Yaşları Küçük Ama Sorumlulukları Büyük

İzmir’in Konak ilçesinde, bilinçli nesiller yetiştirmek hedefiyle başlatılan ‘Kentin Kültür Elçileri’ adlı eğitim programını başarıyla tamamlayan Konaklı çocuklar sertifikalarını aldı.
Konak Kent Konseyi Çocuk Meclisi ile Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı (ÇEKÜL) işbirliğinde yürütülen ‘Kentin Kültür Elçileri’ adlı eğitim programı sona erdi. Konak Belediyesi’nin desteklediği, gelecek nesillerin kentlilik bilinci kazanmaları ve edindikleri bilgileri paylaşarak çoğaltmalarını hedefleyen projede görev alan 20 gönüllü çocuğa sertifikaları Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş tarafından verildi. Prof. Dr. Türkan Saylan Alsancak Kültür Merkezi’nde düzenlenen törene Başkan Pekdaş’ın yanı sıra Konak Kent Konseyi Başkanı Hamit Mumcu, Yönetim Kurulu Üyeleri, ÇEKÜL Vakfı’nın eğitmenleri ile aileler katıldı.
‘Kentler Çocuklarındır’ sloganıyla başlatılan projeye katılarak, her biri gönüllü birer kültür elçisi olan çocukları kutlayan Başkan Pekdaş onlardan öğrendiklerini ailelerine ve çevrelerine öğretmelerini istedi. İzmir’in 8 bin 500 yıllık bir tarihi geçmişe sahip bir kent olduğunu belirten Pekdaş, “Bizim bu topraklarımızda farklı zamanlarda çok farklı medeniyetler bir arada yaşamışlar. Bu şehre çeşitli zenginlikler katmışlar. Bu zenginliklerin üzerinde şimdi biz yaşıyoruz. Dolayısıyla bizim bu tarihi zenginlikleri korumak, kent kültürümüzün bunlardan oluştuğunu bilmek ve bunları gelecek nesillere aktarmak gibi bir borcumuz var. Bu görevi de sizler yapacaksınız. Bizler sadece bir köprüyüz, aracıyız. Ben sizlerin bunları çok iyi başaracağınıza inanıyorum. Şimdiden sorumlu bir yurttaş olarak, birer kültür elçisi olarak bizlere çok yardımcı olacağınıza inanıyorum” dedi.
Kentin Kültür Elçisi olan çocuklardan ortaokul öğrencisi Cansu Bayezit ise, “Tarihi korumalıyız. Çünkü tarihini bilmeyen geleceğini yaşayamaz. Tarihi eserler bizim kültürümüzü yansıtıyor. Onlara değer vermeliyiz” dedi. Lise öğrencisi Tuğçe Güveli de İzmir’i ve Konak’ın tarihini öğrendiklerini belirterek, “İzmir denilince aklıma hemen Saat Kulesi ve deniz geliyordu. Bu eğitimler sonunda kentimizi daha iyi tanıdık. Daha çok köklerine indik. Kadifekale, Agora gibi pek çok yeri gördük. Şimdi İzmir denilince aklıma sadece deniz gelmiyor” diye konuştu.