Güncelleme Tarihi:
Çok eski bir yerleşim merkezi olan Ayvalık’a ilk yerleşenler ise Misyalılar. Antik çağda Ayvalık’ta yer alan adalar ‘Hekatonisa Adaları’ olarak biliniyor. Bu ismin, Nasos Antik Kenti’nin baş tanrısı Apollo’nun takma adı Hekatos’tan geldiği ileri sürülüyor. Ayvalık ve çevresi M.Ö. 330-30 yılları arasında Makedonyalıların, M.Ö. 30-M.S. 395 arası Romalıların, M.S. 395-1453 arasında Bizanslıların hâkimiyetinde kalmış.Fatih Sultan Mehmet’in Midilli’yi almasıyla bölgede korsanlık sona ermiş, deniz güvenliği sağlanmış, civar adalarda yaşayan halk Ayvalık ve Cunda (Alibey) Adası’na yerleşmiş. Balıkçılıkla geçinen halk, sanayi ve deniz ticaretini geliştirilerek Ayvalık’ı bir kent haline getirmiş. Tam kapsamlı olmasa da bölgede Antik Çağ’a ait birçok çanak ve çömlek parçalarına rastlanmış. 14’üncü Yüzyıl’da Osmanlı Devleti’nin hâkimiyetine girmiş.
1430’lu yıllarda kurulmuş
Bugünkü Ayvalık 1430’lu yıllarda kurulmuş. Bu dönemde ilk kez deniz üssü oluşturulmuş ve bölgeye Rumlar yerleşmeye başlamış. 1789’dan itibaren gayrimüslimlerin yaşadığı özerk bir bölge olan Ayvalık, 1821’deki Yunan ayaklanması sonucunda boşaltılmış ve sonrasında Karesi Sancağı’na bağlı bir ilçe olmuş. Ardından Rumlarla anlaşma yapılarak geri dönmeleri sağlanmış ama eski gücüne kavuşamamış. 29 Mayıs 1919’da Yunan kuvvetleri tarafından İngilizlerin desteğiyle işgal edilmiş. Ulusal Kurtuluş Savaşı’nda Ayvalık Cephesi’ni kuran 172’nci Alay Komutanı Yarbay Ali Çetinkaya tarafından işgalci güçlere ilk kurşun sıkılmış. Büyük Taarruz’un ardından, 15 Eylül 1922’de Türk askeri birlikleri Ayvalık’a girmiş ve Yunan işgali son bulmuş. Ayvalık, 19’uncu ve 20’nci yüzyılların başlarında en parlak dönemini yaşamış, neo klasik mimarinin örneklerinden kentsel bir doku oluşturmuş. Bu zaman sürecinde kiliseler, değirmenler, camiler, ayazması, eski yağ fabrikalar göze çarpıyor. Kiliseleri, camileri, manastırları, taş evleri, adaları, koylarıyla zamanın boşa harcanmaz kıymetini hissettiren bir gezinti yapacağınız Ayvalık; Şeytan Sofrası, Taş Kahve, Şeytanın Kahvesi, Sarımsaklı plajları, Cennet Tepesi, Küçükköy Kent Müzesi, Zeytin Müzesi, Altınova, Kum Ada, Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü, sualtı güzellikleri, deniz ürünleri, tostu, zeytini, zeytinyağıyla da sembol bir kent.
Başkan Ergin’den çağrı
Belediye Başkanı Mesut Ergin, Ayvalık’ın geçmişten günümüze kadar korunduğunu, 2 bin 300 tescilli yapıya sahip olduklarını gururla anlatıyor ve bu rakama Türkiye’de hiçbir kentin ulaşamadığını söylüyor. Ayvalık’ta bu yapılar bile görülmeye değer. Başkan Ergin diyor ki: “Konuklarımızı bu değerleri görmeye ve yaşamaya davet ediyoruz. Pandemi sonrası artık her şey dahil sistem geçerliliğini yitirdi. Gelsinler sokakta gezsinler, yaşasınlar, Ayvalık’ın güzelliğini hissetsinler. Tabiat parkında oksijen depolasınlar, ot ve balık çeşitlerinden oluşan yemeklerini yesinler, denizlerine girsinler, adalarını dolaşsınlar, zeytinini, zeytinyağını alsınlar, mutlu ve huzurlu bir şekilde evlerine dönsünler.”
‘MODEL AYVALIK’ İLE BAMBAŞKA BİR AYVALIK 2020’de tanıtımı yapılan, Kovid-19 nedeniyle henüz yaşama geçirilemeyen ‘Model Ayvalık’, uluslararası medya kuruluşları ve seyahat acenteleriyle çok sıkı işbirliği içinde Ayvalık’ı bir zindelik, sağlıklı yaşam, tarih, sanat, doğal ürünler ve lezzet diyarına dönüştürülecek. ‘Model Ayvalık’ zihniyetinin anayasası olan katılımcı, geliştirici ve koruyucu bir çizgide yaşamın tüm zenginlikleri ve renkleri, sayı olarak her yıl büyüyen ziyaretçilere sunulacak. Kalkınma stratejileri özgün ve sürdürebilir projeler üzerine yoğunlaştırılacak. Aynı zamanda geleceğin yeni yaşam biçimleri/tüketici profilleri ve talepleri doğrultusunda değişen ve gelişen dünyamızda ‘Model Ayvalık’ anlayışıyla turizm sektörüyle el ele kalıcı projeler yaşama geçirilecek. Küresel dünyada yeni oluşumlar ve dönüşümler sağlıklı yaşamı şart kılıyor. Zinde yaşamın altyapısını oluşturan sağlıklı beslenme yeni yaşam tarzının önemli bir parçası haline dönüşüyor. Ülkemizde gurme beslenmenin merkezi olan Ayvalık’ta başta Avrupa’nın en kaliteli zeytinyağı üretimi olmak üzere, sağlıklı beslenme bir gelenek olarak nesilden nesile bugünlere geldi. Devamında ise ‘Model Ayvalık’ projesiyle çok farklı yeni bir davetkâr destinasyon yaratılacak.