Güncelleme Tarihi:
1994 yılında Kula Devlet Hastanesi’nde kadın hastalıkları ve doğum uzmanı olarak görev yapan Batı Anadolu Central Hospital Yönetim Kurulu Başkanı Op. Dr. Özer Gürbüz, bu yıllarda aşılama yöntemiyle Kula’da bir çok infertil hastanın tedavisini gerçekleştirdi. Bu yapılan tedavilerden biri olarak dünyaya gelen Elif Nur Saracalıoğlu, Muğla Sıtkı Koçman Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nü bitirerek yaptığı tedaviyle dünyaya gelmesini sağlayan Op. Dr. Özer Gürbüz’e ait Batı Anadolu Central Hospital’da diyetisyen olarak göreve başladı. 1990 yılında kadın hastalıkları ve doğum uzmanı olduktan sonra memleketi Kula’ya tayin istediğini belirten Op. Dr. Özer Gürbüz, “O yıllarda çeşitli dönemlerde Kula’ya kadın hastalıkları ve doğum uzmanları da gelerek görev yaptılar. Ben doğduğum ilçeye geldiğimde ilk iş olarak çocuğu olmayan hastalarla ilgilenmeye başladım. O dönemde o kadar çok çocuğu olmayan hasta vardı ki... Hepsinin tedavisine başladık. Yapılan tedavilerin ardından hamile haberleri gelmeye başladı. İlk başlarda çok hasta hamile kalınca, çevre il ve ilçelerden de hastalar gelmeye başladı. Bir müddet sonra tedavisi kolay olan hastalar hamile kaldı ve doğumları gerçekleşti. Ancak daha dirençli dediğimiz hastaların tedavisi devam etti. Elif’in ailesi de o dirençli aileler arasındaydı. Uzun süren tedavilerin ardından hamilelik oluşmamış hastalarda daha özenle çalışılması gerekiyor. Ailesi Kula’nın yerlilerindendir. Elif’in ailesi 10 yıldır çeşitli yöntemlerle hamile kalmayı denemiş, ancak tedavi başarıya ulaşamamış. Bizim yaptığımız tedavi ile başarılı bir hamilelik sürecinin ardından Elif dünyaya geldi” dedi.
GURUR KAYNAĞIMIZ
Elif ile 25 yıl sonra karşılaşma sürecini anlatan Op. Dr. Özer Gürbüz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir gün hastanede odamda otururken kapı çaldı. Pırıl pırıl bir genç kız karşımda görüşmek istediğini söyledi. Böyle girişimci ve özgüvenli gençler her zaman hoşuma gider. Odaya davet ettim. Kendini tanıtırken, ‘yıllar önce sizin yaptığınız tedavi ile dünyaya geldim’ dedi. Elif hikayeyi anlatınca ben de hatırladım. Hemen gerekli işlemleri yaptık. 25 sene önce başlayan hikayeyi beraber yazmaya devam ettik. Kendisi şu anda hastanemizde iki yıldır çalışıyor. Çok başarılı, geleceği parlak, öğrenmeye açık bir genç. Böyle gençler bizim gurur kaynağımız. Yıllar sonra Türkiye’nin parlak yıldızları olarak, birer birey olarak görmek beni gururlandırıyor. Annesi ve babası da ara ara ziyaretimize gelir. Onlarla da görüşmeye devam ediyoruz. Her bir çalışanımı ailemden bir birey olarak görürüm. Fakat Elif’le aramızda ayrı bir bağ var.”
İKİNCİ EVİM OLDU
Batı Anadolu Central Hospital’ı ikinci evi olarak gördüğünü söyleyen diyetisyen Elif Nur Saracalıoğlu ise okulu bitirdikten sonra iş aramaya başladıdığını söyledi. Kula’nın küçük bir ilçe olduğunu kaydeden Saracalıoğlu, “Bizim alanımızda iş imkanları biraz kısıtlı. Ailem Özer Bey ile sürekli görüşüyordu. İzmir’e geldiğimiz zaman bir gün Dr. Özer Bey’i ziyaret etmek istedim. Kendisine bu hikayeyi anlattım. İş istediğimi söyledim. Kendisi de bana severek yardımcı oldu. Ailem de Dr. Özer Bey’in yanında çalıştığım için çok mutlu. Ben hem yaptığı tedavi ile dünyaya gelmemi sağlayan hem de hastanesinde bana iş imkanı sağladığı için Dr. Özer Gürbüz’e teşekkür ederim” diye konuştu.
1995’li yıllarda Türkiye’de aşılama tedavisinin günümüzdeki kadar yaygın olmadığını ifade eden Op. Dr. Özer Gürbüz, o dönemde İzmir ve Denizli’deki merkezlerde de tüp bebek tedavisi uyguladıklarını söyledi. Çocuk sahibi olmak için ilk yöntemin normal ilişki, ikinci yöntemin ise aşılama ve tüp bebek olduğunu dile getiren Gürbüz, “O dönemde Kula’da çok başarılı hamileliklere imza attık. Bu tür tedavilerin başarılı olması için hastaların öncelikle doktorlarına güvenmeleri, inanmaları gerekiyor. İnanmak başarıyı artırıyor. Sürekli negatif düşünen çiftlerde başarı şansı düşüyor” ifadelerini kullandı.