına rağmen talepte ciddi sıkıntılar var. Talepteki sıkıntılara rağmen fiyatlar aşağı doğru hareket etmiyor, fiyatlar sabit ama yönü belirsiz" diye konuştu.
Türkiye’de 50 milyon tonun üzerinde çelik üretim kapasitesinin olduğunu, geçen yıl ise fiili üretimin 33.5 milyon ton seviyesinde olduğunu hatırlatan Ünal, "Yani kapasitelerimizin önemli bir kısmı atıl kaldı. Burada nihai ürün tüketimini artırmak için politikalar geliştirmeliyiz. Bir taraftan atıl kapasitelerimizi kullanamıyoruz, diğer yandan ise ihraç ettiğimiz kadar çeliği ithal ediyoruz. Çok hızlı gelişen ve küresel gelişmelere karşı çok duyarlı bir sektörün içerisindeyiz. Ülkemiz çelik sektörü ufak bir daralma ile ya hasta oluyor ya da grip. Oysa yaşanan gelişmelerden Çin ayrışıyor, ABD ayrışıyor. Ancak ülkemizde, yaşanan gelişmeler karşısında aksiyon almak için gecikiyoruz ve bu zaman kaybı da sektöre rekabetçiliğini kaybettiriyor" dedi.
FOTOĞRAFLI