Güncelleme Tarihi:
Mehmet CANDAN- Taylan YILDIRIM/İZMİR, (DHA)- İZMİR'in Aliağa İlçesi'ndeki TÜPRAŞ Rafinerisi'nde bakım sırasında nafta tankında meydana gelen patlamada 4 işçinin yaşamını yitirmesi, 2 kişinin de yaralanmasıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, aralarında iş güvenliği uzmanlarının da bulunduğu 7 kişi gözaltına alındı.
TÜPRAŞ Aliağa Rafinerisi'nde, dün saat 09.25 sıralarında, boş nafta tankındaki bakım çalışmaları sırasında, gaz sıkışmasının neden olduğu bir patlama meydana geldi. Patlama ile birlikte yüklenici firma çalışanları Kemal Şaşmazer, Yusuf Kepenek, Mehmet Karademir ve Mehmet Dere öldü, 2 işçi de hafif yaralandı. Yaralılar tedaviye alınırken, ölen işçilerin cenazeleri otopsi yapılmak üzere İzmir Adli Tıp Kurumu'da götürüldü.
7 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
4 işçinin yaşamını yitirdiği patlamanın ardından çifte soruşturma başlatıldı. Hem savcılığın belirlediği bilirkişi heyeti hem de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan gelen müfettişler, kazanın meydana gelmesinde ihmal olup olmadığıyla ilgili detaylı bir inceleme yapmaya başladı. Devam eden soruşturma kapsamında, aralarında iş güvenliği uzmanlarının da bulunduğu 7 kişi gözaltına alındı.
AİLELER GÖZYAŞI İÇİNDE CENAZELERİ ALDI
Patlamada hayatını kaybeden işçilerin cenazeleri bugün ailelerine teslim edildi. İzmir Adli Tıp Kurumu Morgu önüne gelen işçi yakınları acı bekleyişin ardından cenazeleri teslim aldı. Ölen işçilerden 26 yaşındaki Mehmet Karademir’in cenazesini almaya baba Ali Karademir (56) ve kardeşi Sabri Karademir (25) geldi. Karademir’in babası oğlunun tabutunu görünce "Mehmet’im" diyerek feryat etti.
'EŞİ 2 AY ÖNCE EVİ TERKETMİŞ'
Evli ve bir kız çocuk babası bakım onarım işçisi Mehmet Karademir’in eşinin 2 ay önce evi terk ettiği ortaya çıktı. Karademir bu olaydan sonra 2.5 yaşındaki kızı Elif’e kendisinin baktığı, işte olduğu zamanlarda da babası Ali Karademir’e bıraktığı öğrenildi. Hayatını kaybeden işçinin kardeşi Sabri Karademir, sorumluların cezalandırılması için şikayetçi olacaklarını belirterek, "Yetkililer bu işin peşini bırakmasınlar. Bu işte bir ihmal varsa üzerine gidilsin. Suçlular cezasını çeksin. İki yıldır aynı yerde çalışıyordu. En son konuştuğumuzda patlamanın olduğu tankı bitirme aşamasında olduklarını ve yeni bir tankta çalışmaya başlayacaklarını söyledi. 2.5 yaşında kızı var. Sorumluların cezalandırılmasını istiyoruz" dedi.
Mehmet Karademir’in cenazesinin ikindide Yeni Şakran Merkez Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından Kapıkaya Köyü’nde toprağa verileceği belirtildi.
EŞİ GÖNDERİLMESİNE RAZI OLMADI
TÜPRAŞ’taki patlamada ölen işçilerden evli ve 3 çocuk babası Yusuf Kepenek’in cenazesi memleketi Sivas’a gönderilecekti. Ancak mekanik bakımcı olarak iki yıldır tesiste çalışan işçinin eşi, kocasından ayrılmak istemediğini söyleyerek cenazenin Sivas’a gönderilmesine rıza göstermedi. Bunun üzerine, Kepenek’in Menemen’de toprağa verilmesine karar verildi. Cenazesi yakınları tarafından alınan Yusuf Kepenek, öğle namazının ardından Egekent 2 Mahallesi’nde kılınacak cenaze namazıyla defnedilecek.
Patlamada yaşamlarını yitiren diğer işçiler 24 yaşındaki Kemal Şaşmazer, ikindi vakti Bergama Yeni Cami’de, 44 yaşındaki Mehmet Dere ise memleketi Osmaniye’de son yolculuklarına uğurlanacak.
ŞANS ESERİ KURTULAN İŞÇİ İHMAL OLDUĞUNU İDDİA ETTİ
Öte yandan, TÜPRAŞ Aliağa Rafinerisi'nde, boş nafta tankındaki bakım sırasındaki patlamada hayatı kaybeden işçilerle aynı ekipte çalışan ve o sırasında tankın dışında olan işçi Fatih İba’nın şans eseri kurtulduğu ortaya çıktı. Tankın içinde bakım çalışması devam ederken, dışarıda malzeme toplayan İba, işini bitirince kendisinin de tanka girmeye hazırlandığını söyledi. Yaşanan patlamada ihmal olduğunu öne süren İba, "Aynı ekipte çalışıyoruz. Dört arkadaşımız içeride ben ve bir arkadaşım dışarıda malzeme topluyorduk. 15-20 dakika çalışınca patlama oldu. Tankın üzeri havaya kalktı. Sonra ikinci, üçüncü patlama oldu. Üç arkadaşımızı tankın içinde kaldı, biri tankın dışına fırladı. Olaydan sonra TÜPRAŞ’ın teknik emniyet uzmanına sorduğumda ateşli çalışma izni vermediğini söyledi. Ancak, emniyetteki o kişinin ifadesinde ateşli iznin verildiğini gördüm. Ya dolum yapılmaya başlandı ya da bir gaz kaçağı vardı. Tank zaten doluma hazırdı. İşe başlamadan önce gaz ölçümü yapılmadı. Taşlama motoruyla çalışıldığı için kıvılcımdan dolayı patlama olmuş olabilir. Gaz ölçümü yapılması gerekiyordu. Ama sürekli yapılmıyordu. Taş motorunun kullanılmaması gerekiyordu. Buna izin vermedik diyorlar ama doğru değil. İhmal var. Baştan bir kural koyuyorlardı ama denetleme yapılmıyordu" iddiasında bulundu.
Olayın şokunu atlatamadığı görülen İba, "Benim işim bitse ben de içeri girecektim. Tankı bitirmiş, teslim edecektik. Tankın subap dişlileri var. Onlar boyandığı için yerine girmiyordu. Taşlamayla boyalar çanak fırçayla temizleniyordu. O sırada çok az bir kıvılcım çıkıyordu. Öyle olmuş olabilir. Tankın içinde o patlamadan sonra kimse kurtulamazdı" dedi.
FOTOĞRAFLI