Tınaztepe Galen’e Akut İnme Merkezi

(Uzm. Dr. Onur Yiğitaslan, Uzm. Dr. Egemen Vardarlı, Prof. Dr. Çağın Şentürk, Doç. Dr. Volkan Çakır)

AKUT İNME NEDİR? Akut inme hakkında bilgiler veren Tınaztepe Galen Hastanesi Girişimsel ve Nöroendovasküler Radyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Çağın Şentürk, şöyle dedi: “Akut inme, toplumda ölümler arasında ikinci sırada yer alıyor. Beyne giden damarlarda pıhtı ya da daralmaya bağlı tıkanıklık nedeniyle beyne ulaşan kan miktarını azaltıyor. Yeterli kan ulaşmayan beyin bölgesinin işlevlerinin kaybı sonucunda hastada bir tarafta güç kaybı, yürümede zorluk, bilinç kaybı, görememe gibi şikayetler ortaya çıkıyor. Bunlar, sürecin başında geçici ve geri döndürülebilirken tedavi edilmezse kalıcı felçle sonuçlanabiliyor. Tedavi edilmeyen hasta grubunda beyindeki büyük damarların tıkanması söz konusu ise koma ve ölüm tehlikesi ortaya çıkıyor. Bu nedenle çok önemli bir toplum sağlığı sorunu söz konusu. Eskiden tedaviler çok gelişmediği için hastalar kaybedilebiliyor veya kalıcı sakatlıklarla hayatlarına devam ediyordu. Ancak günümüzde gelişen teknolojiyle birlikte hastalar en hızlı şekilde, doğru merkezde, doğru tedaviyi alırlarsa başarılı bir tedavi süreci sonrasında normal yaşamlarına geri dönme şansına sahip olabiliyorlar.”

MERKEZ NEDEN ÖNEMLİ? İnme geçiren hastalara doğru merkezde müdahale edilmesinin önemine vurgu yapan Prof. Dr. Çağın Şentürk, “İnme belirtileri ortaya çıktıktan sonraki ilk 4.5 saat içerisinde nöroloji uzmanları hastaya pıhtı çözücü ilaç uygulayabilir. Bu ilaca rağmen iyileşme sağlanamazsa, girişimsel nöroradyoloji anjiyografik yöntemle damar içerisinden müdahale edip beyindeki pıhtıyı çıkartabilir. Ülkemizde bu girişimi uygulayabilen merkez sayısı gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında çok az. Merkezimizin hem İzmir hem de Ege Bölgesi’ndeki diğer illerde beyin damarlarında tıkanıklığa veya beyin kanamasına bağlı inme geçiren hastalar ve aileleri için çok önemli olacağını umuyoruz” şeklinde konuştu.

HIZLI MÜDAHALE  Tınaztepe Galen Hastanesi Nöroloji Bölüm Başkanı Doktor Öğretim Üyesi Egemen Vardarlı, inme başladıktan sonra ilk 90 dakika içinde hastaya müdahale edilirse, her 4 hastadan birisi, müdahale süresi 180 dakikaya çıkarsa her 9 hastadan birisi, süre iyice ilerler, müdahale gecikir ve 4.5 saate çıkarsa 14 hastadan birinin normale dönüp yürüyebilir, kendi işlerini yapabilir hale geldiğini ve bilincinin normale dönebildiğini söyledi. Bu yüzden hızlı müdahalenin çok önemli olduğunu kaydeden Vardarlı, “Belirtileri çok hızlı tanımak gerekiyor. Sadece sağlık çalışanları değil, toplumun da bu konuda bilgilendirilmesi gerekir. Aslında çok basit belirtiler var. Yüzde kayma, kolda güçsüzlük, konuşma bozukluğu gibi belirtiler olduğunda acilen 112 acil servisin aranması gerekiyor” dedi.

İNMELER ARTABİLİR

Yapılan çalışmalara göre dünya üzerinde 2050 yılında nüfusun 9 milyar civarlarında olmasının beklendiğini söyleyen nöroloji uzmanı Dr. Onur Yiğitaslan, “Bu artışla beraber 65 yaş üstü popülasyonun da iki katına çıkması bekleniyor. Ülkemizin nüfusu da her geçen gün artıyor ve bu artışla beraber gelecek 50 yıl içerisinde inme görülme sıklığı artabilir. Bizler kendimizi buna ne kadar hızlı hazırlarsak, karşılaştığımızda o kadar hazırlıklı oluruz. Bu anlamda toplumun bilinçlendirilmesi çok önemli” diye konuştu.

TEDAVİ EKİP İŞİ

Özel Tınaztepe Galen Hastanesi’nin Sağlık Bakanlığı’nın Akut İnme Merkezi olabilmek için getirdiği tüm şartları taşıdığını belirten Girişimsel Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Volkan Çakır, şu bilgileri verdi: “Türkiye’deki sayılı merkezlerden biriyiz. Bu tür merkezlerde ekibin tecrübesi, sağlık merkezinin altyapısı, yoğun bakım şartları, yardımcı sağlık personeli ve ileri teknolojili sistemlerin varlığı da önemli. Ayrıca merkezin 7 gün 24 saat ulaşılabilir ve hızlı organizasyon yapabilmesi, tedavide başarıyı getiriyor