Uzmanlar: Karbonhidradı dışlamayın

İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Ceren Türkcan Kayhan, beslenme, doğal yaşam ve spor üçlüsünde içerisinde karbonhidratlar ve insülin hakkında yeterince bilgi sahibi olunmadığını söyledi.

İnsülinin, kan şekerini düşüren hormon olduğunu anlatan İEÜ Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Ceren Türkcan Kayhan, “İnsülin, enerji ihtiyacı varsa glikozdan vücuda gerekli enerjiyi sağlamaya çalışır. Eğer ihtiyaç yoksa enerji üretmek üzere depo yapar.  Dışarıdan alınan gıdalarla vücuttaki glikoz miktarı bir düşer bir artar. İnsülin ise bu süreçte sürekli kandaki glikoz miktarını dengede tutmaya çalışır. Bize düşen bu dalgalanmaların minimum düzeyde kalmasını sağlamaktır. Yani karbonhidrat yemeyelim, kilo verelim, karın yağları gitsin, kollar sıkılaşsın gibi bir algı tamamen yanlış. Çünkü karbonhidratların vücudumuzda tek kullanıldıkları yer enerji üretimi veya enerji depolama değildir" dedi.

'YANLIŞ SEÇİMLER YAŞAM KALİTESİNİ AZALTIYOR'

Her gıdadan dengeli bir şekilde yenilmesi gerektiğini aktaran Kayhan, öğünlerde seçilen karbonhidrat çeşitlerine dikkat edilmesinin yararlı olacağını kaydetti. Yanlış yemek seçimleri nedeniyle kan şekerinde ani yükselme sonucu reaktif hipoglisemi oluştuğunu belirten Kayhan, “Reaktif hipoglisemi, vücudun dengeyi sağlamak amacıyla insülini fazla miktarda devreye almasıdır. Bu durumda daha yeni yemek yemiş olmanıza rağmen açlık hissedersiniz, çarpıntı başlar, terleyebilirsiniz, ağır bir şekilde uykunuz gelir. Tüm bunların nedeni ani şekilde düşen kandaki şeker miktarınızdır. Bu belirtileri görmemek ve hayat kalitenizi artırmak istiyorsanız öğünlerde seçtiğiniz karbonhidrat çeşitlerine dikkat etmelisiniz" diye konuştu. 

Atıştırmak için alınan poğaça, bir tabak pilav, makarna veya ekmeğin günün ilerleyen saatlerinde uyku basması olarak dönebileceğini ifade eden Kayhan, şunları söyledi:
“Bu belirtilere ilaveten el titremesi, çarpıntı, ani duygu durum değişiklikleri, baş ağrısı gibi belirtiler de görülebilir. Kompleks karbonhidrat dediğimiz karbonhidrat türevlerini öğünlerinize yerleştirirseniz bu belirtilerinizin giderek azaldığını göreceksiniz. Ayran, kefir, yoğurt, kuruyemiş gibi ara öğünlerde tüketilen gıdalar ile günlük besin ihtiyacının birçoğu karşılanmış olacaktır. Kaliteli yağları içeren zeytinyağı, fındık, badem ve cevizi öğünlerimize eklemek de fayda var."