Türkiye İnovasyon Haftası

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Mart 17, 2016 16:42

- Ekonomi Bakanı Elitaş:- "Türkiye'nin gelecekteki büyümesi ve rekabet gücü inovasyon kapasitesine dayalı"- "Ülke olarak orta vadeli hedefimiz, Ar-Ge harcamalarının milli gelirden aldığı payı yüzde 3 seviyelerine çıkarmaktır"

Haberin Devamı

İZMİR (AA) - Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş,

 "Türkiye'nin gelecekteki büyümesi ve rekabet gücü inovasyon kapasitesine dayalı" dedi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) tarafından Ekonomi Bakanlığı katkılarıyla düzenlenen Türkiye İnovasyon Haftası İzmir Buluşması'nda konuşan Elitaş, bir şey bulma, geliştirme, bir şeyi ileri noktaya götürmenin dünyada büyük önem taşıdığını belirtti.

Elitaş, gelişmenin hayata ulaşması, somutlaşması, takdir edilmesi halinde önünde hiçbir şeyin duramayacağını ifade ederek, bu gelişmeyi hayata geçirmek için farklı desteklere ihtiyaç olduğunu söyledi. Öncelikle gençlerin zihnindeki pırıltıyı hayata geçirmek için bir somut değer ortaya çıkarmak gerektiğini, bunun için iş alemine de çok önemli görevler düştüğünü kaydeden Elitaş, "İş aleminin, gençlerin emeğinin hayata dönüştürülebilmesi için inovasyon haftasına önem göstermeleri önemli. Aynı şekilde üniversitelerimizin gençlerin üretme, geliştirme, yenileştirme ve insan hayatını kolaylaştırma ile ilgili yaptıkları gayretlerini dikkate alıp ileriye götürmesi gerek. Devlete, hükmete de önemli görevler düşüyor" diye konuştu.

Haberin Devamı

Bakan Elitaş, gençlerin önündeki engelleri, iş adamı ile buluşmaları arasındaki ortaya çıkabilecek sorunları ortadan kaldırmanın hükümetlerin görevi olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

"Biz bir olursak, birlikte düşünme imkanını ilke edindiğimiz taktirde sorunları aşmamamız için herhangi bir sebep yoktur. Dünya tarihinde baktığımızda savaşlardan ticarete, eğitimden sağlığa kadar her alanda yeni fikirlerin tarihe yön veren asıl güç olduğunu hiçbirimiz inkar edemeyiz. Her tasarımcının kafasında maden yatakları vardır. Genç yatırımcı beyinler hayallerle doludur. Farkı ortaya koyanlar, yeni bir şey söyleyenler asla belirli kalıplarla bakmazlar. Bazı madenler, bazı zenginlikler belirli ülkelerde belirli sınırlarda yer alabilir. Ancak hiç bir devlet veya halk iki şeyin tekeline sahip değildir, cesaret ve yeni fikirler. Bu iki faktör tüm milletlerin gelişmesi ve refaha ulaşması için kullanışlı ve gerekli olan iki unsurdur. Öngörü, hayal gücü ve yenilikçilik geçmişte olduğu gibi 21. yüzyılda da ulusların yükseliş ve çöküşlerinin hikayesini yazacaktır. Bu nedenle inovasyon stratejik öneme bir meseldir. Geçmişe baktığımızda büyük devletlerin dahi çöküşünün ardında yatanın zamanın ruhunu anlayamamaları olduğunu görüyoruz. 19. yüzyılda teknolojik gücün ekonomileri inşa etti, 20. yüzyılda tasarım ve markalaşma da ekonomik güç denkleminde devreye girdi. 21. yüzyılın dünyasını da teknoloji, tasarım ve marka üretenler kuracaktır. Kendini yenileyenler yani inovasyon yapanlar, inovasyon yapamayanları yönecektir. Sanayi inkılabından beri zamanın ruhu budur."

Haberin Devamı

-"Türkiye 2008 dünya krizi sonrası ekonomik anlamda pozitif yönde ayrıştı"

Türkiye'nin gelecekteki büyümesi ve rekabet gücünün inovasyon kapasitesine dayalı olduğunu vurgulayan Elitaş, bu nedenle inovasyonun Türkiye için kalkınma, müreffeh geleceğin meselesi olduğunu, inovasyonun memleket meselesi niteliği taşıdığını bildirdi.

Elitaş, sadece para harcayarak inovasyon yapılmadığını, Steve Jobs'un Apple'ı kurduğunda IBM'in araştırma geliştirmeye daha fazla para harcadığını aktararak, "Türkiye bugünkü gelir seviyesine kolay ulaşmadı. El tezgahlarından emek yoğun fabrikalara, atölyelerden başka markalara üretim yapan fabrikalara kadar büyük emek var Türkiye'nin sanayileşme macerasında. Türkiye özellikle 2008 dünya krizi sonrası çevresindeki gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerden ekonomik anlamda pozitif yönde ayrıştı. Son 24 çeyrekte ortalama 5,1 büyüme hızını yakalayan bir ekonomimiz var" ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Bugün teknolojinin farklı bir dönüm noktasına geldiğini, hayal gücünü zorlayan yeni teknolojilerin ayak seslerinin duyulduğunu, genetik ve robot teknolojilerinde büyük dönüşümlerin insanları beklediğini anlatan Elitaş, yapay zekada da önemli eşikler aşıldığına dikkati çekti. Elitaş, günümüz ileri teknolojilerinin gelecekte orta düzey teknolojileri haline geleceğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Firmalarımızın bu dönüşüme ayak uydurmalarının yolu yoğun tasarım departmanlarından geçiyor, teknoloji ve tasarım üretiminden geçiyor. Teknoloji için üniversite-sanayi işbirliğine, tasarım için sanat-sanayi işbirliğine odaklanmamız gerekiyor. 
Hükümetimiz inovasyon konusunda yapısal anlamda gözü pek adımlar atmıştır, atmaya devam ediyor. Vizyonumuz bu konuda da özel sektörün öncü olması. 2002 yılında milli gelirimizden Ar-Ge harcamalarına ayrılan pay ancak on binde 53 iken, özel sektörümüzün Ar-Ge harcamalarından aldığı pay yüzde 15'ti. Geçen zamanda milli gelirimiz 3 katına çıkarken, milli gelirimizden Ar-Ge harcamalarının aldığı pay 2014 yılında iki katı kadar arttı, yüzde 1 seviyesini aştı. Özel sektörümüzün Ar-Ge harcamalarından aldığı pay yüzde 50'ye yaklaştı. Ar-Ge departmanında tam zamanlı çalışan araştırmacı sayısı 115 bin 444'e yükseldi. Ülke olarak orta vadeli hedefimiz Ar-Ge harcamalarının milli gelirden aldığı payı yüzde 3 seviyelerine çıkarmak, araştırmacı sayısını 300 bine, özel sektörümüzün Ar-Ge harcamalarından aldığı payı yüzde 70 civarına yükseltmek olacaktır. 
Anadolu coğrafyası kültürü, tarihiyle inovasyona yabancı bir coğrafya değil. Yeni ufuklar için yeni hayallere ihtiyacımız var. Yeni hayaller, inovasyonu hayatın bir parçası haline getiren insanların yapabileceği bir şey."
Elitaş, bakanlık olarak dünya markası oluşturmak isteyen, yenilikçi ürünler, tasarımlar ile rekabetçi olmak isteyenlerin yanında olduklarını, hali hazırda yürüttükleri turquality ve tasarım desteklerinin yanı sıra yeni destek enstrümanları üzerinde çalışmaya devem ettiklerini ifade etti.
İzmir'in de beşeri sermayesi sayesinde yenilikçi fikirler üreteceğine inandığını kaydeden Elitaş, geçen yıl Türkiye'deki 5 bin 512 patent başvurusunun 289'unun İzmir'den yapıldığını, Türkiye'deki patent başvurularında 4, marka başvurularında 3. sırada olan İzmir'in geleceğin yenilikçi merkezlerinden biri olma potansiyeline fazlasıyla sahip olduğunu belirtti.
Bakan Elitaş, gençlere ve sanayicilere yeni fikirler ortaya atmakta cesur olmaları tavsiyesinde bulundu.

-Büyükekşi'nin konuşması

Haberin Devamı

Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi de Türkiye'nin inovasyon mücadelesinin sadece muasır medeniyetler seviyesini yakalama mücadelesi değil, bu yarışta en önce yer alma mücadelesi haline geldiğini, bu mücadelede de Türkiye'nin en büyük silahının genç iş gücü olduğunu söyledi.

Büyükekşi, geleceğin inovasyonla şekillendiğini, fikir ve bilginin, nicelikten çok daha fazla para ettiğini, dünyanın en değerli şirketlerinin fikir ve bilgi üzerine kurulduğunu aktardı.

Türkiye'de inovasyonun yerini anlatan Büyükekşi, "Türkiye'de 2014 yılından sonra araştırma geliştirme faaliyetleri harcamalarının gayri safi milli hasıla içindeki payı yüzde 1'in üstüne çıktı. Patent sayıların inanılmaz artışlar var. 2003'te bin 152 patent başvurusu varken, 2015'te bu rakam 13 bin 958'e yükseldi. Türkiye, Global İnovasyon Endeksi sıralamasında 2 senede 10 basamak yükseldi. AB ülkeleri dışında 7 ülkenin daha katıldığı İnovasyon Skor Tahtası sıralamasında puanımızı yüzde 56 artırdı" dedi.

Büyükekşi, bu gelişmelerin yeterli olmadığını Türkiye'nin inovasyon alanında daha fazla gelişmesi gerektiğini savunarak, şunları kaydetti:

"Dünyanın en değerli 100 markası arasında maalesef hala bir Türk markası yok, bunu geliştirmemiz gerek. Ayrıca hard-power sorunumuz yok ancak soft power sorunumuz var. Soft power endeksi sıralamasında maalesef 30 ülke arasında 28'inci sıradayız. Dolayısıyla inovasyon konusunda halen istediğimiz yerde değiliz."

Genç girişimcilere seslenen Büyükekşi, "Büyük düşünün, Türkiye'nin 2023 hedefleri için fikirlerinizi yarıştırın, rekabet olmadan inovatif iklim yaratılmaz. Sabırla denemekten yılmayın, başarısız olmaktan korkmayın, başarısız ola ola başarının ipini yakalarsınız. Artık gençlerimize Einstein, Edison değil, Aziz Sancar'ı örnek gösteriyoruz ve TİM olarak onlara imkan sağlıyoruz" ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından etkinliğe destek sağlayanlara plaket verildi.



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!