Güncelleme Tarihi:
Ömer KOÇ/KAHRAMANMARAŞ, (DHA) - GAZİ Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Şahin, Bağdat, Musul, Şam ve Halep hattının toprak parçası üzerindeki bir çizgiyi ifade etmediğini belirterek, "Buralar İslamiyet'teki ana akım çizginin oluştuğu yerlerdir. Burada sadece insanlar, şehirler yok edilmiyor, burada kültür yok ediliyor" dedi.
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) ile Tarih ve Kültür Öğrenci Topluluğu tarafından 'Yakınımızdaki Coğrafya: Ortadoğu' başlıklı konferans düzenledi. Cahit Zarifoğlu Konferans Salonu'ndaki konferansa Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Şahin konuşmacı olarak katıldı.
Konferansın açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Durmuş Deveci, Türkiye'nin her koşulda güçlü olmasının gerekliliğini anlatarak, Müslüman halklar güçlü Türkiye'nin peşinden yürümeye hazır. Zihniyet; 19'uncu yüzyılda da, 21'inci yüzyılda da aynı. O yüzden her zaman çok çalışmamız, uyanık olmamız lazım. Birbirimize düşmememiz lazım" dedi.
Ortadoğu coğrafyasının geçmişte de, bugün de stratejik bir bölge olduğunu ifade eden Mehmet Şahin ise, Ortadoğu'da bugünü anlamak için 5 yıl öncesine bakmak gerektiğini söyledi. 5 yıl öncesinde Ortadoğu'daki değişikliklerin demokratikleşme olarak yorumlandığını fakat sonucun hiç de denildiği gibi olmadığını belirten Şahin, 'Arap Baharı' olarak nitelendirilen Arap hareketlerinin de bahardan ziyade boran olduğunu kaydetti.
Mehmet Şahin, "Bu coğrafyadaki kentler; Bağdat, Musul, Şam ve Halep. Bu çizgi, bu hat sadece bir toprak parçası üzerindeki bir çizgiyi ifade etmez. Buralar İslamiyet'teki ana akım çizginin oluştuğu yerlerdir. Burada sadece insanlar, şehirler yok edilmiyor, burada kültür yok ediliyor" diye konuştu.
"KİMSE IŞİD'ELE MÜCADELE ETMİYOR"
Türkiye'yi bölgenin model ülkesi olarak tanımlayan, Batı'nın bakış açısının 2011-2012 tarihlerinden sonra değiştiğini belirten Şahin, bu tarihlerden itibaren elbirliği ile yoğun bir karalama kampanyasına girişildiğini ifade ederek şöyle devam etti:
"Önce 'Türkiye IŞİD'e destek veriyor' dediler. İçimizdeki İrlandalılar da buna destek oldular. Bu ortaya çıktı ki Türkiye destek vermiyor. Bu defa da 'Türkiye yeterince mücadele etmiyor' dediler. Türkiye 'Her şeyimle mücadele edeceğim' dediğinde de bu defa, 'Sen dışarıda dur, biz mücadele ederiz' dediler. Kimsenin IŞİD'le mücadele ettiği yok. Amaçları, bu coğrafyanın siyasal, toplumsal ve inanç yapılarına zarar vermek."
"İRAN'IN POLİTİKASINI İKİ ŞEY BELİRLER"
Türkiye- Irak ilişkilerini de değerlendiren Şahin, Irak'ın Türkiye karşıtı tutumuyla ilgili "Bağdat'tan gelen ses Bağdat'tan gelmiyor. Bağdat'tan gelen ses yüzde 70 Washington, yüzde 30 İran'dan geliyor" dedi. PKK'nın Suriye kolu PYD için de "PYD, PKK'nın kolu değil, ta kendisidir" diyen Mehmet Şahin, PYD'nin Suriye'nin bütünlüğü için en büyük tehditlerden biri olduğunu, bu coğrafyada oluşturulan PKK, PYD ve YPG gibi örgütlerin amacının Kürtlerin; Türkler, Araplar ve Farslarla olan ilişkilerini zehirlemek olduğunu ifade etti.
Bölgedeki İran-ABD ilişkilerini de değinen Şahin, "İran bir İslam devleti değildir. İran, İslam devleti kılığına bürünmüş bir fars ulus devletinden başka bir şey değildir. İran'ın dış politikasını ideoloji belirlemez. İster seküler ideoloji olsun, Şah döneminde olduğu gibi. İster 79'dan sonraki olduğu gibi Humeyni'nin ideolojisi belirlemez. İran'ın dış politikasını iki şey belirler; biri tarihi hafızadır, ikincisi ise coğrafi hafızadır" diye konuştu.
Konferansın sonunda Rektör Durmuş Deveci, Mehmet Şahin'e hediye verdi.
FOTOĞRAFLI